Karadeniz yaylalarında kaçak yapılaşma sorunu
Karadeniz yaylalarında kaçak yapılaşmanın önüne geçilemiyor. Bayındırlık ve İskan Bakanlığı verilerine göre Karadeniz Bölgesi'ndeki yaylalarda 100 bin civarında kaçak yapı bulunuyor. Kış öncesi yaylaların boşalmasıyla artan kaçak yapılaşmaya karşı jandarma ekipleri denetimlerini sürdürürüyor.
cumhuriyet.com.trTurizmde gelecek vaat eden Karadeniz bölgesindeki yaylalarda kaçak yapılaşmanın önüne geçilemiyor. Bayındırlık ve İskan Bakanlığı'nın verilerine göre, Ordu, Giresun, Trabzon, Rize ve Artvin'e bağlı yaylalarda 100 bin civarında kaçak yapı bulunuyor. Bu yapıların bir çoğu için yasal işlem başlatılırken, kış ayları öncesi yaylaların boşaldığı, bunu fırsat bilenlerin yoğunlukla kaçak yapı inşa ettiği bugünlerde, jandarma ekipleri, denetimlerini aralıksız sürdürüyor.
Gümüşhane, Trabzon ve Giresun valiliklerinin, ortak mücadele çalışmalarına ve güvenlik güçlerinin sıkı denetimlere rağmen, Karadeniz yaylalarını çirkinleştiren bina sayısı her yıl biraz daha artıyor.
Trabzon'un en çok ilgi çeken yaylalarının başında gelen Düzköy ilçesine bağlı Hanofer, Başpınar, Labazon, Kırıklık, Derinoba, Akçaabat ilçesine bağlı Hıdırnebi, Kurucam, Vakfıkebir ilçesinin Kavaklı, Taşyatak, Hasangözü, Tonya ilçesinin Sağrıköyü, Şalpazarı ilçesine bağlı, Sisdağı, Çarşıbaşı ilçesinin Kovanlı ve Hayrat ilçesinin Büyük Harman, Cunis yaylaları, giderek otantik kimliğinden çıkıyor ve betonarmeleşmeye doğru gidiyor.
Jandarma ekipleri, bu yaylalarda son 6 ay içinde yaptıkları denetimlerde, kaçak yapı yaptıkları gerekçesiyle 412 kişi hakkında yasal işlem başlattı.
Trabzon Valisi Nuri Okutan, son yıllarda insanların artık kıyı turizminden çok, yayla turizmine yöneldiğini belirterek, ''En çok ilgi gören yaylalar da Karadeniz yaylaları. Ama yaylalarda gördüğümüz manzara bizi üzüyor'' dedi.
Yaylalarda, yasalara uygun yapılar yapılmasını istediklerini ifade eden Okutan, ''Ama görüyoruz ki yaylalarımızda betonarme binalar yapılıyor. Bunun mutlak önüne geçmemiz, bu yerleri otantik görüntülerinden uzaklaştırmamamız gerekmektedir'' diye konuştu.
Okutan, bu konuda Bayındırlık ve İskan Bakanı Faruk Özak'ın başkanlığında, kaymakamlar ve belediye başkanlarıyla bir toplantı yaptıklarını ifade ederek, şöyle devam etti: ''Bu konuda arkadaşlarımıza gerekli talimatları verdik. Yaylaların sürekli kontrol altında tutulmasını istedik. Jandarma ekiplerimiz sürekli olarak yaylalara denetimlerde bulunuyor. Ama yine de görüldüğü gibi bunun önüne geçilmiyor. Ben fırsat buldukça yaylalara çıkıyorum ve vatandaşlarımıza bu konudaki endişelerimi belirtiyor ve onları uyarıyorum.''
Giresun
Giresun Valisi Mustafa Taşkesen ise son yıllarda öne çıkan ve hızla gelişen yayla turizminin yöre için gelecek vaat ettiğini belirterek, ''Bir doğa harikası olan bu güzelliklerimizi koruyarak kullanmayı bilmeliyiz. Betonlaşmış bir yaylada turizmden bahsetmenin bir anlamı yok'' dedi.
Yaylalarda 70 milyon insanın hakkı olduğunu ifade eden Taşkesen, ''Bunu, bundan sonra kaçak yapı yapanlar düşünsün. Kışın başlaması ve yaylaların boşaltılmasıyla kaçak yapıldığını tespit ettiğimiz evleri kanunlar çerçevesinde bir bir yıkacağız'' diye konuştu.
Kaçak yapılaşma ve betonlaşmanın önlenmediği takdirde yayla turizminin gelişmesi ve bölgenin bundan pay almasının mümkün olmadığını vurgulayan Taşkesen, şunları söyledi:
''Bir turistin bir doğada bir beton yığını ve çirkin görüntü içinde ne işi var? Buralar halkın ortak kullanım alanıdır. Her insan buradan faydalanmalıdır. Mera ve yaylaklarda tapu çok azdır. Tapusu olan da buralara kafasına göre bir bina yapamaz. Her işin bir kuralı vardır. Tapusu olup da buralara bina yapmak isteyenler bizden mutlaka bir izin ve bir görüş almalıdır. Büyük bir kısmı Hazine arazisi olan yayla, mera ve otlaklara hayvancılıkla uğraşanlar geçici barınma yeri yapar. Kış ayları geldiğinde bunlar ise kendi kendine yıkılır. Yayla sezonunda ise yerine yenisi yapılır. Çevreye ve doğaya zarar vermeden bu konu yıllarca devam eder. Ama şimdi buralara bırakan geçici barınma yeri yapmak yerine adeta apartmanlar dikiliyor. Buna kesinlikle müsaade etmeyeceğiz.''