Joe Biden: Cinsel taciz iddiaları ABD'de başkanlık yarışını etkileyebilir mi?

Amerika Birleşik Devletleri'nde 3 Kasım'da yapılacak başkanlık seçimlerinde Donald Trump'ın rakibi olmasına kesin gözüyle bakılan Joe Biden'ı 27 yıl önce kendisine cinsel tacizde bulunmakla suçlayan Tara Reade, eski başkan yardımcısının seçim yarışından çekilmesini istedi.

Tara Reade verdiği bir mülakatta Biden'a hitaben "Amerika Birleşik Devletleri başkanlığına karakteriniz nedeniyle aday olmamalısınız. Lütfen öne çıkın ve hesap verin" dedi.

Demokrat Parti'nin başkan adayı olacak eski Başkan Yardımcısı Biden ise Reade'in suçlamalarını reddediyor.

UYARI: Haberin ayrıntıları bazı okuyucularımızı rahatsız edebilir.

Tara Reade,Joe Biden'ı neyle suçluyor?

1992-1993 yılları arasında Delaware Aenatörü olduğu dönemde Joe Biden'ın ofisinde idari sekreter olarak çalışan Tara Reade, Biden'la ilgili suçlamalarını geçtiğimiz hafta dile getirdi.

Son olarak Amerikan medyasında ünlü bir ekran yüzü olan eski Fox ve NBC sunucularından, serbest gazeteci Megyn Kelly'ye konuşan Reade, iddialarını iyice detaylandırdı.

Reade, 1993 yılında spor çantasını vermek için yanına gittiği Biden'ın kendisini duvara yaslayarak elini eteğinin altına götürdüğünü ve vajinasına parmağını soktuğunu, ensesinden öperek "açık saçık sözlerle" onunla cinsel ilişki kurmak istediğini söylediğini ileri sürdü:

"Bir eli gömleğimin altındayken diğer elini -o gün etek giymiştim- eteğimin altına götürdü ve giderek yukarı çıkarmaya başladı. Parmak ucuma yükseldiğimi hatırlıyorum. Eli eteğimin altındayken aynı zamanda benimle konuşuyor, üzerine eğiliyordu. Şöyle başımı ondan uzağa doğru çektim."

Reade, Biden'ın bunun üzerine ona bakıp "Hey, ne oluyor? Beni beğendiğini duymuştum" dediğini ve sonra parmağını ona doğrultarak "Benim için hiç bir şeysin sen, hiç bir şey" dediğini de ekledi.

Reade başka neler söyledi?

Tara Reade gazeteci Megyn Kelly'nin, "Biden'ın başkanlık adaylığından çekilmesi gerektiğini düşünüyor musunuz?" sorusu üzerine "Keşke çekilse, ama çekilmez. Çekilmesini isterim. Duygusal olarak böyle hissediyorum" dedi.

Reade ayrıca iddialarıyla ilgili olarak Biden da aynısını yapmayı kabul ederse yalan makinası üzerinden test yaptırmayı önerdi.

İddialarını gündeme getirdikten sonra Biden yandaşlarının kendisini hiçbir kanıt göstermeden "Rus ajanı olmakla" suçladıklarını söyleyen Reade ölüm tehditleri aldığını da ekledi.

Reade, "Bütün sosyal medya hesaplarım hacklendi, kişisel bilgilerin ortalara yayıldı" dedi.

Biden'ın iddialara yanıtı ne oldu?

Demokrat başkan adayı Biden'ın kampanya yöneticisi Kate Bedingfield, Tara Reade'ın iddiaları medyada yer aldıktan sonra bir yazılı açıklama yaptı.

Bedingfield çok dikkatle kaleme alındığı görülen açıklamasında, Reade'ın anlatısının tutarsızlıklar içerdiğini kaydetti ama taciz konusunda "kadınların beyanlarının ciddiyetle incelenmesi "gerektiğine de vurgu yaptı.

