'Kılıçdaroğlu'nun çıkıp özür dilemesi lazım'

TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun sözleriyle ilgili olarak "Çıkıp özür dilemesi lazım, ağzımdan kaçırdım, bir an boş bulundum dese çok daha bana göre saygın davranışta bulunmuş olurdu" dedi.

cumhuriyet.com.tr

TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin, Karabük'ün Safranbolu ilçesindeki tarihi Cinci Han'da A Haber kanalının canlı yayına katılarak soruları yanıtladı. Kastamonu'da polis ekibine yönelik silahlı saldırıyla ilgili soru üzerine Şahin, olayın henüz hangi örgüt tarafından yapıldığı konusunda resmi açıklama yapılmadığını söyledi. PKK terör örgütü mensupları ya da bir taşeron örgüt tarafından eylemin gerçekleştirildiği ihtimalleri üzerinde durulduğunu anlatan Şahin, şunları kaydetti: ''Eğer PKK terör örgütüyse buradan şöyle bir sonuç çıkarmak mümkündür. Bunlar Kürt orijinli vatandaşlarımızın temsilcileri olduklarını, onların haklarını, hukuklarını korumak için böyle bir örgüt kurduklarını ve mücadele ettiklerini söylüyorlar. Batı Karadeniz'de, İç Anadolu'da bir takım eylemlere yeltenmeleri bunların Kürt halkının hukukuyla, onların durumlarını iyileştirmekle hiçbir ilgisi olmadığı, sadece Türkiye'ye zarar vermek, kaos meydana getirmek ve halkı birbirine düşürmek gibi sadece ülkemizin düşmanı olanların yapabileceği eylemler yapabiliyorlar. Dolayısıyla uzun süredir Türkiye'nin başını ağrıtan bu örgütün ben bu tür eylemlerle artık misyonunu tamamen yitirdiği, bir takım dış güçlerin taşeronluğunu yaptığını düşünmeye ve tahmin etmeye başladım. Ama devletimiz, güvenlik güçlerimiz bunların hakkından gelir, haddini bildirir. Bunların yakalanması vatandaşlarımızı rahatlatacaktır.''
 

'Yakalanmalarının çok kolay olduğunu düşünüyorum'

Kastamonu'nun Karabük sınırında bulunduğu, bu bölgede PKK varlığının olup olmadığına yönelik soruyu Şahin, şöyle cevapladı: ''Hiçbir zaman olmadı, ancak son birkaç gün veya birkaç hafta önce bunların Karadeniz'e açılma gibi bir takım düşünceleri olduğu istihbarat ekipleri tarafından tespit edilmiş, bir takım uyarılarda bulunulmuştu. Bunu yetkili arkadaşlardan öğrenmiştim. Bu istihbarat alındıktan sonra da mutlaka güvenlik güçlerimizin bu konuda çok daha duyarlı olması gerekir. Bunlar Ilgaz Dağı'nda eylemi yaptılar, mutlaka yakalanmaları gerekir. Faili meçhul cinayetin hemen hemen kalmadığını biliyoruz. Şehit olan ve yaralanan polisimizin faillerinin de yakalanmasını, adalete teslim edilmesini bekliyorum.''

Şahin, saldırının seçim güvenliği açısından kendisinde endişeye neden olup olmadığına yönelik soruyu ''Hayır, bende endişeye mahal olmadı ama tabii güvenlik birimlerimiz her türlü tedbiri alacaktır. Ben şu anda şehir merkezinde çalışıyorum, kırsal kesimlere de gideceğim. Benim endişem yok. Kastamonu, Karabük ve Çankırı gibi bu bölge halkı vatanına bayrağına bağlı insanlardır, terör örgütünün buralarda barınması mümkün değil. Bir tek destekçi bulamazlar. Bu nedenle yakalanmalarının çok kolay olduğunu düşünüyorum'' diye yanıtladı. Çevrenizde koruma önlemleri arttırıldı mı sorusu üzerine Şahin, ''Böyle bir talepte bulunmadım ama farklı tedbirler alırlar'' dedi.
 

Liderlerin üslupları

TBMM Başkanı Şahin, liderlerin üsluplarıyla ilgili eleştirilere yönelik soruyu da ''Birbirimizin yüzüne bakamayacağımız sözleri arkadan da olsa konuşmamalıyız. Aynı ülkenin insanlarıyız. Tüm siyasi partilerin hedefi iktidar olarak hizmet değil mi?'' diye cevaplandırdı.
Yüksek Seçim Kurulunun verdiği bağımsız adayların iptali kararının ardından BDP'nin tutumunu nasıl değerlendirdiği sorulan Şahin, şunları kaydetti: ''Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) mensupları önce Türkiye'de siyaset yaptıklarını, yürürlükte bulunan Anayasa ve siyasi partiler kanununa göre siyaset yapmanın gerekliliğini bir defa kabul etmeliler. Sanki terör örgütünün siyasi uzantısıymış gibi bir izlenim veriyorlar. Bu bazılarında evet bu böyledir dedirtecek noktadadır. Ben milletimizin özellikle Doğu ve Güneydoğu'da yaşayan vatandaşlarımızın bütün bunları sağlıklı şekilde değerlendireceklerini, 12 Haziran'da bunların değerlendirmesini de oylarıyla yapacaklarına inanıyorum.''

