'Kazanan, kazanmayan bütün öğrencileri rahatsız etti'

Eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Sinan Mahallesi Çarşı Esnafı Derneği üyeleriyle kahvaltıda bir araya geldi. Sinan Mahallesi'nin Antalya ticaretinin kalbi olduğunu dile getiren Baykal, Muratpaşa Belediyesinin kentsel düzenleme projesi ile buranın modernleşeceğini söyledi. Alışveriş merkezlerinin insanı robotlaştırdığını ifade eden Baykal, ''Alışveriş yapan, satan kişinin bir robot haline geldiği, kişiliğini kaybettiği, kitlesel alışveriş merkezleri... Yüzyüze, insanların birbirini tanıdığı, selamlaştığı ortamlar sadece ticari bakımdan değil, kentsel yaşamın kalitesi bakımından da çok önemli'' dedi. Dünyanın pek çok ülkesinde esnafa dayalı iş yerlerinin korunduğunu belirten Baykal, Sinan mahallesinin de, Antalya ticaretini alışveriş merkezlerine teslim etmemek adına ayrı kişiliği olan bir merkez haline getirileceğini kaydetti.

Baykal ve CHP Antalya milletvekili adayları daha sonra, Sinan Mahallesi'nde esnafı ziyaret ettiler. Esnafla kahve içen Baykal, YGS'ye giren torunu Alican Erkılıç'ın aldığı sonuçla ilgili soru üzerine, ''İyi gözüküyor. Onun memnun olması aldığı kendi kişisel sonucuyla ilgili, yoksa sistem konusu, kazanan, kazanmayan bütün öğrencileri rahatsız etti. Çok derin bir güvensizlik, tereddüt, üzüntü var. Kazananlarda da bu var, kazanmayanlarda da var. Herkeste eziklik var, tatsızlık var'' dedi.

Baykal, 1 Mayıs kutlamalarına katılıp katılmayacağıyla ilgili soruya da, ''Partimiz 1 Mayıs'ta meydanlarda. Antalya'da Yavuz Özcan Parkı'nda tüm Antalyalılarla birlikte 1 Mayıs'ı kutlayacak. Benim belli olmaz, belki Taksim'e giderim, belki Ankara'ya giderim, belki buraya giderim, belki kendim özel 1 Mayıs kutlaması düzenlerim'' diye konuştu. Esnaf ziyareti sırasında bir kuyumcuya giren Baykal, burada kehribardan yapılan tespihleri inceledi. Birçok tespihi eline alan Baykal, Doğu kültüründen gelen tespihin insanı rahatlattığını ve sabır telkin ettiğini kaydetti. Baykal, ''Her bir tespihin arkasında, çekilen acılar var, roman var. Kimse bunu küçümsemesin. Bu, bir hayat tarzının ifadesidir. Yaşanan acılar karşısında sabır, tahammül...'' dedi.