İztuzu için 38 bin 410 imza yollandı

İztuzu Kumsalını Kurtarma Platformu (İKUP), Dönem Sözcüsü ve Avukatı Berna Babaoğlu Ulutaş, aralarında ilçede yerleşik olarak yaşayan yabancıların da bulunduğu 50 kişi ile Ortaca Postanesi'ne gelip, 2 bin 500 sayfadan oluşan toplam 38 bin 410 imzalı dilekçeyi ilgili makamlara gönderdi. Daha sonra bir açıklama yapan İKUP Dönem Sözcüsü Berna Babaoğlu Ulutaş, şunları söyledi: "14 Haziran 2014 günü başlayan imza kampanyamıza 38 bin 410 kişi destek verdi. Toplanan imzalı dilekçelerimizi Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'na, Muğla Valiliği'ne ve Türkiye Çevre Koruma Vakfı'na gönderiyoruz. Halen toplum adına kamu görevi görmekle görevli olanlardan sorularımıza bir cevap verilmemiştir. 09/07/2014 günü basın duyurusu yapıp alt alta cümleleri sıralayan Türkiye Çevre Koruma Vakfı, Dalyan İztuzu Günübirlik Alan ve Tesisleri için, Dalyan Dalyan Ağzı Günü Birlik Alan ve Tesisleri, Delik Ada Yüzer İskele ve Dalyan İskeleleri için ihalenin ne zaman yapıldığını, ne şekilde duyurulduğunu açıklamamaktadır. Açıklamaları içinde dikkat çeken ihalenin 3 yıl için yapılmış olduğu bilgisidir. Bu durumda Dalçev A.Ş., 8 yıllığına Dalyan Ağzı Plajı'nı nasıl kiralamıştır? Hangi taraf yalan söylüyor, kim bilgileri çarpıtıyor? TÜÇEV (Türkiye Çevre Koruma Vakfı) mi Dalçev mi? MUÇEV (Muğla Çevre Koruma Vakfı) Turizm Ltd.Şti.nin ve Dalçev A.Ş.nin faaliyet alanlarını tescil eden ticaret odası mı? Bölgemizin sahip olduğu hassas ekosistem ve biyolojik çeşitlilik zenginliği de göz önünde bulundurduklarından dem vuran TÜÇEV, 10 Haziran'da kurulan doğa alanlarını koruma konusunda hiçbir deneyimi olmayan müteahhitlerce kurulmuş bir ticaret şirketine, iki gün sonra plajı kiralamıştır. Oysa, diğer yanda 1998'den beri İztuzu Plajı'nı, 2006'dan beri Dalyan Ağzı Plajı'nı işleten, plajları, plajların sahip olduğu doğal ve kültürel değerleri yıllardır koruyan yöre halkının temsilcisi belediye varken."

Ulutaş, bugün İztuzu'nun her iki yakasında kaplumbağa yuva sayısı artış göstermesi, ormanlık alanda azalma olmaması, arkeolojik alana zarar verilmemiş olmasına rağmen Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın bu uygulamasıyla işletme süresi boyunca doğa korumaya aykırı bir uygulaması olmayan belediye ve yöre halkı sürecin dışında bıraktığını da söyledi. Ulutaş, bakanlığın, İztuzu Plajı'nın Özel Çevre Koruma Alanı, arkeolojik SİT alanı, ormank alanı durumunun bugünkü halinden daha iyiye götürülmek yerine kötüleştirilmesine neden olacağıın savundukları uygulamasına karşı olduklarını da vurguladı.

Hem Çevre ve Şehircilik Bakanlığı hem de Muğla Valiliği halkın taleplerini ve endişelerini sümen altı ederek hata yaptığını ifade eden Ulutaş, yanlıştan dönülmesi için çağrıda bulunduklarını da kaydetti.