İşte 1 milyon 250 bin liralık tazminatın gerekçesi

Münevver Karabulut cinayetinde Garipoğlu Ailesi'nin ödemesine hükmedilen 1 milyon 250 bin liralık tazminatın gerekçesi belli oldu. Mahkeme, Garipoğlu'nun bilgisayarına genç kızı 'Zeytinburnu sürtüğü' olarak kaydetmesini örnek göstererek, "Kimse şiddeti öğrenmiş olarak doğmaz. Aile, erken uyarı işaretlerini dikkate almamış" diyerek anne ve babayı suçladı.

cumhuriyet.com.tr

Cem Garipoğlu'nun başını testereyle keserek öldürdüğü 18 yaşındaki Münevver Karabulut'un ailesinin açtığı tazminat davasında Garipoğlu Ailesi'nin ödemesine karar verilen 1 milyon 250 bin liralık rekor tazminatın gerekçesi belli oldu. Habertürk'ün haberine göre mahkeme 12 sayfalık gerekçeli kararda anne Tülay Makbule ile baba Mehmet Nida Garipoğlu'nu 'aile görevlerini yerine getirmemekle' suçladı.

 

'Hiçbir birey şiddeti öğrenmiş olarak doğmaz'

Gerekçeli kararda anne Tülay Garipoğlu'nun "17 yaşındaki bir çocuğun, yaşının verdiği cahillikle bir suç işlediği" beyanına karşılık şöyle denildi: "Cem Garipoğlu'nun Münevver Karabulut'un cep telefonunda başka bir erkek arkadaşının mesajlarını görmesi ile bir anda kişiliği değişime uğrayarak bilinçli bir soğukkanlıkla böylesine hunharca bir cinayet işleyecek hale geldiğini söylemek zorlama bir iddia olacaktır. Hiçbir birey şiddeti öğrenmiş olarak doğmaz, çocuğun şekillenmesinde öncelikli aile ortamı ve çevresel faktörlerdir."

 

'Kişiliğindeki dönüşümü görememişler'

Gerekçeli kararda şu ifadelere yer verildi: "Cem Garipoğlu'nun bilgisayarında Münevver Karabulut'a ait bilgileri 'Zeytinburnu sürtüğü' olarak kayıt etmesi gibi şiddetin erken uyarı işaretlerini dikkate almadıkları, çocuklarının kişiliğindeki değişim ve dönüşümü iyi takip edip yapıcı yönlendirme ve gözetim görevlerini yerine getirerek tolere edebilecekken bu görevlerini ihmal ettikleri anlaşılmıştır."

 

'Çocukları bu aşamaya nasıl geldi bilmiyorlar'

"Cem Garipoğlu'nun anne ve babasının iyi yetiştirdiklerini düşündükleri çocuklarının bu aşamaya neden ve nasıl geldiği konusunda bir özeleştiri veya sorgulama yapmadan, cinayeti, önlem alamayacakları, akıllarının ucundan dahi geçirmedikleri, 17 yaşındaki bir çocuğun cahilliği olarak tanımlamaları da bunun bir göstergesidir."

Gerekçeli kararda yer alan ve hakimin atıfta bulunduğu anne Tülay Makbule Garipoğlu'nun ifadesi şöyle: "Çocuklarıma düşkün bir anneyim. Dört çocuk annesiyim ve 25 yıllık evliliğimden edindiğim birikimim de 4 çocuğumun da hakkı var. Bu olayda hiç hak etmedikleri halde diğer üç çocuğum fazlasıyla mağdur oldu. Tabi ki her suçun bir cezası var ancak 17 yaşındaki bir çocuğun yaşının verdiği cahillikle işlediği bir suçun adaletin yazdığı ölçüde olması gerekiyor."