Kanal İstanbul 10 şiddetinde deprem demek
Bilim insanları, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın çılgın projesi Kanal İstanbul’un bölgenin ekolojik dengesini bozacağı ve İstanbul’daki deprem riskini artıracağı uyarısında bulundu.
Cumhuriyet/İstanbul Haber Servisiİstanbul Bilgi Üniversitesi Dolapdere Yerleşkesi’nde “Hukuki, Kentsel ve Ekolojik Yönleriyle Kanal İstanbul” başlıklı panel düzenlendi. İTÜ Maden Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Naci Görür, projenin deprem riskini artıracağı uyarısında bulunarak, “Kanal nerede yapılırsa yapılsın deprem sırasında 10 ve üzeri şiddetinde etkilenme yaşanacak. Türkiye’de bir tane bilim insanı bu projeye ilişkin değerlendirme, araştırma yapmıyor. Bir ülke düşünün ki kanalı yapıyorsunuz depremin olduğu ülkede, ama kimse bilmiyor” dedi. Görür, projenin büyük bir çevre felaketi ve doğa tahribatına yol açması pahasına yapılmak istendiğini söyleyerek “Büyük miktarda iş makinesi kullanımı, gürültü, kayma, akma, kaçma göçük kazaları Doğu Trakya’nın direnaj sistemini tümüyle etkileyecek, yeraltı su kaybı bile İstanbul’u yaşanmaz hale getirebilir” uyarısında bulundu. İstanbul’un su rezerv alanlarının kaybedileceğini ifade eden Görür, bu kanalın daha fazla yapılaşmaya ve göçe neden olacağını belirtti. Proje yapıldığı takdirde çıkacak hafriyatın büyüklüğüne de dikkat çekti.
Çatlak proje
ODTÜ Deniz Bilimleri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Emin Özsoy, uzaydan bakıldığında İstanbul ve Çanakkale boğazının birer çatlak olarak görüldüğünü anımsatarak Kanal İstanbul’un da yeni bir çatlağa neden olacağını vurguladı. Özsoy, “Proje çatlak bir proje. Yeşil alanlar kuzey ormanları, biz şu an onları tehdit ediyoruz. İnsana etkisiyle oluşan bir diğer afet Kanal İstanbul’dur. Ben olamayacağını varsayıyorum. Benim kanımca olamaz” diye konuştu.
Ya kanal ya İstanbul
WWF Türkiye Doğa Koruma Direktörü Dr. Sedat Kalem ise projenin, nadir olarak bulunan bitki türlerinin ve göçmen kuşların da kaybı anlamına geleceğini belirtti. İstanbul’un iklimi ve içme suyunun direkt olarak bu projeden etkileneceğine dikkat çeken Kalem, bu projenin içme suyu havzasından vazgeçmek anlamına geldiğini söyledi. Kalem, “Proje, İstanbul’a yönelik en büyük mühendislik operasyonu. Sadece ekonomik ölçülerle tartışılan bu proje, doğa boyutu da tartışılmalı. Hem kanal hem İstanbul bir arada mümkün değil. Ya kanaldan ya İstanbul’dan vazgeçeceğiz” dedi.