Kılıçdaroğlu'nun sözleri

AKP'nin 8,5 yıllık iktidarı dönemindeki hizmetlerinin vaat olarak tekrarlandığını gördüğünü ifade eden Şahin, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Bir ambalaj değişikliği yapıyorlar, ancak içini karıştırdığınızda bir bakıyorsunuz şu anda zaten uygulanmakta olan hizmetler, değişik şekilde ifade edildiğini görüyorsunuz. Reklam başka, gerçek başka. 'Biz işte hiçbir ayrım yapmayacağız, doğu da bizim batı da bizim, CHP'de bizim, AK Parti'de bizim, ben hepsine eşit yakınlıktayım' deyip bir başka partinin liderinin anasına da herhalde hakaret etmeyeceksiniz.''

''Öyle demedim dedi ama siz ikna olmadınız galiba'' sorusu üzerine ''Kimse inanmadı ki. Bu konuşmaya bakın ağızdan çıkan kelimenin harflerini dökün, bunun söylediği çıkmaz oradan. Çıkıp özür dilemesi lazım, ağzımdan kaçırdım, bir an boş bulundum dese çok daha bana göre saygın davranışta bulunmuş olurdu. Üstünde kaldı açıkça söyleyeyim. Sayın Kılıçdaroğlu'nun ifade üzerinde kaldı, ben sokakta görüyorum. Siyasette dokuz düşünüp bir konuşmak lazım'' dedi. Televizyonda seçimle ilgili reklamları izlediğini anlatan Şahin, ''Onu izleyen vatandaş evliya konuşuyor gibi düşünür ama uygulamaya bakıyorsunuz, seçim meydanlarında mikrofonu aldığında konuşmaya bakıyorsunuz, 360 derece farklı şeyle söylüyor. Bu reklamlar inandırıcılığını kaybetti'' dedi.

Şahin, AKP milletvekillerinin farklı bölgelerden aday yapılmasına ilişkin de şunları söyledi: ''Sayın Başbakan partimizin teknik direktörüdür, teknik direktör elindeki elemanları istediği mevkide oynatır. Bazen yedek kulübesine alır, kadroya almayabilir, bazen de değişik yerlerde oynatabilir. Bakanlık yapmış, önemli görevlerde bulunmuş kişiler, her yerden aday gösterilebilir, geçmişte örnekleri olmuştur.''
 

Kaset iddiaları

Siyasetteki kaset iddialarının MHP'de iki genel başkan yardımcısının istifasına neden olduğu, TBMM'nin başkanı olarak milletvekilleriyle ilgili görüntüleri nasıl yorumladığı sorusunu Şahin, şöyle yanıtladı: ''550 milletvekili 74 milyon içinden seçilmiş, milli iradeyi temsil eden seçkin insanlardır. Onların herhangi biriyle ilgili buna benzer iddiaların gündeme gelmiş olması meclisin başkanı olarak beni üzmektedir. Ancak Köroğlu'nun bir deyişi vardır, 'Delikli demir icat oldu' mertlik bozuldu diye, bilim ve teknoloji o kadar çok gelişti ki her şey kontrol altındadır, hiçbir şey gizli değildir. Bu nedenle önemli sorumluluklar üstlenmiş insanların, her davranışına dikkat etmesi gerekir. Bütün bunlar yasalarla da kontrol altına alınmış olan bir takım suçlardır. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı bahsedilen konuyla ilgili bir soruşturma da açtı. Kimler hangi sebeple yapmış, bunların da tespit edilerek ortaya konmasında ve yasal çerçevede haklarında işlem yapılmasında yarar olduğu kanaatindeyim. Milletvekilleri olarak göz önünde olduğumuzu unutmamalıyız.''

Şahin, hangi kaynaktan yayıldığına yönelik bilgi olup olmadığı sorusu üzerine, ''Hiçbir bilgi yok. Ancak, bu tür çekimlerin ve kasetlerin dışardan ziyade yakın çevreden olabileceği kanaati var bende. Son zamanlarda ortaya çıkan bu tür kasetlerle ilgili ciddi araştırma yapılsa büyük ihtimalle bunun o yakın çevreden kaynaklandığı tespit edilir'' dedi.