Karabük’te atık tehlikesi büyüyor

TMMOB Çevre Mühendisleri Odası Başkanı Baran Bozoğlu, tehlikeli atıklarını yasalara aykırı biçimde üstü açık ortamda depolamasıyla gündeme gelen Karabük’teki Marzinc demir çelik firmasının, atıklarını Karabük sanayi bölgesinde depolamaya devam ettiğini dile getirdi.

Sena Yaşar

Çevre Mühendisleri Odası Başkanı Bozoğlu, İç Anadolu Bölgesi ve civarında bulunan nüfusu yoğun olan bazı illerin çevre sorunlarını Cumhuriyet Anadolu'ya anlattı. Ankara’nın atıklarının Sakarya Nehri’ne karıştığına, Karabük’te bulunan Marzinc şirketinin tehlikeli atıklarının sanayi bölgesinde depolanarak tehlike yarattığına dikkat çeken Bozoğlu, Eskişehir’deki çevre sorunlarının ise Büyükşehir Belediyesi’nin katkılarıyla çözüme kavuşturulduğunu belirtti. Bozoğlu’nun değerlendirmelerinden dikkat çeken başlıklar şöyle:

Ankara’nın pisliği Sakarya’ya: Ankara’nın en önemli çevre sorunlarının başında Ankara Çayı’ndaki kirlilik ve Eymir, Mogan göllerindeki kirlilik geliyor. Yani Ankara’nın yüzey sularında ciddi bir kirlilik var. Bu kirliliğin kaynağı hem sanayi atıkları hem de kentsel atık sular. Bu su, Ankara Çayı’na karışıyor ve çay üzerinden Sakarya Nehri’ne bağlanıyor. Nehrin suyu ise, bölgedeki bütün tarımsal alanlarda ne yazık ki sulamada kullanılıyor. Öte yandan Ankara, hava kirliliğinin yoğun olduğu kentlerin başında geliyor. Özellikle Sıhhiye bölgesinde, kentin merkezlerinde yoğun bir kirlilik var ve bu kirlilik sürekli artıyor.  

Tehlikeli atıklar depolanıyor: Karabük’teki en önemli sorunlardan birisi, sanayi bölgesinde Marzinc adlı firmanın tesisine ait tehlikeli atıklar. Söz konusu atıklar, o bölgede kontrolsüz bir şekilde düzensiz depolama alanında depolanmaya devam ediyor. Geçtiğimiz yıllarda da bu atıklar, Ankara’ya ve İstanbul’a sevk ediliyordu. Bunun basına yansıması üzerine sevkiyat durduruldu. Sevk edilen bölgelerde de ilçe ve şehircilik müdürlüğü tarafından cezalar kesildi. Karabük’teki en önemli sorun, tehlikeli atıkların hala sanayi bölgesinde depolanıyor olması. Bunlar demir çelik sanayiinden kaynaklı çinko oksit üreten Marzinc tesisinin atıkları. Buna hala da bir çözüm bulunamadı. Ayrıca, Karabük’te sanayi kaynaklı önemli bir hava kirliliği de mevcut. 

Denizde ‘tıbbi atık’ tehlikesi: Zonguldak’taki en önemli çevre sorunlarının başında Çatalağzı’ndaki termik santrallerden kaynaklı hava kirliliği ve atık problemi geliyor. Ayrıca Zonguldak bölgesinde ve Karadeniz’in o bölgedeki sahil şeridinde de tıbbi atıkların denize atıldığını da görmüştük. Dolayısıyla bir atık yönetimi problemi olduğunu da söyleyebiliriz. Tıbbi atıkların denize karışması önemli bir problem. Çatalağzı’ndaki termik santrallerden kaynaklı hava kirliliği Çevre Bakanlığı’nın ölçüm raporunda da tespit edilmişti. 

Sivas ‘gürültü’ şehri: Sivas’taki önemli problemlerden birisi gürültü kirliliği. Özellikle korna kullanımı, asker uğurlama ve çeşitli düğün aktivitelerinden kaynaklı olarak Sivas’ta yoğun bir gürültü kirliliği var. Kızılırmak’ta da önemli derecede yüzey suyu kirliliği olduğunu söyleyebiliriz. Tabii bu tek başına Sivas’ın kaynağı değil başka kentlerden de geçtiği için bütün sanayinin atıklarını taşıyıp devam ediyor. 

Kömür Anadolu’yu kirletiyor: Bütün bu kentlerin ortak problemleri de var. Bunların başında hava kirliliği geliyor. İç Anadolu bölgesinde hava kirliliği sıkıntısı yaşanıyor. Bunun temel nedenlerinden bir tanesi hem sanayi kaynaklı hava kirliliğinin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yeterince denetlenmemesi, hem de ısınma kaynaklı kullanılan “kömür”. Kömürün bu kirliği yaratmasının sebebi ise, yeterince denetlenmediği için kalorifik değeri düşük, kükürt oranı ve kül değeri yüksek ve daha da kirli olan kömürün kullanılıyor ve dağıtılıyor olması. Bunun temel nedenlerinden bir tanesi de ekonomik kaynaklı tabii. Vatandaşlar, maddi koşulları düştükçe doğalgaz gibi pahalı bir ısınma aracından; kömür gibi ucuz bir araca doğru dönüştürülüyor. Yalnızca Porsuk temiz: Diğer ortak problem ise, yüzey suları. Bu kentlerin hepsinin içerisinden geçen dereler ve göllerin tamamı kirli. Yalnızca, Eskişehir Büyükşehir Belediyesi’nin anlamlı çalışmalarıyla Porsuk Çayı’nın kentin içinden geçen kısmı temizlenmiş durumda. 

Atık yönetimi yok: Diğer bir ortak sorun ise bu kentlerin tamamında doğru bir atık yönetim sistemi olmaması. Yani kaynağında atıklarını doğru toplayan ambalaj atıklarını, evlerinde iş yerlerinde ayrı toplayıp bunları geri dönüşüme kazandıran bir yapı yok. Organik atıklar da doğru yönetilemiyor.