Kılıçdaroğlu'ndan 'Deli İbrahim' örneği

Marmara Üniversitesi’nde öğrencilerle buluşan Kılıçdaroğlu, ‘Bir ülkenin kaderini tek kişiye bağlamak çok tehlikelidir’ diye konuştu.

ALİ AÇAR

Marmara Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Kulübü’nün ev sahipliğinde “15 Temmuz ve Parlamenter Sistem” başlıklı konferansta konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, başkanlık sistemine değinerek, “Anayasalar bir partinin mutfağında hazırlanmaz. Bir kişiye bir ülkenin kaderini teslim etmek kadar tehlikeli bir şey yoktur. Başkan dediğiniz kişi, her zaman aklı başında bir kişi olmayabilir. Birisinin hatasını birisinin denetlemesi gerekir” dedi. Kılıçdaroğlu dün Marmara Üniversitesi’nin Hisarüstü Kampusu’nda öğrencilerle bir araya geldi. Burada 15 Temmuz darbe girişimi ve parlamenter sisteme ilişkin konuşan Kılıçdaroğlu, darbeye karşı açıklamalarını gerek 4 partinin altına imza attığı TBMM bildirisinde, Yenikapı mitinginde ve ilk gece yaptıkları açıklama ile ortaya koyduklarını söyledi.

Darbenin parlamenter sisteme yönelik gerçekleştirildiğini ve ardından ilan edilen OHAL sürecine destek vermeyerek ne kadar kararlı bir adım attıklarını anlatan Kemal Kılıçdaroğlu, “Çıkarılan KHK’lere baktığınız zaman Marif Vakfı Mütevelli Heyetine huzur hakkı bu KHK’ler ile çıktı. Rektörlerin atanması KHK ile kaldırıldı. Bunların darbe ile ne ilişkisi var. İyi ki OHAL uygulamalarına destek vermemiş ve demokrasinin yanında durmuşuz” dedi. Başkanlık sistemine ilişkin baştan beri bunun bir rejim değişikliği olduğunu söylediğini belirten Kemal Kılıçdaroğlu, “Başkanlık için ABD örnek gösteriliyor. Eyaletler var, başkan en zayıf halkadır, her eyaletin parlamentosu var yasa çıkarır ve uygular. Türkiye’de eyaletler sistemi yok.

Bunu amaçlıyorlarsa kamuoyuna deklare etmeleri lazım. Bir kişiye bir ülkenin kaderini teslim etmek kadar tehlikeli bir şey yoktur. Hitler bunun en tipik örneğidir. Bütün yetkiler verildi. Hitler önce Almanya’yı sonra bütün dünyayı kana buladı. Osmanlı tarihinde de olmuştur bu. Padişah balıklara altınlar, paralar atmıştır mesela.

Deli İbrahim dediğimiz pek çok kişi gelip geçmiştir. Başkan dediğiniz kişi, her zaman aklı başında bir kişi olmayabilir. Birisinin hatasını, bir başkasının denetlemesi gerekiyor. Anayasalar, OHAL dönemlerinde ve bir partinin mutfağında hazırlanmaz. Anayasalar toplumsal uzlaşı metinleridir. Demokratik, özgür bir ortamda tartışılarak anayasa yapılmalı” ifadelerini kullandı. Milli iradeyi kullanan 3 erk bulunduğunu ve buna 4. güç olarak medyanın eklendiğini kaydeden Kemal Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: “Medyaya hep beraber Fatiha’yı okuduk. Yapmamız gereken Türkiye’yi darbe hukukundan arındırmak. Gazeteciler baskı nedeniyle ya kendilerine otosansür uyguluyor ya da gözaltına alınıp tutuklanarak hapse atılıyor. 142 gazetecinin tutuklu olduğu ülkede demokrasiden söz edemezsiniz.”

‘4 Mayıs darbesi’

Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun görevden alınmasını da anımsatan Kılıçdaroğlu, “15 Temmuz darbesinden söz ediyoruz. Ama 4 Mayıs darbesini hiç aklımıza getirmiyoruz. Seçimle gelen bir Başbakan Sayın Ahmet Davutoğlu Saray’a davet edildi. Elinden istifa dilekçesi alındı kapının önüne kondu. Bunun 28 Şubat sürecinden ne farkı var” dedi.