Kadın cinayeti davasında karar sonrası adliye önü karıştı: 3 yaralı

Bakırköy 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada tutuklu sanık Abdulhakim Taşdelen ve 5 tutuksuz sanık hazır bulundu.   

BAKANLIĞIN AVUKATI: BU TİP BİR İNTİHAR VAKASINA RASTLAMADIM SANIK CEZALANDIRILSIN

Duruşmada söz alan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın avukatı Sultan Koçyiğit "Toplanan deliller karşısında  eylem cinayet suçunu oluşturmaktadır. İntihar olmadığını düşünüyorum. Bu olaydan sonra araştırma yaptım. Bu tip bir intihar vakasına rastlamadım. Eşe karşı cinayet suçundan sanığın cezalandırılmasını ve tahrik ve başkaca lehe uygulamaların yapılmamasını talep ediyorum" dedi.

SAVCI: OLAYIN CİNAYET OLDUĞU ANLAŞILMIŞTIR

Cumhuriyet Savcısı Bülent Kalemci, duruşmada esas hakkındaki mütalaasını açıkladı. Mütalaada, "Ölen Netice Taşdelen'de meydana gelen yaraların niteliği, sağ bileğinde meydana gelen tendon kesisi sonucu o elin çalışmayacağının bilinmesi, banyoda yoğun kan izlerine rağmen mutfağa giden holde kan izinin olmaması, mutfakta kanlı battaniyenin olması, ölenin incelenen fotoğraflarında ve evde o kadar yoğun kan izine rağmen ayakları altında kan izinin görülmemesi olayın cinayet olduğu anlaşılmıştır" denildi. 

"DEFALARCA BIÇAKLADI, BALKONDAN AŞAĞI ATTI"

"Sanıkların beyanları arasında giderilemeyen çelişki, savcının olay yerinde yaptığı tespitlerde temizlik yapıldığına dair deterjan kokusunun gelmesi, ölenin balkondan düştüğü yer ile zeminin paralel olması karşısında olayın intihar olmayıp cinayet olduğu kanaatine varılmıştır" denilen mütalaada şu ifadelere yer verildi: "Okuma yazması olmadığı iddia edilen maktulenin bıraktığı iddia edilen intihar notundaki yazının kendi el ürünü olduğu tespit edilememiştir. Olayın olduğu apartman dairesinde Netice Taşdelen ve eşinin olduğu, kapının arkadan kilitli olduğu, dairenin yedek anahtarının kimseden olmadığının belirtildiği, bu haliyle cinayette sanık Abdulhakim dışında kimsenin katıldığına dair bir delilin olmadığı, maktulenin balkondan atılması ve evde temizlik yapıldığı iddiasına ilişkin olarak sanık Abdulhakim'den bir başkasının katıldığına veya katılmış ise bunların diğer sanıklar olduğunda dair her türlü şüpheden uzak cezalandırılmalarına yeterli ve inandırıcı delil elde edilememiştir. Sanık Abdulhakim Taşdelen'in eşi maktuleyi önce bıçakla defalarca yaraladığı, banyodan battaniyeye koyarak mutfağa getirdiği, oradan da canlıyken balkondan aşağı attığı ve atılı suçu işlediği anlaşıldığından 'Eşi kasten öldürme' suçundan cezalandırılması talep ve mütalaa olunur."

SANIK EŞİNİN İNTİHAR ETTİĞİNİ SAVUNDU

Sanık Abdulhakim Taşdelen ise eşinin intihar ettiğini, eşiyle arasında hiçbir sıkıntı olmadığını savunarak, beraatini istedi. Diğer söz alan sanıklar da beraatlerini talep etti. 
 
"İYİ HAL İNDİRİMİ UYGULANMADI"

Sanık Abdulhakim Taşdelen'in "Eşi kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çaptıran mahkeme heyeti,  sanık Taşdelen'e verilen cezada "iyi hal" indirimi de uygulanmadı. Öte yandan, 5 tutuksuz kardeş sanık ise, "Kasten öldürmek suçuna katılmak" ve "Suç delillerini yok etmek" suçları sabit olmadığından ayrı ayrı beraatlerine karar verildi. 

3 KİŞİ BIÇAKLANDI

Kararın ardından Bakırköy Adalet Sarayı önünde kimliği belirsiz kişilerce 2 tutuksuz sanık ile bir yakınları bıçaklandı. Ambulansa konulan yaralılar hastaneye götürüldü. Olaya karışan kişi ya da kişilerin ise olay yerinden uzaklaştığı öğrenildi. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu ise yaşanan olay nedeniyle açıklama yapmadan adliye önünden ayrıldı. 

İDDİANAME

İddianameye göre olay şöyle oldu: Esenyurt'ta 2 Aralık 2016'da saat 02.30 sıralarında bir 'kadının intihar ettiği' ihbarı üzerine polis olay yerine gitti.  Netice Taşdelen'in cesedi oturduğu apartmanın arka tarafında bulundu. İddiaya göre, Netice Taşdelen, beşinci kattaki evin balkonundan düşmüştü. Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'nca soruşturma sonunda hazırlanan iddianamede, Netice'nin şüpheli eşi Abdulhakim Taşdelen tarafından banyoda bıçaklandığı ve diğer şüphelilerle birlikte yaralı halde battaniye ile mutfak balkonuna taşınıp aşağı atıldığı, polisler gelene kadar delillerin yok edildiği öne sürüldü. Tutuklanan Abdulhakim Taşdelen "Eşi kasten öldürmek" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istenen iddianamede, diğer 5 erkek kardeşi hakkında ise "Suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirmek" suçundan 5'er yıla, "Kasten öldürme suçuna katılmak" suçundan da ayrı ayrı müebbet hapis cezası isteniyordu.