İstanbul Emniyeti’nde deprem sürüyor
Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın görevinden alınarak merkeze vali olarak atandı.
cumhuriyet.com.trAKP’li bakanların da adının karıştığı ve “Büyük Rüşvet” adı verilen operasyon sonrasında toplam 11 şube müdürü ve yardımcısının görevden alınmasının ardından dün de İstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın görevinden alındı. Merkeze vali olarak atanan Çapkın, “Biz devlet memuruyuz. Gelmemiz nasıl doğalsa gitmemiz de öyle doğal” dedi. Çapkın’ın yerine ise Aksaray Valisi Selami Altınok atandı. Normal şartlarda Emniyet müdürlerinin isimlerini İçişleri Bakanlığı ya da valiler açıklarken, Altınok’un atandığını ilk AKP Aksaray Milletvekili Ruhi Açıkgöz’ün açıklaması dikkat çekti.
İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde AKP’li bakanların da adının karıştığı yolsuzluk ve rüşvet operasyonunun yankıları sürerken sabah saatlerinde sıcak gelişme yaşandı. Hüseyin Çapkın’ın görevden alındığı bilgisi hızla Emniyet içerisinde yayılırken, Çapkın da dün saat 13.00 sıralarında makam aracına binerek Emniyet Müdürlüğü’nden ayrıldı. Yaklaşık 1 saat sonra yeniden makamına gelen Hüseyin Çapkın görevden alınmasına ilişkin gazetecilerin sorularını yanıtladı. Morali hayli bozuk olan Çapkın, yaptığı açıklamada, görevden alındığı bilgisinin kendisine de bildirildiğini belirterek“Biz devlet memuruyuz. Gelmemiz nasıl doğalsa gitmemiz de öyle doğal. Nasıl geldiysem öyle gidiyorum. 4.5 senedir devletimize, milletimize sadakatle hizmet etmeye çalıştık. Bugün de normal devlet memurluğu ataması kapsamında merkez valiliğine atamamız oldu. Hayırlısı olsun, merkez valiliğine gidiyorum. Zaten merkez valisiydim, geçici görevle İstanbul’a gelmiştim. Merkez valiliğine geçiyoruz. Bana, devletimize, milletimize hayırlı olsun” dedi. Gazetecilerin operasyona ilişkin sorularını ise yanıtsız bırakan Hüseyin Çapkın daha sonra kişisel eşyalarını toplamak üzere makamına çıktı. Çapkın’ın görevden alınmasının ardından yerine ise Aksaray Valisi Selami Altınok atandı. AKP Aksaray Milletvekili Ruhi Açıkgöz,Altınok’un önce merkez valiliğine ardından da İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü’ne atanacağını söyledi. Normal şartlarda Emniyet müdürlerinin isimlerini İçişleri Bakanlığı ya da valiler açıklarken, AKP’li bir vekilin atamayı açıklaması hem dikkat çekti hem de “yok artık” dedirtti.
İzmir’e de sıçradı
İstanbul’da operasyonun ardından görevden almalar İzmir ve diğer illere de sıçradı. İzmir’de Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Mehmet Erikoğlu, Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Emin Göktaş ve Terörle Mücadele Şube Müdürü Halil İbrahim Güzel görevlerinden alınarak yerlerine yeni isimler atandı. Yalova’da KOM Şube Müdürü Reşat Beceren ile 3 yardımcısı, Antalya’da Asayiş Şubesi’nden sorumlu Emniyet Müdür Yardımcısı Erdal Dengiz, Asayiş Şube Müdürü Nurullah Güler, yardımcıları Muhittin Ergen ve Hüseyin Boz,Konya’da KOM Şube Müdürü Hasan Yavuz, Ercincan’da KOM Şube Müdürü Yüksel Yıldırım görevlerinden alındı. İstanbul merkezli operasyonun ardından toplamda 51 şube müdürü ve müdür yardımcısı görevden alındı.
Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, TBMM Adalet Komisyonu’nda Danıştay Yasa Tasarısı’nın görüşmeleri sırasında yolsuzluk ve rüşvet operasyonunda soruşturmanın gizliliğini ihlal eden savcı, zabıt kâtipleri ve adli kolluk hakkında suç duyurusunda bulundu. CHP’lilerin bakanlarla ilgili iddiaları gündeme getirmesi tartışmalara neden oldu.
TBMM Adalet Komisyonu’nda, dün Danıştay Yasa Tasarısı görüşüldü. Toplantının açılışında Komisyon Başkanı Ahmet İyimaya’nın görüntü alan kameraman ve foto muhabirlerinin ayrılmasını istemesi, ancak görüntü alınmaya devam etmesi üzerine CHP’li Turgut Dibek, “Gazeteci arkadaşlar sayın bakandan operasyonla ilgili açıklama bekliyor” dedi. Dibek’in operasyonla ilgili ciddi iddialar bulunduğunu, 4 bakan hakkında TBMM’ye fezleke gönderildiği yönünde haberler olduğunu belirtmesi üzerine AKP’li milletvekilleri tepki gösterdi. AKP’li Recep Özel, “Toplantıyı sabote ediyorlar” derken, AKP’li Bülent Turan da “Gündem dışı kaçak konuşmayı dinlemeye mecbur muyuz?” dedi. Dibek, 4 bakan ve çocuklarıyla ilgili ciddi iddialar bulunduğunu, ancak 40 emniyet müdürünün görevden alındığını vurgulayarak “İddiaları hiç mi ciddiye almıyorlar? Hırsızlığı, yolsuzluğu yapanların değil de onların peşindekilerin görevden alındığını görüyoruz” diye konuştu.
