İP: Özkök sorularımızı yanıtlayamadı

İşçi Partisi, eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral Hilmi Özkök'ün İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek'in Avukatı Hasan Basri Özbey'in sorduğu soruları yanıtlayamadığını savundu.

cumhuriyet.com.tr

İşçi Partisi yaptığı yazılı açıklamada, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'ndeki salonda yapılan duruşmada tanık olarak dinlenilen eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral Hilmi Özkök'ün İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek'in Avukatı Hasan Basri Özbey'in sorduğu soruları yanıtlayamadığı savunuldu. Açıklamada, Avukat Özbey'in sorduğu sorular karşısında Özkök'ün zor durumda kaldığı öne sürülürken, bu tutumun Haziran 2002 darbesi sürecinin ve Ergenekon tertibinin nasıl kurgulanıp uygulandığının bir kez daha göstergesi olduğu iddia edildi.

Özbey'in sorularını Özkök'ün geçiştirdiğinin savunulduğu açıklamada, bazı soruların yanıtlamasını ise mahkeme başkanı ve savcının engellediği öne sürüldü.

İşte o sorular

Açıklamada, Avukat Özbey'in duruşmada emekli Orgeneral Özkök'e yönelttiği sorular şöyle sıralandı:

"MİT Müsteşarı Şenkal Atasagun tarafından 10 Temmuz 2003 tarihinde "haftalık arz"da size sunularak resmileştirilen, MİT tarafından hazırlanmış "Ergenekon" şeması ve raporlara yani Resmi belgeye neden "gayrı resmi" diyorsunuz?
Bilgiler (Şema ve ekli raporlar) 2002 yılında size el altından verildi mi? Bu belgeleri neden Genelkurmay kayıtlarına geçirmediniz?
Şemayla gönderilen "Çok Gizli" ibareli 3 sayfalık ön yazıda ise, "yönlendirilmiş, organize bir faaliyet"ten söz ediliyor. "Yönlendirilmiş, organize bir faaliyete" ilişkin belgeler, arşivlere geçecek mahiyet taşımamakta mıdır?
MİT tarafından gönderilen bu rapor ve şemaları gayrı resmi olarak kimlere ilettiniz? Dönemin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ve Başbakanı Bülent Ecevit'e bu konuda herhangi bir bilgi ve belge verdiniz mi?
İşi biten belgeleri emekli olunca cebinizde götürdünüz mü? Bunlar halen özel evraklarınızın arasında duruyor mu?
Türk Ordusu'nu ve komutanlarını dayanaksız raporlar, yalan ve iftiralarla suçlayanların tespit edilip cezalandırılmaları için neden soruşturma açmadınız?
Soruşturma açmayarak, Türk ordusuna karşı tertiplere girişenleri neden korudunuz?
Silah arkadaşlarınızın dayanaktan yoksun olarak hapse atılmalarını içinize sindirebiliyor musunuz?
3 Kasım 2002 seçimlerinin hemen ardından hiçbir resmi sıfatı olmayan, yasaklı, hükümlü Tayyip Erdoğan'la Genelkurmay Karargâhında ne konuştunuz, neler planladınız?"