"İsrail'in kurduğu komisyon bizi tatmin etmez"
Hükümet Sözcüsü Çiçek, İsrail'in Gazze'ye yardım götüren gemilere saldırısına ilişkin, "Tek yanlı olarak İsrail'in kurduğu komisyon bizi tatmin etmez. Komisyonun tarafsız olması lazım ve herkesin BM Genel Sekreterin kurmuş olduğu bu komisyonda ne düşüncesi varsa, ne delili varsa ortaya koyması lazım. Temennimiz bunun kabul edilmesidir" dedi.
cumhuriyet.com.trDevlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, Bakanlar Kurulu toplantısının ardından bir basın toplantısı düzenledi. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun, bazı dış gelişmeler hakkında Bakanlar Kurulu üyelerini bilgilendirdiğini anlatan Çiçek, toplantıda özellikle Gazze'ye yardım götüren konvoy, İran ve Kırgızistan'daki gelişmelerin gündeme geldiğini bildirdi. Çiçek, Gazze'ye yardım götüren gemilere saldırının hala basının gündeminde yer aldığını ifade ederek, "Olay bir Türkiye-İsrail meselesi değildir, İsrail ile uluslararası hukuk arasındaki bir sorundur. Çünkü olayın, terörün cereyan ettiği alan, uluslararası sulardır. Dolayısıyla uluslararası bir hukuki sorun var ve bu sorunun birinci derecede muhatabı İsrail'dir" dedi. Bu konvoyda bulunanların sadece Türk vatandaşları olmadığını, 32 ülkeden insanların yer aldığını hatırlatan Çiçek, "Bu insanlar Gazze'deki insanlık dışı ablukaya dikkati çekmek amacıyla bir sivil inisiyatif başlatmışlardır. Bu bir sivil inisiyatiftir, kimsenin iznine ve onayına tabi değildir. Dolayısıyla bir sivil inisiyatife karşı, insani mülahazalarla yapılan bir çabaya, bir gayrete karşı bunun mukabili silah olmamalıydı, vahşet olmamalıydı, terör olmamalıydı. Dolayısıyla esas sorun da buradadır. Bu gemilerde yaralanan ve hayatını kaybedenlerin çoğunun Türk vatandaşı olması sebebiyle Türkiye Cumhuriyeti olarak bu kanunsuzluğu, bu terör eylemini uluslararası hukuk çerçevesinde dünyanın ve uluslararası kuruluşların gündemine taşıdık" diye konuştu.
Başbakan Erdoğan'ın da bazı ülke devlet başkanlarıyla bu konuyu görüştüğünü söyleyen Çiçek, "Yaralananlar vardır, hayatını kaybedenlerimiz Türk vatandaşıdır ama netice itibarıyla bir devlet terörü ve devlet korsanlığı herkesin üzerinde durması gereken bir konu" ifadesinde bulundu. Çiçek, konunun her yönleriyle araştırılması için bir an evvel tarafsız ve hukuk çerçevesinde bir komisyonun kurulmasını amaçladıklarını ve BM Genel Sekreterinin ortaya koyduğu teklifi kabul ettiklerini vurgulayarak şunları kaydetti:
"Henüz İsrail buna cevap vermedi. Şayet İsrail bu teklifi kabul ederse bu konu bu komisyonda tüm yönleriyle incelenir, herkesin elinde ne bilgi, ne belge varsa neyi nasıl ortaya koyacaklarsa, bu vahşeti nasıl savunacaklarsa bu komisyonda gelir bunu savunur. Şayet İsrail, BM Genel Sekreterinin bu teklifini kabul etmezse o zaman bunu kabul etmemesi durumunda alınacak tedbirleri görüştük bugün. Çünkü hayatını kaybeden insanlar bizim vatandaşlarımızdır. Yaralananların önemli bir kısmı bizim vatandaşlarımızdır.
Tek yanlı olarak İsrail'in kurduğu komisyon bizi tatmin etmez. Komisyonun tarafsız olması lazım ve herkesin genel sekreterin kurmuş olduğu bu komisyonda ne düşüncesi varsa, ne delili varsa ortaya koyması lazım. Temennimiz bunun kabul edilmesidir. Kabul edilmemesi durumunda alınacak tedbirleri görüştük. Bu tedbirlerin neler olduğu gelişmelere bağlı olarak zaten size ifade edilir."
"Türkiye'nin eksen kayması yok"
Toplantıda Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış'ın, AB ile ilişkiler konusunda yapılan çalışmalar hakkında bilgi verdiğini ve fasılların değerlendirildiğini dile getiren Çiçek, gıda güvenliğiyle ilgili yasanın da Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdiğini hatırlattı. Çiçek, rekabet politikası ile ilgili faslın açılabilmesi için, devlet yardımlarının izlenmesi ile ilgili bir kanun tasarısının çıkarılması gerektiğine işaret ederek, bu konunun TBMM gündeminde olduğunu ve parlamentoda gerekli desteği göreceğini düşündüğünün belirtti.
Son günlerde "Türkiye'de eksen kayması var" şeklinde tartışmalar yapıldığını kaydeden Çiçek, "Türkiye'nin eksen kayması yok, Türkiye'nin ekseni yerinde duruyor, Türkiye temel tercihini baştan yapmıştır. Biz AB'ye tam üye olmak istiyoruz. İnsafla düşünüldüğünde de AB'ye üyelik noktasındaki en yoğun çaba ve çalışmayı da AK Parti iktidarı göstermiştir. Biz iktidara geldiğimizde aday ülkeyken bugün müzakere eden ülke haline gelmiştir. Belli sayıda başlıkta da müzakereye başlandı" dedi. Bu konuda daha hızlı bir çalışma yapılamıyorsa bunun Türkiye'den kaynaklanmadığını ifade eden Çiçek, şöyle devam etti:
"Maalesef şu an Avrupa'yı yöneten bir kısım ülkelerin yöneticilerinin Türkiye'ye şaşı bakışından ve açılış kriterleri içerisinde olmadığı halde Türkiye'nin önüne Kıbrıs meselesinin getirilip konmasından kaynaklanıyor. 8 fasıl ondan dolayı kapalı, 5 tanesi Fransa'nın bloke etmesi sebebiyle kapalı ama her gün bir kısım Avrupa ülkeleri, verdikleri taahhütlerin arkasında durmayarak ahdi vefa göstermeyerek, Türkiye'nin AB üyeliğini engelleme noktasında maalesef işi ağırdan alıyorlar."
Çiçek, Türkiye'de bu konuları değerlendirenlerin, Avrupa'nın bu noktadaki ön yargısını göz ardı ettiğini dile getirerek, "Sanki biz AB'yi bir konjonktürel mesele olarak kabul ediyormuşuz ve AB hedefinden vazgeçmişiz, başka arayışlar içerisindeymişiz gibi eksik, yanlış ve doğru bir bilgi ve temele dayanmadan değerlendirmeler yapıyorlar. Hedefimiz AB'dir. Bu hedeften sapma ya da bu hedefi ağırdan alma söz konusu olamaz" dedi.