Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi vakaları artıyor kabahat kenede değil bizde

Veteriner hekimler KKKA hastalığı artışını yorumladı: Ekosistem tahribatı körüklüyor.

Sibel Bahçetepe

Dünya genelinde 30’dan fazla ülkede görülen Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) Hastalığı, ülkemizde İç Anadolu’nun kuzeyi, Orta Karadeniz ve Doğu Anadolu’nun kuzeyinde yoğunlaşıyor. Bazı ülkelerde hastalığa yakalananların dörtte biri hayatını kaybederken; bazı ülkelerde bu oran yüzde 80’lere dek çıkıyor.

Türkiye’de ise ölüm oranı yüzde 4’lerde. Veteriner hekimler, “Kene için uygun mevsim içerisindeyiz. Diğer zoonoz (hayvanlardan insanlara bulaşan) hastalıkların çoğunda olduğu gibi kenelerin insan sağlığını tehdit edecek düzeyde çoğalmasının nedeni yine insan eliyle ekosistemin tahrip edilmesidir” dedi.

YALNIZCA MAYISTA 40 HASTA

Marmara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Temel Sağlık Bilimleri Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ayşen Gargılı Keleş, kene popülasyonlarının, çevre-iklim ve konaklardaki değişime paralel olarak artış ya da azalma gösterdiğini söyledi. Haziran başı itibarı ile KKKA olgularının önceki yıla göre artış gösterdiğini anımsatan Keleş, “Endemik bölgede bulunan illerden Sivas’ta Cumhuriyet Üniversitesi Hastanesi’nin 2019 yılı toplam KKKA hastası 122 iken bu yıl daha mayıs ayında 40 hastanın görüldüğü bildirildi. Hastalığın endemik olarak baş gösterdiği diğer bölgelerde de olguların daha erken ve daha sık görülmeye başlandığı bildiriliyor” diye konuştu.

AVLAMAYIN, YESİNLER

Dicle Üniversitesi Biyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Kılıç, keneyle mücadelede en etkin yolun keklik ve bıldırcın olduğunu kaydetti. Prof. Dr. Kılıç, “Her kuş, günde onlarca, hatta yüzlerce kene tüketebilir. Biz eğer keklikleri, bıldırcınları ve serçegillere ait türleri aşırı avlamazsak, yavrularını, yumurtalarını talan etmezsek, bu kuşlar aracılığıyla keneleri kontrol altına alabiliriz. Binlerce ton ilaç kullansanız da bunların kökünü kazıyamazsınız. Bu nedenle en etkili yol tabiattaki doğal yoldur” dedi.

KIRSALDA ÇALIŞANLAR DİKKAT

Keleş, özetle şöyle devam etti: “Hastalık, endemik olarak görüldüğü İç Anadolu, Karadeniz, Doğu Anadolu ve iç Ege illerinde risk oluşturmaktadır. Kırsal alanda çalışan ve bu bölgelerde faaliyet gösteren kişiler en fazla risk altında olanlardır; tarım işçileri, çobanlar, orman memur ve işçileri, açık arazideki askerler gibi. Hastalığın kontrolünde bölgedeki kene sayısının azaltılması önemlidir. Veteriner hekimler, hastalığın vektörleri konusunda en detaylı bilgiye sahip olan meslek grubudur. Bu nedenle KKKA hastalığı, ‘Tek Sağlık’ konseptinin en önemli örneklerinden biridir.”

‘HASTALIKLAR ARTACAK’

İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Veteriner Fakültesi Öğretim Üyesi ve İstanbul Veteriner Hekimler Odası Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Murat Arslan, “Diğer zoonoz hastalıkların çoğunda olduğu gibi kenelerin insan sağlığını tehdit edecek düzeyde çoğalmasının nedeni yine insan eliyle ekosistemin tahrip edilmesidir” dedi. Ülkemizde doğa tahribatı kökenli hastalıkların görülmeye devam edeceğini belirten Arslan, tüm tehlikelerin yeniden gözden geçirilerek uzun soluklu planlamaların yapılması gerektiğini vurguladı.

ÇIPLAK ELLE DOKUNMAYIN

Türk Veteriner Hekimleri Birliği (TVHB) Merkez Konseyi Başkanı Ali Eroğlu, “Park, bahçe, tarlada açık renkli elbise giyilmeli, çoraplar paçaların üstüne çekilmeli. Aktivite sonrası tüm vücut kene yönünden kontrol edilmeli. Vücut üzerinde kan emen kene tespit edildiğinde bunun kısa sürede çıkarılması önemli. Kene çıplak elle dokunulmadan cımbızla çıkarılmalı. Ateş, baş ağrısı ve diğer gribal belirtiler görülürse derhal en yakın sağlık kuruluşuyla irtibata geçilmeli. KKKA’da erken teşhis ve tedavinin hayati öneme sahip olduğu unutulmamalı” uyarısındu bulundu.

KURBAN ÖNCESİ TOPLANTI

Türkiye genelinde 10 Haziran itibarıyla KKKA vaka sayısı geçen yıla göre artış göstererek 480’e ulaştı, 15 kişi ise hayatını kaybetti. Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) Bilim Kurulu toplantısı, Sağlık Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Emine Alp Meşe başkanlığında dün yapıldı. Toplantıda, hastalığın ülkemizdeki mevcut durumu ve kontrolüne yönelik alınan tedbirler değerlendirildi. Hem hayvan hareketliliğinin hem de insan ile hayvan temasının arttığı Kurban Bayramı öncesinde alınacak tedbirler ve stratejiler belirlendi.