Kapakçık tamiri mi, yapay kapakçık mı?
Doç. Dr. Cengiz Köksal, kalp kapakçığı onarılan hastaların yapay kapakçık takılan hastalara göre daha konforlu yaşadığını söyledi.
Sibel Bahçetepe / Cumhuriyet
Çocukken geçirilen ateşli iltihabi bir hastalık, ileride kalp kapakçığı sorunu olarak karşımıza çıkabilir. Son derece ciddi konu olan kalp kapakçığı probleminin tedavisi ise ya kapakçığın onarımı ya da yapay kapak takılarak değişimi ile mümkün. Kartal Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahi Eğitim Görevlisi Doç. Dr. Cengiz Köksal, kalp kapakçığı onarılan hastaların, yapay kalp kapağı takılan hastalara göre daha konforlu yaşadığını söylüyor ve ekliyor: “Yapay kalp kapağı takılan bir hasta ömür boyu kan sulandırıcı kullanmak ve 15 günde bir kan değerlerini ölçtürmek için hastaneye gelmek zorunda kalıyor. Oysa kapağı tamir edilen bir hasta, tedavisinin ardından kontroller dışında bir daha hastaneye gelmiyor, ilaç kullanmıyor. Hastalar, mutlaka doktorlarına kapağım tamir edilir mi diye sorsunlar.” Türkiye’de kalp kapakçığı sorunu yaşayan çok sayıda hasta bulunuyor. Köksal, “Bu hastalık, aslında küçükken geçirilen basit boğaz enfeksiyonuna bağlı bir problemdir, enfeksiyon kalp kapakçıklarına yerleşerek iz bırakabilir” diyor. Kalp kapakçığı sorununun ikinci nedeninin ise kadınların yüzde 2-3’ünde görülen doğumsal kapaklardaki çökükler olduğunu ifade eden Köksal, bunun da sıklıkla çarpıntı olarak ortaya çıktığını anlatıyor. Köksal, bu gruptaki hastaların yılda bir veya iki kez doktor kontrolünden geçmesinin önemli olduğunu da anımsatıyor. Geçirilen kalp krizi gibi durumlarda da kalp kapakçığı sorununun ortaya çıkabileceğine dikkat çeken Köksal, şöyle devam ediyor: “Türkiye’de kalp kapakçığı problemlerinde sıklıkla yapılan kapağı metal bir yapay kapak ile değiştirmektir. Hastanın ömür boyu kan sulandırıcı kullanması gerekiyor. Oysa eğer hastanın kapağını tamir edebilirsek bu onlara verilen en güzel hediye oluyor.”
Belirtilere dikkat
5 yıldan bu yana Koşuyolu Kalp Hastanesi’nde ekibi ile birlikte başarılı kalp kapakçığı ameliyatlarına imza atan Köksal, kalp kapakçığı probleminin iki net belirtisi olduğunu söylüyor. Çarpıntı ve nefes darlığı şikâyetleri.
Paraşüt gibidir
Kapak tamirinin çok özel bir iş olduğunu vurguyan Doç. Köksal, bu ameliyatları bir paraşütün onarımına benzetiyor ve ekliyor: “Mitral kapak paraşüt gibidir. Üzerinde bir bez, altında bir sürü ipler gibi düşünün. Bir ipi kopmuştur, oraya bir ip ekliyoruz, yama yapıyoruz.
Yapılması zor
Köksal, kalp kapakçığı onarım ameliyatlarının ülkemizde çok yapılmadığını belirterek, “Ülkemizde yüzde 10’larda olan bu oran yurtdışında yüzde 70-80’lerde. Yeterli beyin gücü ve teknolojimiz var. Doktorlar odaklanmalı” diyor.