"Kefaletle kurban kesimi denetlenmeli"
Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, "Vekaleten kurban kesim taleplerinin gerçekleşip gerçekleşmediği, sanal olup olmadığı yetkili kurumlarca kontrol edilmelidir" dedi.
cumhuriyet.com.trBayraktar, halkı aldatıcı, yaşı gelmemiş ve gebe hayvanların pazarlarda satılmasının önlenmesi gerektiğine dikkat çekti. Yaklaşan Kurban Bayramı öncesinde kurban fiyatları ve besicilik sektöründe yaşanan gelişmeleri değerlendiren Türkiye Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar yazılı bir açıklama yaptı.
Buna göre, Kurban bayramı döneminde birçok dernek, vakıf hayır işlemeyi düşünen vatandaşların verdiği vekaletle onlar adına kurban kesmek için faaliyet içerisine girdiğini belirten Bayraktar, "Bilindiği üzere geçen bayram döneminde yaşanan bazı olumsuzluklar birçok vatandaşımızın mağdur olmasına neden olmuştur. Bu tür kuruluşlara yatırılan paraların kurban kesiminde kullanılması ve bunların iyi bir şekilde denetlenmesi çok önemlidir. Aksi takdirde hem halkımızın hem de üreticilerimizin mağduriyetine neden olunabilecektir.
Vekaleten kurban kesmeyi taahhüt eden bu kuruluşların, bu dönemde ne kadar hayvanı nereden aldığının, hangi şartlarda ve nerelerde ne kadar kurbanlık kestiğinin, vekaleti veren kurban sahibinin vekaletinin yerine getirilip getirilmediğinin yetkili kurumlar tarafından sıkı bir şekilde kontrol edilmesi hem hayır işlemeyi düşünen vatandaşlarımızın, hem de üreticilerimizin mağdur olmasını önleyecektir" ifadelerini kullandı.
Verilen desteklere rağmen yetiştiricilikte azalmalar var
Kurban Bayramı'nın besiciliğinin Türkiye'de yıllardır yapılan geleneksel bir yetiştirme yöntemi olduğunu belirten TZOB Genel Başkanı Bayraktar, geçmiş yıllarda sırf kurban besisi adı altında yetiştiricilik yapılırken son yıllarda hayvancılığa verilen desteklerin artırılmasına rağmen bu yöndeki yetiştiricilikte azalmaların önüne geçilemediğine işaret etti.
Geçmiş yıllarda kurban bayramı üreticilerinin iyi kazançlar elde ettiğini vurgulayan Başraktar, "Şimdi ise ne yazık ki yeterince karlı bir dönem olmaktan çıkmıştır. Ülke genelinde yetiştiricilik yapan üreticilerle yaptığımız görüşmelerde elde ettiğimiz bilgiler de bu görüşü desteklemektedir. Kurbanlık satışları illere ve bölgelere göre farklılık arz etmektedir. Kimi yerlerde canlı kilo ve et fiyatı üzerinden satış yapılıyorken, kimi yerlerde ise canlı hayvan üzerinden pazarlık yöntemiyle satış yapılmaktadır" dedi. Bayraktar, Ziraat Odaları'ndan aldıkları bilgilere göre bu yıl kurban döneminde hayvan fiyatları hakkında şu bilgileri verdi:
"Büyükbaşta illere göre ve canlı ağırlığa göre değişmekle birlikte, hayvan başına bin 500 TL - 15 bin TL arasında, küçükbaşta ise 400 TL- bin 100 TL arasında. Canlı ağırlık fiyatının da büyükbaş hayvanlarda 10,00TL -13,00TL/kg, küçükbaşta 10,00 TL -16,00 TL/kg dolayında olacağı, et kilo fiyatının ise büyükbaşta 18,00 TL - 22,00 TL/kg, küçükbaşta ise 21,00 TL -30,00 TL/kg civarında olacağı tahmin edilmektedir. Tabii bu fiyatlar üreticinin kurban öncesi ahırında belirlenen fiyatlardır ancak, bayramda oluşacak fiyatlara referans olarak kabul edilebilir."
