Kadınsız devrim olmaz

Fransa’da “Sarı Yelekli Kadınlar” adıyla seferberlik başlatıldı. Oluşum “Protestolardaki şiddet sorununun özünü unutturdu... Toplumda kadın olarak var olmak daha zor” diyerek barışçıl eylem vurgusu yapıyor.

Ceren Çıplak Drillat

 

Akaryakıttaki fiyat artışını protesto etmekle başlayıp Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un istifası talebine evrilen ve tüm dünyada yankı bulan çatışmalı Sarı Yelekliler eylemlerinde yeni bir oluşum ortaya çıktı. “Sekizinci perde”nin hemen ardından yüzlerce Sarı Yelekli kadın, geçen pazar günü, Fransa’nın birçok şehrinde aynı zamanda meydanlara çıktı. “Sarı Yelekli Kadınlar” başlığı altında sosyal medyada örgütlenen kadınlar Paris’te Bastille Meydanı’nda toplandı. Sarı balonlar eşliğinde Fransa’nın ulusal marşını söyledi. Ardından Cumhuriyet Meydanı’na yürüdü.

17 Kasım’da başlayan Sarı Yelekliler hareketinin özellikle yol eylemlerinde aktif yer alan kadınların başlattığı oluşum, “Kadınlar müdahale etmediği sürece gerçek bir devrim olmaz!” diyerek tüm kadınları harekete geçmeye çağırdı. Eylemin, feminist mücadelenin bir parçası olmadığını söyleyen Sarı Yelekli Kadınlar, amaçlarının harekete, barışçıl yeni bir imaj vermek olduğunu belirtiyor. Oluşumu “erkeklerle dayanışma içinde, kadınsı bir mücadele” şeklinde tanımlıyor.

“Bu ilk adım, çünkü sessiz kalmak istemiyoruz, değiştirmek istiyoruz, çünkü biz de Fransısız” diyen “Sarı Yelekli Kadınlar” eylem gerekçelerini şöyle açıklıyor:

“Hükümet politikalarına kızgın olduğumuzu ve çocuklarımızın geleceği için korktuğumuzu göstermek istiyoruz! Bugün devlet tarafından küçümsenmiş, unutulmuş hisseden kadınlar, Sarı Yelekliler ile aynı iddiaları sürdürüyor, çünkü 17 Kasım’dan beri varız, ama daha güçlü duyulmak istiyoruz. Güç ve cesaret toplayalım! Kadınların Fransız Devrimi’ndeki yerini hatırlayalım! Kadınların, küçük emekli aylıklarıyla yaşamaktan ve artık ihtiyaçlarını karşılayamamaktan bıktığını göstermek istiyoruz.”

‘Güvensiz çalıştırılıyoruz’

“Macron mahvoldun, kadınlar sokakta” diyen Sarı Yelekli Kadınlar’dan biri “Etrafımdaki birçok kadın şiddet nedeniyle gösterilere katılmaktan korkuyordu. Bu oluşum ise yüzde yüz kadın ve bu çok güven verici” diyor. Bir diğeri de “Medyaya yansıyan tüm şiddet eylemleri sorunun özünü unutturdu.

Toplumda kadın olarak var olmak daha zor. Erkeklerden daha barışçıl eylem yapmak istiyoruz. Eylemlerdeki yerimiz aslında daha derin çünkü kadın olarak güvencesiz çalışmalardan daha çok etkileniyoruz” ifadelerini kullanıyor.

Kasım ayından bugüne kadar çatışmalı süren eylemlerde en son geçen cumartesi günü, “boksör” bir eylemcinin dövdüğü polisin görüntüleri basına yansımış, tartışmalar alevlenmişti. Boksörün dün gözaltına alındığı duyuruldu.