Karamollaoğlu: ‘Devlet zulümle ayakta durmaz’
SP lideri ve cumhurbaşkanı adayı Temel Karamollaoğlu, partisinin seçim bildirgesini ATO Congressium’da açıkladı. Karamollaoğlu’nun vaatleri arasında hukukun üstünlüğü, kuvvetler ayrılığı, adaletin tesisi vurguları dikkat çekti.
Sinan TartanoğluKaramollaoğlu, Milli Görüş’ün Türkiye Vizyonu’nu şöyle sıraladı:
İnançlı insanların itibarı zedelendi: Adalet sistemi iflas etmiş, mağdurlar ordusu oluşmuştur. Her şeyden önemlisi bugün bu ülkede inançlı insanların itibarı zedelenmiştir. Diyorlar ki, ‘Başörtü problemini çözdüler.’ Biz de diyoruz ki, ahlaki değerleri dejenere etmeden de çözebilirlerdi.
Parti devletine son: Parti devletini ortadan kaldıracak, milletin partisi konumunda 80 milyona hizmet edeceğiz. Hiç kimseyi siyasi görüşünden dolayı hizmetten mahrum bırakmayacağız. Hiç kimseye ikinci sınıf vatandaş muamelesi yapmayacağız. Siyasi tutumundan dolayı kimse işinden, kariyerinden mahrum bırakılmayacak. Devletin bekası da milletin refahı da ancak adalet ile mümkündür. Devlet küfürle ayakta durur ama zulümle ayakta durmaz. İdare ve iradede temel ölçütümüz hukukun üstünlüğü olacak. Hukuk, istisna gözetilmeksizin devletin bütün organları üzerinde egemen kılınacak. Saadet iktidarında herkes “Ankara’da hâkimler var” diyebilecektir. Siyasetten talimat bekleyen hâkimler dönemi son bulacaktır.
Kürt meselesine topyekûn reform çözümü: Türk’ün Kürt diye, Kürt’ün Türk diye bir meselesi yoktur. Mesele milletimizde değildir. Mesele bu milleti bölmeye, ayrıştırmaya çalışan yaklaşım ve politikalardadır. Saadet iktidarında bu meseleyi sadece güvenlik eksenli mücadeleden ziyade sosyal, kültürel, siyasi, psikolojik, ekonomik alanlarda topyekûn yapacağımız reformlarla çözeceğiz.
Vergiden muaf asgari ücret: Herkese eşit çalışma karşılığında eşit ücret verilecek. Asgari ücret vergiden muaf tutulacak. Memur, işçi tüm çalışanlarımıza Ramazan ve Kurban bayramlarında “Bayram İkramiyesi” ödenecek. Emeklilerimizin maaşlarına her yıl “Refah Payı” adı altında o yılın büyüme oranı kadar ilave zam yapılacak. Emeklilerimiz tedavi, tıbbi cihaz ve ilaçtan alınan katılım payından muaf tutulacak. Kadınlar 25, erkekler 30 yıl çalıştıklarında isterlerse emekli olabilecekler.
YÖK kalkacak, üniversiteler bölünmeyecek: Üniversitelerde siyasi baskı ve vesayetten uzak bir idari yapı oluşturacağız. YÖK’ü kaldıracak, Üniversitelerarası Kurul’un yapısını yeniden düzenleyeceğiz. Rektör seçimlerini yeniden belirleyeceğiz. Üniversitelerin arazi ve makam rantına kurban edilerek bölünmesine ve şehir dışına itilmesine asla müsaade etmeyeceğiz.
KUTUPLAŞMA BİTİRİLECEK Ne yiyeceğiz ne yedireceğiz: Kimsenin kimseye tahakküm kurmadığı, insanlarımızın kendi inanç ve düşünceleri ile özgürce ve kardeşçe yaşayacağı bir Türkiye inşa etmekte kararlıyız. Her türlü kutuplaşmayı ortadan kaldırmayı ve tüm vatandaşlarımızla kucaklaşmayı en önemli görevlerimizden birisi olarak görüyoruz. Kaynakları kendi şahsi çıkarlarımız ve itibarımız için değil, milletimizin ihtiyaçları için kullanacağız. Tüketime ve gösterişe ayrılan kamu kaynaklarını üretime ve istihdama tahsis ederek hızlı ve yaygın bir kalkınma hamlesi başlatacağız. Bize emanet edilen kamu mallarına ve imkânlarına, yetim malına sahip çıkar gibi çıkacağız. Bunları ne yiyeceğiz, ne de yedireceğiz. Eğitimden istihdama, kamu ihalelerinden atamalara kadar her alanda adam kayırma, torpil ve iltimas ortadan kaldırılacak. Liyakati esas alan adil bir sistem kuracağız. Eşimize, dostumuza kamu ihalelerini dağıtmayacak, ulufe verir gibi devletten makam ve mevki tahsis etmeyeceğiz. Şeffaflığı ve hesap verilebilirliği kamu yönetiminin vazgeçilmezi haline getireceğiz. Milletin emanetine ihanet edenleri ‘bizden’, ‘bizden olmayan’ şeklinde ayırmayacağız. |
Dış politika ‘barış’ üzerine kurulacak Ülkede ve bölgede barış: Komşularımızla ilişkilerimizde barış esas olacak. AB ile masaya oturulup ilişkilerimiz yeniden ele alınacak. Ayrıcılıklı bir ortaklık sistemi kurulabilir kimse de boşa kürek çekmez. D-8 etkin hale getirilecektir. Ülkemiz “Büyük Ortadoğu Projesi”nin bir parçası olmaktan kurtarılacak. Ülkemizin başka ülkelere saldırıların üssü olmasını istemiyoruz. Karadeniz, Akdeniz ve Ege Denizi kıyılarımızda ve havzasında yabancı ülkelerin savaş gemileri bulundurması engellenecektir. Sadece İslam ülkeleri ile değil, geri kalmış, ezilen, sömürülen, hakları ihlal edilen bütün ülkeleri kucaklayacak anlayışa sahibiz. |