Kapılar açılmadı
Balbay kararına BDP'li mvekiller için tahliye çıkmadı. Yeni bir siyasi kriz doğdu.
Mahmut Oral/CumhuriyetAYM’nin uzun tutukluluk ve seçilme hakkının ihlal edildiği yönündeki kararının ardından CHP İzmir Milletvekili ve gazetemiz yazarı Mustafa Balbay’ın tahliye edilmesine karşın 5 tutuklu BDP milletvekilinin tahliye taleplerinin reddedilmesi BDP tarafından Diyarbakır E Tipi Kapalı Cezaevi önünde gerçekleştirilen eylemle protesto edildi. Eyleme, BDP Diyarbakır Milletvekili Nursel Aydoğan, BDP Hukuk ve İnsan Haklarından Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Meral Danış Beştaş, tutuklu milletvekillerinin yakınları, BDP Diyarbakır il eşbaşkanları Zübeyde Zümrüt ve Mehmet Emin Yılmaz ve binlerce BDP’li katıldı. Açıklama öncesi cezaevi girişi polisler tarafından zırhlı araç ve TOMA’larla ablukaya alındı. Eylemciler sık sık, “Siyasi tutsaklar onurumuzdur” ve “yaşasın cezaevi direnişi” sloganları attı. tutuklu milletvekillerinin aileleri adına konuşan BDP Van Milletvekili Kemal Aktaş’ın yakını Şükrü Yaşar, halkın iradesiyle seçilen milletvekillerinin tamamen keyfi bir şekilde rehin tutulduğunu belirterek “Bu karar açık bir demokrasi ihlalidir. Barış sürecini sabote etmeye yönelik bu tutum, birlikte yaşamayı ve demokrasiyi baltalamaya yöneliktir” diye konuştu. BDP Diyarbakır İl Eşbaşkanı Mehmet Emin Yılmaz ise, “Kürtlerin siyasal iradesini kırmaya dönük kirli niyet ve pratik sahibi siyasal iktidar ve bağlı erklerinin bu türden faşizan uygulamaları boşa çıkarılacaktır” dedi. BDP’li Meral Danış Beştaş ise “Türkiye’de hiçbir mahkeme Anayasa Mahkemesi’nin kararına karşı çıkamaz. Kendi hukuklarını çiğniyorlar. Bize ‘bölücü’ diyenler, çifte hukuku dayatıyorlar. Bu siyasi bir karardır. Bunu kabul etmiyoruz. Kararı alan hâkimler hakkında HYSK’ye başvuracağız” dedi.
BDP'Lİ BEŞTAŞ: Kürtler üzerinden hesaplaşma
Anayasa Mahkemesi’nin CHP İzmir Milletvekili ve gazetemiz yazarı Mustafa Balbay’ın “tutukluluğunun makul süreyi aştığı ve seçilme hakkının ihlal edildiği” yönündeki kararına karşın tutuklu BDP milletvekillerinin tahliye taleplerinin reddedilmesi hukukçuları isyan ettirdi. Hukukçular, mahkemelerin AYM kararını uygulamakla yükümle olduğunu vurguladı.
Eski Diyarbakır Barosu Başkanı avukat Mehmet Emin Aktar, mahkeme ve savcıların tutumunu komedi olarak değerlendirdi. AYM’nin üst mahkeme olduğunu ve kararının tüm yargı organlarında bağlayıcı etkiye sahip olduğunu vurgulayan Aktar şunları söyledi:
“Karara şaşırmadık. Aşağı yukarı çıkacak sonuç belliydi. Mahkemelerin KCK davalarına bakış açısını göz önünde bulundurduğumuzda bu sürpriz olmadı. Bu kararla bir kez daha ‘Kürt’e adalet yok!’ mesajı verildi. AYM’nin kararı son derece açıktır. Tutukluluk sürelerinin makul durumu aştığı, Balbay örneğinde olduğu gibi seçilme haklarının ihlal edildiği belirtilmektedir. Bu karardan sadece milletvekilleri değil diğer tutuklu seçilmişlerin de yararlanması gerekirdi.”
BDP hukuk işlerinden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı avukat Meral Danış Beştaş da kararların yargının parçalanmışlığını ve kendi iç çelişkilerini ortaya koyduğunu ifade etti.
Kararın “AKP-cemaat” kavgasının bir yansıması olduğunu anlatan Beştaş şöyle konuştu:
“Türkiye’de hukukun herkese eşit olmadığı bir kez daha ortaya konulmuştur. Yargı kendi iç kavgasını maalesef Kürtler üzerinde, Kürt siyasetçileri üzerinde yürütüyor. Bu karar aslında ‘AYM’yi tanımıyoruz, onların kararını uygulamıyoruz’ sonucunu çıkarmıştır. Bu suçtur, hukuksuzluktur. Hiçbir mahkemenin AYM kararını uygulamama lüksü yoktur.Birçok tarihsel süreç gibi bir kez daha Kürtler üzerinde kozlarını oynuyorlar. Kürt siyaseti ve Kürtler bunun muhatabı değil. Kendi hesabını Kürtler üzerinde çözmeye çalışıyorlar.”