Kılıçdaroğlu'ndan Nuriye ve Semih'li yeni yıl mesajı

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, yeni yıl mesajında "Nuriye Gülmen ve Semih Özakça'nın, görevlerine dönüş talebiyle başlattıkları eylemlerinin, hepimizi mutlu kılacak bir sonuca ulaşması için gösterdiğimiz çabanın 2018 yılında da kararlılıkla süreceğini vurguluyorum" ifadelerini kullandı.

cumhuriyet.com.tr

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, yeni yıl mesajında,  "Geride bıraktığımız 2017 yılının, 2018 yılına ve sonrasına taşıdığı anlam bu biraradalığımızda ifade bulmaktadır. 2018, yaşanan tüm acılara rağmen 'Adalet' arayışımızın toplumsal bir talep olarak kökleşmesini sağladığımız 2017'nin, umut dolu devamıdır. Attığımız tüm adımlara değmiştir. 018'in ülkemize, bölgemize ve tüm insanlığa demokrasi, adalet ve huzur getireceğine duyduğum inançla, bütün yurttaşlarımıza mutluluk ve sağlık diliyorum" dedi. 

Kılıçdaroğlu: Evren'le Erdoğan'ın yaptıkları arasında hiçbir fark yok                 

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, yeni yıl mesajında şu ifadeleri kullandı: "İnsan haklarının, demokrasinin, ifade ve medya özgürlüğünün gerilediği, yargı bağımsızlığının yok edildiği, gelir dağılımı adaletsizliğinin büyüdüğü, işsizliğin kökleştiği, yeni müdahalelerle eğitim sisteminin bir kördüğüme dönüştüğü, kadınlara ve çocuklarımıza yönelik şiddetin, istismarın önlenemediği; komşularımızla ve müttefiklerimizle sorunlarımızın arttığı, muasır medeniyet ülküsünden uzaklaştığımız, terör belasından kurtulamadığımız bu yıl sona eriyor. Ancak karşı karşıya olduğumuz tüm bu sorunlara karşın, 2017'nin bize öğrettikleri var. Adaletten sapmış bir iktidara karşı verdiğimiz hak, hukuk, adalet ve özgürlük mücadelesinde ne kadar haklı ve yalnız olmadığımızı gördük. Milletimizin, tek adam rejimine karşı 16 Nisan 2017 Anayasa Değişikliği Referandumunda ortaya koyduğu 'Hayır' iradesi, demokrasiye bağlı büyük bir aile olduğumuzu bize gösterdi. Mühürsüz seçim yoluyla milletimizin 'Hayır' iradesi yok sayılarak, gayrimeşru bir anayasa oluşmuşsa da, sorunlarından arındırılmış demokratik parlamenter sistemi, demokrasiye duyduğumuz bağlılığın itici gücüyle yeniden kuracağız. 

YOL ARKADAŞIM, İSTANBUL MİLLETVEKİLİMİZ ENİS BERBEROĞLU'NUN OLMAYAN BİR SUÇTAN TUTUKLANIP ...

