Kirazlıtepe'de zoraki dönüşüm

Çamlıca Camii’nin dibindeki Kirazlıtepe mahallesinde parsel oyunları.

Hazal Ocak

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “İstanbul’un her yerinden görünmesini” istediği Büyük Çamlıca Camii’nin dibindeki mahallede zoraki kentsel dönüşüm yaşanıyor. Aylardır evlerinin yıkılmaması için mücadele eden yurttaşlar, bu kez Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın, paylarının satılması tehdidiyle karşı karşıya. Bölge sakinlerinin avukatı Onur Cingil, mahallede parsel oyunlarıyla 3’te 2 çoğunluğu yakalamaya çalıştıklarını belirterek “Bazı arazileri bakanlık resen böldü ve bazı parsellerde 3’te 2 çoğunluğu elde etti. Aslında mahalle genelinde bu çoğunluk sağlanmadı. Şimdi çoğunluğu sağladığını belirterek diğer yurttaşların paylarını satıyor ve TOKİ alıyor” dedi.

Moloz sahası
Kirazlıtepe’de Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile Üsküdar Belediyesi tarafından sürdürülen kentsel dönüşüm, içinden çıkılmaz bir hal aldı. Aylardır mücadele eden yurttaşlar mahallenin artık bir moloz sahasına döndüğünü anlattı. Son olarak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan bazı mülk sahiplerine yazı gitti. Bazı arazilerde çoğunluğun sağlandığı belirtilen yazıda, anlaşma sağlamayan yurttaşların paylarının satılacağı bildirildi. Yazının ardından bazı yurttaşların paylarını haziran ayında sattığı öğrenildi.

‘Hastalıklar arttı’
Bölge sakinlerinin avukatı Onur Cingil arazilerle ilgili imza verenlere sadece söz verildiğini belirterek, mahalle sakinlerinin, haklarının sözleşme ile güvence altına alınmasını istediklerini söyledi. “Bakanlık ve Üsküdar Belediyesi buna ısrarla yanaşmıyor” diyen Cingil şöyle devam etti:
“Sebebi çok açık, burayı vatandaşa yâr etmeyecekler ve hak kayıpları, plan değişiklikleri olacak; idare kendini bağlamıyor ama halkın geleceğini bağlıyor. Şimdi 2/3 çoğunluk sağlamak için hukuksuz bir şekilde parselleri küçülterek, terk payları alarak, alanı daraltarak 2/3 çoğunluğu hukuksuz bir şekilde sağlayıp yıkım / tahliye ya da satış yapmak istiyorlar. Parsel bölünmeleri tam bir ‘parsel oyunu’. Sonrasında kısa süreli bayram süreci gibi bol tatilli zamanlara denk getirip adliyelerin çalışmadığı zamanlarda apar topar ‘imza at ya da satış yaparız’ diyorlar ve satışlar yaptılar geçen ay içerisinde. Gönüllü olarak imza atan tek bir kişi yok, baskı, tehdit, zorbalık üzerine imza atan bıkarak imzalıyor. Hâlâ tüm riskli alanda ve hukuksuz bölünmeler öncesinde parsellerde 2/3 sağlanmadı. Ancak oyunlarla çoğunluk sağlamaya çalışıyorlar. Yıkımlar yapıyorlar, imza vermeyenler çokken, proje başlamamışken dahi sırf gözdağı için yıkım yaptılar. Kontrolsüz yıkımlar insanların can güvenliğini tehdit ediyor. Bir başka tehdit ise molozların ısrarla alınmıyor olması sebebiyle asbest tehlikesi. Hastalıklar arttı, çocuklar kanserojen madde soluyor.”