İsimsiz çocuklar
ABD'de göçmen politikaları genellikle acımasız ve katı kurallar çerçevesinde yürüyor.
cumhuriyet.com.trABD’nin Oregon eyaletinin Portland kentinde üç yaşının altında iki kız ve bir erkek çocuk terk edilmiş olarak bulunmuş. Bir adamın evinin arkasındaki boş bir klubeden gelen çocuk sesleri üzerine polisi aramasıyla başlayan ararştırmada henüz bir sonuç yok. Çevrede yaşayan evsiz insanlar esmer tenli çocukların anneleri tarafından gece terk edildiğini söylemişler. Çocukların en küçüğünün 8 ila 15 aylık, diğerlerinin de 2 ve 3 yaşlarında olabileceği tahmin ediliyor. Yerel polis şu anda çocukların kimliklerini çevre halkının da yardımını umarak tespit etmeye çalışıyor. Peki bu çocukların kimlikleri öğrenilmezse ne olacak?
Bu haber bana ABD’nin göçmen politikalarındaki baskıcı tutumunu bir kez daha anımsattı. Büyük olasılıkla kaçak bir göçmen olan çocukların annesi işsiz, evsiz ve beş parasız olarak üç çocukla yaşamaya çalışırken defalarca başvurduğu federal kurumlar tarafından reddedilmiş ve çaresizlik içinde kalmıştır. Belki bulunduğunda sınır dışı edilmesi gerekiyordur. Döneceği ülke her neresiyse Nijerya, Sudan, Meksika, Kolombiya, Hindistan..ona iyi bir yaşam hakkı tanımayacağı gibi belki ölüm tehlikesi peşini bırakmayacaktır. Kadın çaresizlik ve derin bir mutsuzluk içinde çocuklarını bırakmak zorunda olduğunu görür. Ona göre çocukların kim oldukları ve nereden geldikleri bulunmazsa hiç olmazsa onların bu “fırsatlar ülkesinde” tutunma ve yaşama şansları olabilir. Belki bir aile onları alır, bağrına basar. Belki şu cin gibi oğlu bu ülkede büyük adam olur.
Bu öykü bütünüyle farklı da olabilir. Ama ben böyle düşünmek istedim. Bir annenin çaresizlik içinde kalarak çocuklarının yaşamlarını tehlikeye atma pahasına büyük bir risk aldığını sanıyorum. ABD’nin soğuk kurumlarının katılaşmış vicdanına sığınan bu kadının hayalleri gerçek olacak mı yakında göreceğiz. Benim tanıdığım ABD bu çocukların kim olduklarını ne yapar eder bulur ve onları ülkelerindeki bir çocuk esirgeme kurumuna gönderir. Bu arada anneyi de bulup sınır dışı eder.
ABD’ye gelerek daha iyi bir yaşam mücadelesi vermek isteyen, yıllarca deli gibi çalışan ancak eşit haklardan hiçbir zaman faydalanamayan milyonlarca göçmen var. ABD küçük ve pis işlerini bu göçmenlere ve siyahlara yaptırmasına karşın göç politikalarında daha dengeli ve haklara dayalı düzenlemeler getirmekten kaçınıyor. Örneğin kaçak bir işçinin bebeğinin- ABD’de doğsa bile ki ABD’de doğan herkes Amerikalıdır- bu ülkede ailesiyle birlikte oturma hakkı bulunmuyor. Kaçak anne baba sınırdışı ediliyor.
Öte yandan son bir araştırmaya göre ABD’de doğan beyaz bebeklerin oranı siyah ve hispanik bebeklerin oranından daha azmış. Bir süre sonra bu farkın daha da açılacağını tahmin etmek zor değil. Yüzlerce yıl önce Avrupa’dan Amerika’ya gelip yerleşenler yerel halkı acımasızca katletmiş ve onların topraklarını ellerinden almıştı. Bu topraklar üzerinde zenginleşen, semiren ve egemenliğin tadını çıkaranlar bir gün bu zenginliği ve imtiyazları paylaşmak zorunda olduklarını bilmeliler. Bu haklar için isimsiz bir sürü çocuk sırasını bekliyor.
www.twitter.com/elcinpoyrazlar