Yol Arkadaşım, İstanbul Milletvekilimiz Enis Berberoğlu'nun olmayan bir suçtan tutuklanıp, tek adam rejimi tarafından siyasi rehin alınmasının ardından başlattığımız Adalet Yürüyüşü'nün de bize yüklediği sorumluluk budur. Yürüyüşümüz, toplumumuzun tüm katmanlarına yerleşmiş 'Adalet' talebinin vücut bulduğu, ülkenin üstüne örtülmeye çalışılan korku örtüsünün yırtılıp atıldığı tarihi bir uyanıştır. Adalet Yürüyüşü, parlamenter demokrasimizi korumak amacıyla 16 Nisan Referandumda 'Hayır' tercihinin altında buluşan farklılıkların 'Hak- Hukuk- Adalet' talebinde bir araya gelebildiğini, bir yol arkadaşlığı, dayanışması, birlikteliği sağlayabildiğini gösterdi. 'Senin gibi düşünmüyorum' diyenler, 'Bizim gibi düşünmüyor' diyenlerle günlerce süren büyük yürüyüşte el ele, kol kola, güler yüzleriyle, kahkahalarıyla, ağızlarında sadece 'Hak,Hukuk,Adalet' sloganı ve ay yıldızlı bayrağımızın altında yol aldılar. Geride bıraktığımız 2017 yılının, 2018 yılına ve sonrasına taşıdığı anlam bu biraradalığımızda ifade bulmaktadır. 2018, yaşanan tüm acılara rağmen 'Adalet' arayışımızın toplumsal bir talep olarak kökleşmesini sağladığımız 2017'nin, umut dolu devamıdır. Attığımız tüm adımlara değmiştir. Bu vesileyle Enis Berberoğlu'nun Sevgili eşi Oya Berberoğlu'nun şahsında tüm tutuklu milletvekillerinin eşlerine, 2018 yılında hayat arkadaşlarına, çocuklarına, dostlarına özlemlerinin sona ereceğine duyduğum inancı iletiyorum. KHK mağdurlarının sembolü Nuriye Gülmen ve Semih Özakça'nın, görevlerine dönüş talebiyle başlattıkları eylemlerinin, hepimizi mutlu kılacak bir sonuca ulaşması için gösterdiğimiz çabanın 2018 yılında da kararlılıkla süreceğini vurguluyorum.

2018 YILINI TÜM GAZETECİLER İÇİN BİR UMUT YILI KILACAĞIMIZIN SÖZÜNÜ VERİYORUM

Her dönemde gazeteciliğini halkın haber alma özgürlüğüne duyduğu inançla yapan, gördüğü hakikati anlatma ısrarından vazgeçmeyen Sevgili Ahmet Şık'ın eşi Yonca Şık'ın şahsında, tüm tutuklu gazetecilerin eşlerine, çocuklarına ve hatta torunlarına 'Onlar çıkacak, yine yazacak' diyorum. Ahmet Şık'ın engellenen savunmasında vurguladığı 'Totaliter rejimlerin sahiplerinin, yargısının ve işbirlikçilerinin söylediğinin aksine gazetecilik suç değildir' değerlendirmesine atıfla, 2018 yılını tüm gazeteciler için bir umut yılı kılacağımızın sözünü veriyorum. 

BAŞTA FETÖ, PKK VE IŞİD OLMAK ÜZERE TÜM TERÖR ÖRGÜTLERİNİ, AKILCI POLİTİKALARLA YOK ETMEK MÜMKÜNDÜR

Bir kez daha bilinmesini isterim ki ülkemizin tüm çocuklarının ayrımcılığa uğramaksızın, özgür bireyler olarak huzur içinde yaşayacağı bir Türkiye mümkündür. 'Ne ezen ne ezilen, insanca hakça bir düzen' kurmak mümkündür. İşsizliği yenmek mümkündür, sevgisizliği ortadan kaldırmak mümkündür. Başta FETÖ, PKK ve IŞİD olmak üzere tüm terör örgütlerini, akılcı politikalarla yok etmek mümkündür. Barışçıl, tutarlı bir dış politika mümkündür. Mahkemede, devlette, seçimde, geçimde, inançta, eğitimde, yaşamda, medyada adalet mümkündür. Ve inanıyoruz ki Türkiye'nin tüm bu temel sorunlarının çözümüne dair hedeflerimize, milletimizin azim ve kararlılığıyla ulaşacağız. Bu duygu ve düşüncelerle 2017 yılında kaybettiğimiz tüm şehitlerimize Allah'tan rahmet, ailelerine sabır dileklerimi iletiyorum; gazilerimize şükranlarımı sunuyorum. 2018'in ülkemize, bölgemize ve tüm insanlığa demokrasi, adalet ve huzur getireceğine duyduğum inançla, bütün yurttaşlarımıza mutluluk ve sağlık diliyorum."