'İzmirliler efe olmaya devam etsin, hizmet bize yeter'

Eski Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, tek suçlarının millete hizmet etmek olduğunu belirterek, ''Bu bizim için en büyük şereftir.'' dedi.

cumhuriyet.com.tr

Ege Bölgesi Erzurum Dernekler Birliği Federasyonunun kahvaltılı toplantısına katılan Yıldırım, birlik ve dayanışmanın önemine işaret etti.

Yıldırım, şunları kaydetti:

''Bizim işimiz milletin yolunu yapmak, suyu olmayan köylere, beldelere su getirmek, hızlı tren özlemini gidermek, havacılığı, havayolunu halkın yolu yapmak, denizcilikte tekrar şahlanmak, sağlık hizmetleriyle insanımızın sağlına kavuşmasını temin etmek, barajlar yapmak, memleketi imar etmek. Aslında bütün bunlar yapıldı, yapılıyor, yapılacak. Ama bunlardan daha önemli bir şey var, önemli olan milletin gönlünü yapmak. Biz 8.5 yılda bunların yanı sıra 74 milyon vatandaşımızın gönlüne yol yapmak için çalıştık. Önemli olan milletin birliğidir, beraberliğidir, geleceğidir.''

Hükümetin, sağlık ve ulaşım alanlarında yaptığı çalışmalardan da bahseden Yıldırım, ''Ulaşım ve sağlık alanında, 8 yılda 80 yıla bedel dönüşüm gerçekleştirdik'' dedi.
Yıldırım, AKP öncesinde Türkiye'nin üçüncü büyük şehri İzmir'in Anadolu'ya kapalı olduğunu, İstanbul'a, Ankara'ya bölünmüş yolu bulunmadığını anlatarak, ''Sadece Çeşme'ye ve Aydın'a yolu vardı, şehir içinde çevre yolu yoktu. Hava meydanı, köy meydanından farksızdı. Bütün bu hizmetler 8 yıl içinde, bu önemli şehre kazandırıldı. Bugün bize '9 yıldır neredeydiniz?' diyenlere soruyorum; siz 14 yıldır neredeydiniz, yaptığınız bir tane iş var mı, yaptığınız bir hizmet varsa söyleyin. Yine İzmirli hizmet aldıysa bizim hizmetlerimizle İzmir bugün idare ediliyor'' diye konuştu.

Türkiye'de 8 yıldan beri millete hizmetten başka hiçbir iş yapmadıklarını söyleyen Yıldırım, ''Başka hiçbir günahımız yok. Tek suçumuz millete hizmet etmek. Bu da bizim için en büyük şereftir. Bu millete hizmet eden, bu milletin efendisidir'' şeklinde konuştu.
 

''Seçim kampanyası İzmir'de değişik geçiyor''

Yıldırım, seçim kampanyasının İzmir'de ''değişik'' geçtiğini aktararak, bu seçim kampanyasında ülke değerleri üzerinden siyaset yapılmasına müsaade etmediklerini kaydetti. İzmir'de hizmet siyasetiyle kampanya yürüttüklerini anlatan Yıldırım, hep hizmetten, projeden bahsettiklerini, rakiplerinin de mecbur kalarak proje telaffuz etmeye başladıklarını söyledi. Yıldırım, son 8.5 yıldır yaptıklarının, bundan sonra yapacaklarının ölçüsü olduğunu ifade ederek, gelecek 12 yıl içinde İzmir'e 50 milyarlık yatırım yapılacağını dile getirdi.

Yıldırım, şu görüşleri aktardı:

''Muhalefet partisi, 'İzmir çağdaş şehirdir, yaşam şekline kimse müdahale edemez. Cumhuriyet'in değerlerinin korunduğu şehirdir, bekçisidir' gibi bizim milli değerlerimizi çok kullandı. Bunu hep seçim malzemesi olarak gördüler. Ama bu sefer onu yapmalarına izin vermedik. Milleti, seçmeni istismar etmelerine izin vermedik. Çünkü biz İzmir'e projelerle, hizmetlerle geldik. Mecbur kaldılar, yarım yamalak bir şeyler söylemek zorunda kaldılar. Söyledikleri de bizimkilerin türevi.''
 

''İzmirliler efe olmaya devam etsin hizmet bize yeter'

Yıldırım, İzmir'de nereye gitse insanların yüzde 90'ının yerel yönetimlerden şikayetçi olduğunu, bunun insana değer verilmemesinden kaynaklandığını söyleyerek, şöyle devam etti:

''(İnsanı yücelt ki devlet yücelsin) lafı Şeyh Edebali tarafından boşuna söylenmemiş. O laf Osmanlı'yı 630 sene cihan devleti yapmıştır. İşte onun arkasındaki sır bu laftır. İnsan olmayan, insana değer vermeyen hiçbir hizmetin, işin, kıymeti harbiyesi yoktur. Onun için İzmir'de birlikte başaracağız. Biz sizin, Dadaşların hizmetkarı olacağız, İzmir'in hizmetkarı olacağız. İzmirliler Efe olmaya devam etsin, hizmet bize yeter.''

Türk insanın takdirde cimri, tenkitte cömert olduğu görüşünü dile getiren Yıldırım, ''İçinizden takdir edersiniz de ara sıra dışa vurursanız çok daha iyi olur diye düşünüyorum'' diyerek, bunun kendilerine müthiş bir enerji vereceğini söyledi. Binali Yıldırım, hiç kimsenin kendilerinden mucize beklememesini de isteyerek, ''Bizim hiçbir zaman erişilemez, insanların hayalini istismar eden sözümüz olmadı. Ne yaparsak, neyi başarırsak birlikte başaracağız. Yapamayacağımız, altından kalkamayacağımız işin sözünü vermiyoruz'' diyerek, rakip partilerin oy almak için her şeyin sözünün verdiklerini iddia etti.

Bu konuda ''endazenin kaçtığını'' ifade eden Yıldırım, durumu rahmetli babasının bir sözüyle özetledi:

''Bizim küçük birader vardı, hayal gücü çok fazla, kuvvetli. Babama, hastalık zamanında sürekli anlatıyordu, 'Baba şunu alacağız, villa yaptıracağım, sen oraya geçeceksin, gemiler alacağım, dünyayı turlayacaksın.' Babam dinledi dinledi, ondan sonra dedi ki, 'Kaval elin, yel Allah'ın, üfle babam üfle'. Rakip partiler de kaval elin, yel Allah'ın, üflüyorlar. Bakalım ne kadar üfleyecekler.''

Yıldırım, rakip partilere ayağı yere basan, uçmayan projeler sunmalarını önererek, vatandaşın bir eline ay, bir eline güneşin verilmesini istemediğini söyledi. Konuşmaların ardından, Binali Yıldırım'a Federasyon Genel Başkanı Muzaffer Okumuş tarafından plaket verildi.