Üreticiler geçen yıl arpanın tonuna 354 TL ödüyorken bu yıl 475 TL ödemek zorunda kaldı
TZOB Genel Başkanı Bayraktar, kurbanlık hayvan satışı yapan üreticilerin birçok sorunla baş etmek zorunda kaldıklarını belirterek, yem fiyatlarının çok yüksek olduğuna dikkat çekti. Üreticilerin geçen yıl arpanın tonuna 354 TL ödüyorken bu yıl 475 TL ödemek zorunda kaldığını belirten Bayraktar, "Yine aynı şekilde kepeğe 222 TL öderken 404 TL ödemişler, Ayçiçeği Tohumu Küspesine (ATK) 121 TL ödüyorken 328 TL ödemişler, besi yemine ise 410 TL ödüyorken 648 TL ödemek zorunda kalmışlardır. Yani kısaca bir yılda besicilerimiz yem fiyatlarının yükselişine bağlı olarak Arpaya yüzde 34, kepeğe yüzde 82, ATK'ya yüzde 171 ve besi yemine de yüzde 58 daha fazla para ödemişlerdir" ifadelerini kullandı.
Daha önceden canlı ağırlığı 7,50 TL -9,00 TL'den alınan besi materyalinin kilo fiyatı bugün 12,00 TL -13,00 TL arasına kadar çıktığını kaydeden Başraktar, dolayısıyla besi başlangıcı canlı hayvan maliyetlerinin yaklaşık yüzde 45 civarında arttığını ifade etti. Bayraktar, "Bugün kurbanlığa çıkarılan hayvanların büyük bir kısmı yüksek maliyetli hayvanlardır. Dolayısıyla düşük fiyatlara satılacak her hayvan zarar etmeleri anlamına gelecektir. Kurbanlıkları metropol illerde belediyelerin belirlediği yerlerde satmak isteyen üreticiler, kurban süresince hayvanlarını bulunduracakları yerlere ciddi bir kira bedeli ödemektedirler" dedi.
Üreticilerin hayvanlarını satmak için ciddi bir nakliye ücreti ödediğine işaret eden Bayraktar, yaptıkları araştırmalar doğrultusunda mesafeye göre değişmekle birlikte taşıma ücretinin bin 200- 2 bin TL arasında değiştiğini mesafenin uzaması durumunda bu ücretin daha da arttığını gösterdiğini kaydetti. Bayraktar, üreticilerin eğer hayvanları satamazsa dönüş için de nakliye parası ödediğini vurguladı. Hayvanlarını satacakları yere bir hafta önceden giden üreticilerin kaldıkları süre içerisinde kişisel masrafları için de önemli denebilecek harcamalar yaptığını belirten Bayraktar, şöyle devam etti:
"Dolayısıyla pazara kurbanlık sevk eden her üretici nakliye artı çadır kirası artı yeme-içme gibi kişisel harcamalar da dahil olmak üzere kişi başı yaklaşık 10 bin TL civarında harcama yapmaktadırlar. Sonuç olarak üreticilerin hayvan satış yerlerine ödedikleri kira ücretlerinin yüksekliği, yem fiyatlarının ve besi başı canlı hayvan fiyatlarının yüksekliği, nakliye ücretlerinin yüksekliği, kişisel harcamalar gibi birçok sorunla baş etmek durumunda kalmaktadırlar. Bütün bunlara bir de ithal kurbanlıkların ülkeye girecek olmasının fiyatları düşüreceği endişesi, fiyatlarının düşme beklentisiyle halkımızın kurbanlıklara fazla talep göstermemesi gibi sıkıntılar eklendiğinde, üreticilerimizin kurbanlık satışlarından pek de umutlu olmadıklarını söyleyebiliriz."