Kitap hapishane duvarını aşamadı

Cezaevinden yazılan iki yüz sayfalık kitap "mektup" sayıldı, disiplin kuruluna takıldı.

cumhuriyet.com.tr

Gazeteci Ahmet Şıkın basılmamış kitabının toplatıldığı Türkiyede bir basılmamış kitap vakası da geçen hafta Ankara Sincan 1 Nolu F Tipinde yaşandı. TKP (ML)-TİKKO davasından hükümlü Halil Gündoğanın 200 sayfalık kitabının tamamı sakıncalıbulundu. 2005 yılında cezaevinde yazdığı Metristen Munzura / Bir Firarinin Öyküsübaşlıklı kitabı serbestçe okunan Gündoğanın kaleme aldığı kitabın ikinci cildine Cezaevi Disiplin Kurulunca el konuldu”. 200 sayfalık kitabı hükümlünün mektubu olarak değerlendiren Disiplin Kurulu, İnfaz Tüzüğünün 123/2. maddesine göre mektubun yok edilmesineyönelik işlem yapılmasına karar verdi.

Gündoğanın 5 Ağustos’ta kendisine tebliğ edilen söz konusu disiplin kurulu kararına 20 Ağustosa kadar infaz hâkimliğine itiraz hakkı bulunuyor. Gündoğanın itirazı kabul edilmezse el yazısıyla kaleme alınan ve fotokopisi çekilerek görüşüne gelecek ziyaretçisine verilmek üzere cezaevi idaresine teslim edilen 200 sayfalık kitapimha edilecek.

 

7 yıl sonra okunabilecek

Kitap imha edilirse Gündoğanın kitabının ikinci cildini yeniden kaleme alması gerekecek. Kitabı yeniden yazsa bile Gündoğan 2018 yılında cezaevinden çıkacağı için sakıncalıkitabın ikinci cildi ancak 7 yıl sonra okunabilecek. 12 Eylül darbesinden sonra 1981 yılında gözaltına alınan Gündoğan, TKP(ML)-TİKKO davasından idam cezası istemiyle yargılandı. 1988 yılında Metris Askeri Cezaevinden tünel kazarak firar eden 29 kişiden biri olan Gündoğan, 1995 yılında Erzincanda yakalandı. TKP(ML)-TİKKO davasından ikinci kez idam cezası istemiyle DGM tarafından yargılanarak ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla cezalandırıldı. Hapishanede Metristen Munzura / Bir Firarinin Öyküsüismiyle yayımlanan kitabı kaleme aldı. Kitap 2005 yılında yayımlandı. Ankara Sincan 1 Nolu F Tipi Cezaevinde kitabın ikinci cildini kaleme alan Gündoğan, el yazısıyla 200 sayfa tutan kitabın fotokopisini çektirmek üzere cezaevi yönetimine başvurdu.

Gündoğanın, kardeşi Kazım Gündoğana gönderdiği 3 Ağustos 2011 tarihli Cezaevi Disiplin Kurulu kararı şöyle:

Gereği düşünüldü: Disiplin Kurulumuzca adı geçen hükümlü Halil Gündoğanın 26 Temmuz 2011 tarihinde ziyaretçisi Naime Öztürke vermek istediği 200 sayfa el yazısı dokümanın incelenmesi sonucunda, dokümanın tamamında terör örgütünü ve üyelerinin yasadışı faaliyetlerini övücü nitelikte sakıncalı ifadeler bulunması sebebiyle 5275 sayılı Kanunun 68/3 maddesi ve Tüzükün 91/3 ve 123. maddesine göre yukarıda yazılı sayfaların disiplin kurulumuzca sakıncalı görüldüğünden alıcısına verilmeyerek alıkonulmasına karar verilmiş olup; kararın adı geçene tebliğine, tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde infaz hâkimliğine itiraz edebileceğinin hatırlatılmasına, itiraz edilmemesi halinde disiplin kurulu kararının kesinleşeceğinin ve mektup hakkında İnfaz Tüzüğünün 123/2. maddesine göre işlem yapılacağının hatırlatılmasına, kararın bir suretinin hükümlünün dosyasına, bir suretinin de açılan özel kartona konulmasına oybirliğiyle karar verildi.

 

‘Mektubu yok et’

Cezaevi Disiplin Kurulunun kararı Gündoğana 5 Ağustos 2011 tarihinde tebliğ edildi. Halil Gündoğan, kardeşi Kazım Gündoğana hitaben yazdığı mektupta, kendisine iletilen karar tebliği evrakında Mektubu Yok Etkararının not düşüldüğünü de yazıyor.