'İsrail barış istemiyor'

Dışişleri Bakanı Ali Babacan, Ankara'yı ziyaret eden Suriye Dışişleri Bakanı Velid El Muallim ile görüşmesinin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında, El Muallim'le Gazze'deki son durum hakkında ayrıntılı görüş alışverişinde bulunduklarını söyledi.

'Gazze'de derhal ateşkes sağlanmalı'

Basın toplantısında Babacan, İsrail'in Gazze'deki kara harekatının "kabul edilemez" olduğunu vurguladı. Gazze'deki ölenlerin içinde çok sayıda kadın ve çocuğun olduğuna işaret eden Babacan, bölge halkının "infial" içinde olduğunu belirterek, "Bu tablo karşısında bekle-gör yaklaşımı içinde olmamız beklenemez" dedi.

Filistin sorununa kalıcı çözüm bulunmasının Türkiye'nin Orta Doğu politikasının en öncelikli hedefleri arasında bulunduğunu ifade eden Babacan, Gazze'de meydana gelen olayların, "zaten kırılgan nitelik taşıyan" bölgesel istikrarı tümüyle sarsacak sonuçlara yol açabileceğini belirtti.

Babacan, bugün küresel barışın da, küresel krizin de anahtarının Orta Doğu'daki gelişmeler olduğunu kaydederek, "Orta Doğu'da gerginlik ortamı sürerken ve insanlık trajedisi yaşanırken küresel düzeni tesis etmenin ve sükuneti sağlamanın mümkün olmayacağını" söyledi.

 

'Sorunu çözmek bir insanlık borcu'

Gazze'deki halkın çok ciddi sıkıntı içinde olduğunu, bir insanlık trajedisi yaşandığını belirten Babacan, sözlerine şöyle devam etti:
"Bu sorunu çözmek, bizim ve uluslararası toplum için aynı zamanda bir insanlık borcudur. Gazze'de öncelikle derhal ateşkes sağlanmalıdır. Ateşkesin unsurları, tarafların kabul edebileceği bir şekilde derhal belirlenmelidir."

Suriye Dışişleri Bakanı El Muallim'le bölgedeki son durumu karşılıklı değerlendirdiklerini, bunun çok faydalı bir görüşme olduğunu aktaran Babacan şunları kaydetti:
"Bölgedeki ülkeler, uluslararası toplum beraber hareket etmediği sürece, bu sorunların çözümünün zor olacağını düşünüyorum. Herkesin temel önceliği bu insanlık trajedisine derhal son vermektir, derhal silahların susmasıdır. Her şey konuşulabilir, müzakerelerin farklı unsurları olabilir, tarafların farklı beklentileri, farklı öncelikleri olabilir. Ama hiçbir şey, sivillerin, kadınların ve çocukların her gün ölmesine gerekçe teşkil edemez. Hiç kimse buna meşru bir çerçeve çizemez..."

Babacan, bir soru üzerine, Gazze'nin yıllardır "adeta bir açık hapishane" olduğuna dikkati çekerek, giriş-çıkışların kontrol altında olduğunu, gıda, ilaç gibi temel ihtiyaç maddelerinin dahi Gazze'ye ulaştırılmasında sorunlar bulunduğunu belirtti.

'İlgili tüm taraflarla görüşüyoruz'

Babacan, Gazze'deki çatışmaların sona erdirilmesi için ilgili tüm taraflarla en üst seviyede yoğun diplomatik girişimlerinin, ziyaret ve telefon trafiğinin sürdüğünü hatırlatan Babacan, ayrıca BM çerçevesindeki çalışmalarına devam ettiklerini, bölgede barış ve istikrarın tesisi için bu çalışmaları kararlılıkla sürdüreceklerini, bu yoldaki tüm gayretleri de destekleyeceklerini kaydetti.

Babacan, çözüm arayışlarında uluslararası bir gözlemci grubunun faydalı olabileceğini düşündüklerini belirterek, Türkiye'den bu grup içinde yer alması istenirse, Türkiye'nin böyle bir sorumluluktan kaçmayacağını söyledi.
 

'İsrail barış istemiyor'

El Muallim ise toplantıda yaptığı açıklamada, "Suriye olarak, Gazze'deki Filistinli kardeşlerimizle omuz omuza destek halindeyiz" dedi.

İsrail'in silahsız Filistin halkına yaptıklarının uluslararası değerlere göre "kabul edilemez" olduğunu vurgulayan konuk bakan, İsrail'in uluslararası düzeyde bu "çirkin cinayetlerinden" dolayı sorguya çekilmesi gerektiğini kaydetti. El Muallim, İsrail'in bu davranışının Cenevre Anlaşması başta olmak üzere uluslararası hukuk ve anlaşmalarla bağdaşmadığını söyledi. İsrail'in bu saldırılardan sorumlu olması gerektiğini belirten El Muallim, İsrail'in barış istemediğini de ifade etti.

Konuya ilişkin Türkiye ile Suriye'nin gayretlerini birleştirmek istediklerini kaydeden El Muallim, bir an önce ateşkese ulaşılması, geçiş kapılarının açılması ve ortak bir mekanizma bulunmasının hedeflendiğini belirtti.

Konuk Bakan, bir gazetecinin, "Kendi aralarında devlet başkanları düzeyinde bir zirveyi toplayamayan Arap ülkelerinin, bugün New York'ta yaptıkları temaslar çerçevesinde Batıdan iyi bir karar bekleme hakları var mı" şeklindeki sorusuna şu yanıtı verdi:
"Bölgeden edindiğimiz deneyimlere göre ve BMGK'nin oluşumuna göre, ABD'nin buraya olan etkisini hepimiz biliyoruz. BMGK'den fazla beklentimiz yok, ümidimiz yok. Çünkü İsrail ABD'yi kullanmak suretiyle, hedefine doğru yürüyor."