Interpol’den açıklama: ‘Thodex vurguncusu’ Özer neden listede yok?

Türkiye günlerdir, “2 milyar dolarlık dolandırıcılık” iddiasını konuşuyor. Kripto para borsası Thodex’in sahibi Faruk Fatih Özer’in 400 bin kişiyi dolandırdığı öne sürüldü. Öte yandan Özer'in İstanbul Havalimanı'ndan Arnavutluk Tiran'a gittiği ortaya çıkmıştı.

Konuyla ilgili İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nca soruşturma başlatılmış ardından Özer’in kardeşleri Güven Özer ve Serap Özer’in de aralarına olduğu 6 şüpheli tutuklanmıştı.

ÖZER HAKKINDA KIRMIZI BÜLTEN ÇIKARILDI

Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamada, "İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun Thodex'in sahibi Faruk Fatih Özer'in yakalanması için (22 Nisan 2021) Arnavutluk İçişleri Bakanı Bledar Cuci ile telefon konuşması yaptığını duyurmuştu. İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından kendilerine iletilen talep üzerine Interpol nezdinde işlemlerin derhal başlatıldığı bildirilen açıklamada, (23 Nisan 2021) saat 10:00 itibariyle Özer hakkında Kırmızı Bülten çıkarıldığı" belirtilmişti.

Konuyla ilgili Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nın açıklamasında ise “Mahkeme kararı üzerine Adalet Bakanlığınca gerekli yasal prosedürler işletilerek şahıs hakkında Kırmızı Bülten çıkarılmış, Arnavutluk'a gittiği belirlenen şahsın Arnavutluk'tan iadesi istenmiştir” ifadeleri yer almıştı.

YAKALANDIĞI İDDİA EDİLDİ

Geçtiğimiz günlerde ise Faruk Fatih Özer’in Kosova'nın başkenti Priştine'de yakalandığı iddiası gündeme getirildi. Bunun üzerine Interpol’ün resmî sitesinde yer alan bilgileri inceledik. Interpol’ün Kırmızı Bülten listesinde 29 Türk pasaportlu isimler arasında Özer’in yer almadığı görüldü.

Ancak konuyla ilgili haberlerde, Özer’in Interpol’ün çıkardığı kırmızı bültenle aranan 30’uncu Türk olduğu dile getirilmişti.

Bu durum akıllara “Özer, yakalandı mı?” sorusunu getirdi. Bunun üzerine konuyu Interpol’e sorduk.

INTERPOL’DEN CUMHURİYET’E AÇIKLAMA

Interpol'den Cumhuriyet'e yapılan açıklamada, Kırmızı Bülten'lerin herkesin erişime açık olmadığı hatırlatıldı. Ayrıca açıklamada, Kırmızı Bülten kaldırılmasının nedenleri anlatıldı.

Açıklamada şu ifadeler kullanıldı:

“Bir Kırmızı Bülten’in INTERPOL web sitesinden kaldırılmasının nedenleri aşağıdaki gibidir:

- Şüpheli tutuklanmış ve iade edilmiştir

- Şüpheli vefat etmiştir

- Kırmızı Bülten talep eden ülke talebini geri çekmiştir

- Kırmızı Bülten talep eden ülkedeki adli makamlar, şüpheli hakkındaki tutuklama kararını geri çekmiştir

- Kırmızı Bülten itiraz konusudur

- Kırmızı Bülten iptal edilmiştir

- Bültene erişim durumu "genel" iken "kısıtlı" olarak değiştirilmiştir

- Lütfen tüm aktif Kırmızı Bültenlerin (web sitemizden) herkesin erişimine açık olmadığını unutmayın. Belirli bir şahıs aleyhine bir Kırmızı Bülten olup olmadığına dair sorular, ihbar talebinde bulunan ülkedeki ulusal makamlara yöneltilmelidir.”

'AÇIKLAMADA BULUNAMAM DEMEK İSTİYOR'

Interpol’ün açıklamasını Cumhuriyet'e değerlendiren Avukat Hüseyin Ersöz şunları söyledi:

“Interpol, özellikle uluslararası takibi gerekli suçlarda şüpheli ya da sanıkların yakalanması ve ulusal polis teşkilatları arasında iş birliğini sağlamak amacıyla, uluslararası hukuk çerçevesinde kurulmuş olan bir kurumdur. Interpol’ün yapmış olduğu açıklama genel itibariyle işleyişe dair bilgiler ihtiva etmektedir. Özetle, hangi durumlarda Kırmızı Bülten’in sonuç doğurmayacağı konusundaki bütün seçeneklere açıklamada yer verilmiştir. Burada asıl önemli nokta ise son bölümde verilen bilgidir. Uluslararası bir kuruluş olan Interpol, açıklamasındaki "seçeneklerden biri gerçekleşmiş olabilir" fakat bu konuda açıklamada bulunamam diyor.

Yani burada asıl muhatabın ulusal merciler olduğuna işaret ediyor. Interpol ağı içinde yer alan ulusal makamlar, ülkelerinde suç işleyen kişilerle ilgili olarak Kırmızı Bülten çıkartabilirler. Ancak çıkartılmış Kırmızı Bülten’in Interpol’ün işleyişine dair uluslararası düzenlemelere uygun da olması gerekir. Bunun uygunluğunu denetleyecek olan da yine Interpol’ün kendisidir. Türkiye’de diğer ülkeler gibi Kırmızı Bülten Kararını çıkartırken suçun nevini ortaya koyan destekleyici evraklar da gönderir. Bu evrak, İngilizce’dir ve ağa dahil olan tüm ülkelerin bilgisine açık veriler ihtiva eder."

'TÜRKİYE GİBİ SIKINTILI ÜLKELERDE ARAŞTIRIYORLAR'

"Bu süreç kâğıt üzerinde çok basit görünse de özellikle siyasi yargılama süreçleri çok fazla olan ülkeler yönüyle yavaş da işleyebilmektedir" diyen Ersöz açıklamasını şu şekilde sürdürdü:

"Türkiye gibi tartışmalı çok sayıda karar ve uygulamanın olduğu ülkelerde, Interpol ve diğer uluslararası merciiler gönderilen yazılar üzerinde daha ayrıntılı bir inceleme gerçekleştirebiliyorlar. Bu da sürecin uzamasına neden oluyor. Bunun sebebi ise uluslararası merciiler ve adli yardım talep ettiğiniz ülkelerin hukuk birimlerinin konuya daha çekinceli yaklaşmaları ve irdeleyici tavırlarından kaynaklı. Hatta suçlamayla ilgili ek bilgi veya evrak istemeleri de sıklıkla gündeme geliyor. Diğer yandan Interpol’e gönderilen suçlamaya ilişkin evrak, İngilizce olmak zorunda. Bu evrakların İngilizce’ye çevrilmesi de zaman alabiliyor. Bundan dolayı Kırmızı Bülten kararlarının internet sitesine yayınlanması uzun sürebiliyor. Bu kişinin isminin listede görünmüyor olmasının bir başka sebebi de bu olabilir."