Kadir İnanır: Hatay'da hoş tartışmalar oldu

Kadir İnanır,  yaptığı açıklamada, çözüm süreci kapsamındaki ilk ziyaretlerini Burdur'a gerçekleştirdiklerini anımsatarak, iki gün süren Hatay programlarını değerlendirdi.
Burdur ve Hatay'daki toplantılarında, her iki kentin tüm katmanlarıyla diyalogda bulunmaya çalıştıklarını belirten İnanır, özellikle Antakya'da çok yoğunlaştıklarını ifade etti. İnanır, yerel basın, dini cemaat ve sivil toplum kuruluşları temsilcileri, iş çevreleri, genç ve kadın girişimcilerle bir araya geldiklerini, köyleri gezdiklerini ve İskenderun ilçesinde de toplantıya katıldıklarını dile getirdi.

Toplantıya katılanların özgürce bütün kaygılarını dinlediklerini vurgulayan İnanır, şunları söyledi: "Açıklanan görüşlerle ilgili raporları tuttuk. Hatay'da çok güzel ve hoş tartışmaların geçtiği, tam da sürecin amacına yakışan kaliteli, özgür ve çok da anlamlı toplantılar yaptık. Biraz yorucu geçti ama bunun böyle olacağını biliyorduk zaten. Halkın ilgisi bu toplantılara çok yüksek oldu. Tamamen bu süreçten haberdarlar. Yalnız, bu süreci organize edenlerin, daha sonraki çalışmalar için kaygıları giderici birtakım tasarruflarda bulunmaları gerekiyor."

İnanır, çözüm süreci kapsamında gittiği illerdeki çalışmalarının yanı sıra, sevenleriyle de bir anlamda kucaklaştığına işaret etti.

Sevenlerinin kendi ismine yönelik endişelerinin de giderek ortadan kaybolduğunu görmekten mutluluk duyduğunu anlatan İnanır, "Bizim için gerçekten yorucu oluyor. Ama sonunda güzel bir fotoğraf yaşarız. Antakya Medeniyetler Korusu'nu da ilk kurulduğu günden beri izliyorum ve takip ediyorum. Ancak Samandağ ilçesine bağlı Hıdırbey ve diğer köylerdeki farklı dinlerdeki muhtarların halk oyunları ekibi kurması, başımıza barış taçlarını takması ve yağmurun altında onlarla halay çekmemiz, bu sürecin herhalde en etkili fotoğrafı olacak" diye konuştu.
 

Şükrü Karatepe

Grup üyesi Şükrü Karatepe de en küçük il olma özelliği ve nüfusunun homojenliği nedeniyle ilk gezilerini Burdur'a yaptıklarını kaydetti.

Toplantılarda bazı vatandaşların kafalarındaki tereddütlerin bir kısmını karşılıklı görüşmelerle gidermeye çalıştıklarını belirten Karatepe, şunları söyledi: "Burdur'daki toplantı biraz da diğer bölgelerle ilgili yapacaklarımız konusunda bizim için küçük bir tecrübe oldu. O tecrübenin arkasından Antakya'ya geldik. Burdur, ne kadar homojen bir topluluktan oluşuyorsa Antakya da çok fazla değişik unsurlardan oluşan bir nüfusa sahip. Burada ülkemizde yaşayan değişik kültürden, etnik yapıdan, inançtan hemşehrilerimiz, vatandaşlarımız var. Bunların hemen hepsiyle değişik vesileyle bir araya geldik. İki gün bu kentte olağanüstü sempatik, güzel ve cana yakın karşılandık. İnsanımızın bu işe bu kadar hazır olduğunu tahmin etmiyorduk. Barış için, kardeşlik için ülkemizdeki sıkıntıların ve kırgınlıkların giderilmesi konusunda insanlarımızın bu kadar istekli olması ve gönülden destek vermesi bizi çok mutlu etti. Tereddütler yok mu? Tabi ki herkeste tereddütler var. Ama bu tereddütlerin hepsi iyi niyetli tereddütler."

Karatepe, tereddüt eden insanların hepsinin, milletini ve vatanını çok seven insanlar olduğuna vurgu yaparak, "Hem problemler bitsin, hem milletimizin ve vatanımızın birliğine bütünlüğüne hem de toprak bütünlüğümüze bir kötülük gelmesini istemiyorlar" dedi.

Tereddütleri yerinde bulduğunu ifade eden Karatepe, şöyle devam etti: "Ufak tefek karşı çıkanlar da var. Bir kısım kardeşlerimiz bir şablon ezberlemişler ve bu şablonla itiraz ediyorlar. Keşke o şablonla itiraz etmeyip de meselenin içine girseler, anlamaya çalışsalar ve farklı görüşler öne sürseler, onların da hem kendileri bakımından hem de bu süreç bakımından faydalı iş yapmış olacaklarını düşünüyorum. Ama onları da hoş görüyorum. O da bir çeşitlilik oluyor ve güzel bir şey."

İskenderun'daki toplantı

Karatepe, İskenderun'daki toplantının biraz gergin başladığını, ancak çıkarken de sempatik, cana yakın ve dostça alkışlandıklarını anlattı.

Yaptıkları çalışmanın süreç için yararlı olacağını düşündüklerini aktaran Karatepe, "Bütün vatandaşlarımızın konuşması için rahat bir ortam oluşturduktan sonra onların ne düşündüklerini, tereddütlerini not etmelerini sağlıyoruz ve bunları inşallah rapor halinde hükümetimize vereceğiz. Onlar da değerlendirip ona göre hareketlerine bir yön verecektir" dedi.