Kılıçdaroğlu: Lince izin vermeyin

‘Eri ve erbaşı linç edemezsiniz, öldüremezsiniz. Yazıktır, günahtır’ diyen Kılıçdaroğlu, ordu düşmanlığından kaçınılması gerektiğini söyledi.

cumhuriyet.com.tr

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, olayı öğrendikten sonra Başbakan Binali Yıldırım’ı aradığını ve bilgi aldığını kaydetti. “Açık ve net karşı çıktık” diyen Kılıçdaroğlu, her darbe sonrası en büyük zararı CHP’nin gördüğünü, genel başkanların tutuklandığını, arşivlere el konulduğunu, il ve ilçe başkanlarının hapse atıldığını söyledi. Demokrasi vurgusu yapan Kılıçdaroğlu, Meclis Başkanı ve 4 siyasal partinin genel başkanlarının imzaladığı ortak metne ilişkin “demokrasi manifestosu” diyen Kılıçdaroğlu, buna sonuna kadar sahip çıkacaklarını, en ufak bir sapmayı kamuoyuyla paylaşacaklarını kaydetti.

Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında konuştu. 15 Temmuz günü yaşadıklarını anlatan Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından dikkat çekenler şöyle:

Açık ve net karşı çıktık: Başbakan’ı aradım, durumu sordum. Kısa bir metni süratle hazırlayıp medyaya geçtik.

Demokrasiyi askıya alacağız niçin, hangi gerekçeyle? Açık ve net karşı çıktık. Parlamenter demokratik sisteme yönelik bir darbe girişimi olmuştur. Parlamenter demokratik sistemi yaşatmak için mücadele ederken bu sistemi çökertmek için yola çıkanlar hayal kırıklığına uğramıştır.

Demokrasi, söyleyerek gelmez: Demokratım demekle demokrat olunmuyor, demokrasi demekle de demokrasi gelmiyor. Önce evinizde, sokakta demokrat olacaksınız. İstişareyi, dayanışmayı bileceksiniz. Bu da okumakla, karşı düşünceye saygıyla olur. Demokrat olmak aynı zamanda insan olmak demektir.

Arkadaşlarımız ölümü göze alarak Meclis’teydi: Demokrasi hukuku ve demokrasiyi katledenlere karşı direnme hakkını kullanmak demektir. Direnme hakkından söz ettiğimde belli çevreler itiraz etmişti. Direnme hakkı budur. Hukuku, demokrasiyi katledersen vatandaşlar direnme hakkı için sokağa çıkar. Darbe engellenmişse, o darbeyi engelleyen özgürlükçü parlamenter rejimdir. Arkadaşlarımızın parlamentoyu terk etmemeleridir, ölümü bile göze alıp görev yapıyorlarsa demokrasiye olan bağlılıklarının sonucudur.

Düne kadar medyaya hakaret edenler: Bütün baskılara rağmen özgürlüğünü korumaya çalışan medya. Düne kadar medyaya hakaret edenler, “aman bizim sesimizi duyur” demek zorunda kaldılar. Tehlikeli olan medyanın siyasal iktidarı övmesidir.

Demokrasi manifestosu: Bir darbe girişimi oldu, hep beraber karşı çıktık, Meclis Başkanı ve 4 siyasal partinin genel başkanları ortak metin imzaladı. Buna demokrasi manifestosu diyoruz ve sonuna kadar sahip çıkacağız.

Eri, erbaşı linç edemezsiniz: Eri ve erbaşı linç edemezsiniz, öldüremezsiniz, ne günahı var? Bırakıyorsun rütbelileri, gariban askeri linç ediyorsun. Darbecilerden ne farkı var onların. Yazıktır günahtır. Aileleri bulup sahip çıkacağız. “Linç girişimine katılanlara izin vermeyin, adaletin önüne çıkarın” diye Başbakan’a da istirham ettim.

Ordumuzu sahip çıkacağız: Ordu düşmanlığından kaçınmalıyız. Bir grup cuntacı orada diye bütün bir orduyu hedef tahtasına koymak doğru değil. Özellikle ülkeyi yönetenlerin, kışkırtıcı beyanlardan kaçınması lazım.

DEMOKRASİ HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ DEMEKTİR

Bir ülkede demokrasi yoksa, bir kişinin sözü, bir kişinin hukuk anlayışı geçer. Bir kişinin düşüncesi topluma dayatılır. Türkiye Cumhuriyeti üçüncü sınıf demokrasiye değil, birinci sınıf tam demokrasiye, layıktır. Demorasi hukukun üstünlüğü demektir, bir adamın hukuku, bir grubun, partinin, üstünlerin hukuku değil evrensel hukuk demektir. Cumhurbaşkanı, Başbakan cezayı tayin edemez: Vatandaşlarım unutmuş olabilirler hatırlatmak isterim. Hukukun dışına çıktığımız zaman şu soruyla muhatap oluruz: “Sizin darbecilerden ne farkınız var”. Cezayı kişiler, cumhurbaşkanı, başbakan tayin edemez, cezayı ancak mahkemeler tayin edebilir. Sağduyu çağrısı: Yaralar henüz çok sıcak, sokağa çıkan vatandaşlarıma sağduyuyla hareket etmelerini, taşkınlık yapmamalarını tavsiye ediyorum. Bütün siyasi partiler darbeye karşı çıktığına göre, provokatif eylemlerden özenle kaçınmanız gerekiyor. Birileri provokasyon yapabilir, “Göreviniz o prokasyonu yapan adamı da yakalayıp adaletin önüne çıkarmak” söyledim.