Eleştiriler üzerine açıklama yapan Başbakan Yardımcısı Bozdağ, AKP hükümetlerinin yüzü ve alnının ak olduğunu belirterek, “Biz büyük bir aileyiz. Bu aile içinde birilerinin eksikliği olduğu zaman bugüne kadar bunu hiç örtmedik, örtülmesine de izin vermedik” dedi. Bir iddia varsa hukukun, hukuka uygun işlemesi gerektiğini belirten Bozdağ, şöyle dedi:
“Eğer anayasa ve kanunlara göre işletmiyorlarsa, anayasa ve kanunlar çerçevesinde yapılması gereken neyse yapmak da hukuk devletinin gereğidir. Geçmişte bazı davalarla ilgili çarşaf çarşaf yayınlar yapıldı ve hakikaten bir kesim bunları eleştirirken bir kesim sessiz kaldı, bir kesim bunları müdafaa etti. Esasında yanlış yapıldığı zaman iktidar olsun muhalefet olsun hangi noktada siyaset yaparsak yapalım, hepimizin yanlışın karşısında sesimizi yükseltmemiz lazım.”
Suç duyurusu
TCY’de soruşturmanın gizliliğini ihlal etmenin suç olduğunun açıkça yazıldığını kaydeden Bozdağ, “Soruşturmadan Emniyet Müdürü’nün, valinin, üstündeki birinci derece amirin haberi yok. Soruşturmanın gizliliği esas iken bazı gazetelerin, internet sitelerinin, televizyon kanallarının her şeyinden haberi varsa, o zaman bizim burada durup ‘Beyler ne yapıyorsunuz, hukuku nasıl böyle kevgire çeviriyorsunuz’ deme hakkımız var” diye konuştu. “Bunları kim sızdırıyor” diye soran Bozdağ, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Soruşturmanın gizliliğini savcı ihlal ediyorsa, hangi savcı ihlal ediyor, zabıt kâtibi yapıyorsa hangisi yapıyor, kolluk yapıyorsa hangisi yapıyor? Bunu araştırıp bulmak, bu insanların haysiyetini, onurunu, şerefini korumakla görevli olanların bu onuru koruma noktasında gerekli hassasiyeti göstermediği durumda tedbir almak, esasında hukuka sahip çıkmaktır, sürece müdahale etmek değildir. Soruşturmanın gizliliğini ihlal eden savcı varsa savcılar, zabıt kâtipleriyse zabıt kâtipleri, adli kolluksa adli kolluk hakkında Adalet Komisyonu huzurunda suç duyurusunda bulunuyorum. Herkes görevini yapmalı. Hukukun dışına çıkıyorsa, bazı gazetelerle, televizyonlarla, internet siteleriyle ortak çalışmalar yapılıyorsa, ortak çalışma yapıldığına ilişkin izlenim uyandırılmışsa bunlar hakkında da hukukun işletilmesi lazım.”
Geçmişte eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, milletvekilleri ve başka insanlarla ilgili hergün şantaj kaset ve tehdit yayınlandığını anımsatan Bozdağ, “O zaman birilerinin haysiyeti, onuru, şerefi, hukuk yoluyla ayaklar altına alınırken, yargı kullanılırken nasıl oluyorsa bunun araştırılması lazım. Dün hukuk tanımayan başkaları vardı, bugün devleti, hukuku tanımayan başkaları var. Öyleyse devleti tanımayana devleti tanıtmak, hukuku tanımayanlara hukuku tanıtmak devletin de hukukun da vazifesidir. Bazı gazeteler her şeyi bilirken, ben Başbakan Yardımcısı olarak bir şey bilmiyorum” diye konuştu.
‘AKP yanlış yapmaz’
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız ise operasyon ile ilgili dikkat çeken bir açıklama yaptı. Ankara Ticaret Odası’nda düzenlenen bir sempozyuma katılan Yıldız, AKP hükümetlerinin doğru yaptıkça güçlenen, güçlendikçe daha çok doğru yapma kapasitesine ulaşan bir iktidar olduğunu ifade ederek, “O yüzden bu konuda da yanlış yapmaz. Herkes müsterih olsun. Biz doğruyu her zaman olduğu gibi tercih ederiz. Bu çok iyi bir turnusol kâğıdıdır. Herhangi bir olay olduğunda Türkiye’nin yararına olacak sonuçlara herkesin hislerini doğru yerde tutması lazım geldiğini söylemek istiyorum” dedi. Irak ile yapılan enerji anlaşmalarında Halk Bankası’nın kilit rol oynadığı belirtilerek, bu konuda sıkıntı yaşanıp yaşanmayacağının sorulması üzerine de Yıldız, İran veya Irak ile enerji konularında yapılan anlaşmalarda yalnızca Halk Bankası’nın münhasır olmadığını, orada adı kamu bankası olarak koyduklarını yineledi.