"Kadınlar suçlanmak ve zarar görmekten korkmadan açıkça yaşadıklarını anlatabilmelidir ve bunu sağlamak hepimizin görevi olmalı" diyen Bedingfield buna karşın doğrulara da her zaman sahip çıkılması gerektiğini söyledi ve ekledi:

"Aynı zamanda gerçeklerden hiç bir zaman vazgeçmemek gerekir. Gerçek şu ki bu iddialar uydurmadır ve onları desteklemek için sunulan malzemeye dikkatle baktığınız zaman uydurma oldukları sürekli bir şekilde ortaya çıkmaktadır."

Joe Biden da konuyla ilgili olarak ilk kez geçen hafta çıktığı bir televizyon programında sessizliğini bozdu ve iddiaların "sahte ve yalan" olduğunu söyledi.

İddiaların kanıtı var mı?

California'da yayımlanan San Luis Obispo Tribune adlı gazetede yer verilen bir habere göre, 1996 yılında boşanma davası sırasında mahkemeye sunulan bir belgede eski eşi, Tara Reade ile ilgili olarak "Senatör Joe Biden'ın ofisinde yaşadığı cinsel tacizle ilgili bir meseleden" söz ediyor.

Reade'in eski eşi Theodore Dronen bu belgede eşine atıfla,"Bu olay onun üzerinde çok büyük travma yarattı ve bugün bile bu konuda çok duyarlı ve etkilerini hala yaşıyor" diyor.

Gazetenin ele geçirdiği bu dosya Reade'in iddialarına destek olarak sunulan tek belge gibi görünüyor.

Reade'in erkek kardeşi, eski bir komşu ve eski bir çalışam arkadaşı da iddia edilen saldırıyı zamanında ondan dinlediklerini söylüyorlar. Annesinin de 1993 yılında bu iddialarla ilgili olarak CNN televizyonunu aradığı söyleniyor.

New Yorklu önde gelen avukat olan Douglas Wigdor bir açıklama ile Reade'i kendisinin temsil ettiğini açıkladı.

Wigdor daha önce cinsel taciz ve saldırıdan mahkum olan Hollywood yapımcısı Harvey Weinstein aleyhinde dava açan bazı kadınları temsil etmişti.

İddialar Biden'ın seçim kampanyasını etkiler mi?

Bazı Cumhuriyetçi politikacılar Reade'in suçlamalarını, Demokratları, "suçlanan Cumhuriyetçiler olduğunda kadın savunucusu kesilen iki yüzlüler" olarak yansıtma fırsatı olarak görüyor.

Bir zamanlar kadınların cinsel organlarını ellemekle övünen Başkan Trump da daha önce tümünü reddettiği bir dizi cinsel taciz ve cinsiyetçilik suçlamasıyla karşılaşmış ancak bu iddialar onun siyasi kariyerini etkilemedi.

Fakat Demokratlar #MeToo hareketi (SenDeAnlat) olarak bilinen cinsel taciz ve saldırıları ifşa kampanyasına parti olarak büyük destek verdiler ve kadınların yaşadıklarının dinlenmesini savundular.

Kadınlar Demokrat Parti'nin seçmen tabanının çekirdiğini oluşturuyor ve geleneksel olarak Cumhuriyetçilerden çok Demokratlara oy veriyorlar.

Liberal kadın yazar Linda Hirshman, New York Times gazetesindeki yazısında, Tara Reade'e inandığını ama Trump'ı çok daha kötü bulduğu için yine de Biden'a oy vereceğini açıkladı. ABD'de Hirshman gibi düşünen çok sayıda Demokrat Partili kadın var.

3 Kasım'da, #MeToo kampanyası sonrasındaki ilk başkanlık seçimi yapılacak.

Biden bu seçimi, "Amerika'nın ruhu için verilecek meydan savaşı" diye niteliyor.