Japonya seçimlerinde sürpriz çıkabilir
Japonya'da, pazar günü yapılacak genel seçimlerde neredeyse 54 yıldır iktidar koltuğunu kimseye kaptırmayan Liberal Demokrat Parti'nin hezimete uğrayacağı, muhalefet partisinin de meclisin üçte iki çoğunluğunu ele geçireceği belirtiliyor.
cumhuriyet.com.trJaponya'nın önde gelen büyük gazetelerinden Asahi'de yayımlanan kamuoyu yoklamasına göre, muhalefetteki Japon Demokrat Partisi'nin (JDP) 480 sandalyeli meclisin alt kanadında büyük olasılıkla 320, iktidardaki LPD'nin ise 100 kadar sandalye elde edeceği öne sürüldü.
Seçime gidilmesi için Temmuz'da feshedilen mecliste Yukio Hatoyama liderliğindeki JDP'nin 112, Başbakan Taro Aso liderliğindeki iktidarda bulunan LPD'nin 300 sandalyesi bulunuyordu.
Asahi, kamuoyu yoklamasının 22-25 Ağustos arasında 190 bin 338 seçmenle görüşülerek yapıldığını kaydetti. Diğer kamuoyu yoklamalarında da bu seçimlerde muhalefet partisinin 300'den fazla sandalye elde edeceği ortaya çıktı.
Yarım asırlık iktidarın sonu mu
Japonya'da pazar günü yapılacak genel seçimlerde kamuoyu yoklamalarının öngördüğü gibi muhalefet partisinin kazanması halinde, Liberal Demokratların neredeyse kesintisiz 54 yıllık iktidarına son verilerek tarihi bir adım atılmış olunacak.
Liberal Demokratlar, 1993-1994 yılları arasında 10 aylık bir kesinti dışında, 1955'den bu yana iktidara yerleşerek ülkeyi yönetti.
Muhalefetteki JDP, 2007 yılında meclisin üst kanadında çoğunluğu elde etmiş, ancak hiçbir zaman alt kanadı ya da bakanlar kurulunu kontrolüne alamamıştı.
Başbakan Aso'nun partisi, artan işsizlik, yüksek vergilerin desteklenmesi ve ekonomik sorunların yanı sıra liderlik tartışmaları nedeniyle de kamuoyunun desteğini kaybetti.
LDP'den ayrılanların kurduğu JDP, önemli temel konularda iktidar partisinden farklı düşünmüyor. Ancak JDP'nin seçimi kazanıp kampanyasında verdiği sözleri tutması halinde, Japonya'nın Washington ile ilişkilerinin gözden geçirilmesi dahil bazı değişikliklere gidilmesi bekleniyor.
JDP, LPD'yi, ABD'nin her istediğine evet demekle suçluyor. Hatoyama, bir açıklamasında, ABD-Japon ittifakının Japon diplomatik politikasının temel taşı olmayı sürdüreceğini, ancak Asyalı bir ülke olarak kendi kimliklerini unutmamaları gerektiğini söylemişti.