‘IŞİD’e karşı geç kalındı ’

Eski MİT Müsteşar Yardımcısı Cevat Öneş, Türkiye genelinde IŞİD’e yönelik operasyonu “Geç kalınmış bir önlem” olarak yorumladı.

CANAN COŞKUN

Eski MİT Müsteşar Yardımcısı Cevat Öneş, Türkiye genelinde IŞİD, PKK ve DHKP-C’ye yönelik 16 ilde gerçekleştirilen operasyonlarla ilgili çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. Öneş, IŞİD’in Türkiye’nin koalisyon güçleri içinde yer alması, ABD ile varılan mutabakat anlaşması, İncirlik Üssü’nün askeri amaçla kullanımına imkan verilmesi gibi durumların “Türkiye’de olması kuvvetle muhtemel uyuyan hücrelerini harekete geçirebileceği” uyarısında bulundu. Öneş, IŞİD operasyonlarla ilgili ise “Geç kalınmış bir önlem” yorumunu yaptı.

Öneş, Cumhuriyet’in Türkiye genelinde yapılan IŞİD operasyonları, operasyon kapsamında İstanbul Ömerli’de bayram namazı sırasında tehditvari sözleriyle gündeme gelen IŞİD’le bağlantılı kişilerin gözaltına alınması ve öncesinde IŞİD’in Türkiye’yi tehdit etmesine yönelik sorularını yanıtladı. Öneş, gelinen noktada IŞİD tehdidinin anlaşıldığını, Türkiye resmi makamları ve hükümet tarafından birinci derecede tehdit olarak tespit edildiğine işaret ederek, “IŞİD’e karşı güvenlik tedbirlerinin olması gereken şekilde gerçekleştirilmesi meselesinde gecikme olduğunu görmek” dedi. Uluslararası koalisyona aktif bir şekilde katılmak gibi bir durumla karşı karşıya kalındığını dile getiren Öneş, “Gelinen nokta önceden gözlenebilecek bir noktaydı. O bakımdan geçmişte yapılan hataların değerlendirilerek, özeleştiri yapılarak, hatalar ortaya çıkarılarak yeni hatalar yapılmaması gerekir. Geç kalınmış bir önlem demek kesin” dedi.

‘Hücreler uyanabilir’

‘Hücreler uyanabilir’ IŞİD meselesini “Türkiye’nin uzun süre meşgul olacağı bir mesele” olarak değerlendiren Öneş, “Özellikle Türkiye’nin koalisyon güçleri içinde yer alması, ABD ile varılan mutabakat anlaşması, İncirlik Üssü’nün askeri amaçla kullanımına imkan verilmesi IŞİD’in kendisi için çok ciddi bir tehdittir. Bu tehdit karşısıda Türkiye’de olduğu ifade edilen ve olması kuvvetle muhtemel hücrelerini harekete geçirmesi mümkündür, kuvvetle muhtemeldir, dikkate alınması gerekir. Türkiye’nin koalisyona aktif desteğini ortadan kaldırıcı, yeniden Türk-Kürt çatışmasını ortaya çıkarıcı adımlarla provokatif hareketleriyle Türkiye’nin kendisine yönelmesini engelleyici tedbirlere başvurabilir” uyarısında bulundu. IŞİD’in silahlı eylemliliğine süreklilik kazandırmasının konjonktürel bir durum olduğuna dikkat çeken Öneş, IŞİD’i rasyonel değil ideolojik davranan bir örgüt olarak tanımladı ve “Katliamlara yönelmesi dikkate alındığında sürekli tehlike arz edecektir” dedi. Sınır dışı ve yurtiçi operasyonlarının yerinde ve doğru olduğunu kaydeden Öneş, “IŞİD tehdidi yurtiçinde gerçekleşmiş olması muhtemel eylemler bakımından dikkate alınmak zorundadır. O bakımdan bu tip gelişmeler karşısında güvenlik tedbirlerinin zamınında alınması önem kazanmıştır. Özellikle IŞİD’e karşı gerçekleştirilen harekatta koalisyon güçleriyle beraber yer almak önemlidir. Ancak bu harekat sırasında özellikle Türkiye’yi Ortadoğu bataklığına çekebilecek bir savaş ihtimali üzerinde önemle durmak ve hassas davranmak gerekmektedir” diye konuştu.

Baltalayıcı tavır

Öneş, Suruç katliamının ardından PKK’nin yaptığı öne sürülen infazlara atıfta bulunarak, “PKK’nin yanlış bakış açısıyla meseleleri değerlendirdiği, HDP’nin siyasi mücadelesinin gelişmesi ortamında bir eylemlilik yaparak böylesine demokratik gelişimi, HDP’nin siyasi gelişimini, çözüm şartları ve oluşturma gayretlerini baltalayıcı bir tavır olarak ortaya çıkmıştır” dedi.