"İnternette zararlı içerikler arttı"

Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, ''Eğer internette algıları yönetemezseniz yüzde 100 doğru yaptığınız bir şey, yüzde 100 yanlış bir iş gibi gelir karşınıza çıkar. İşte bu Güvenli İnternet kullanımıyla ilgili düzenleme bunun en tipik örneği. Derler ya (birisi aşağı mahallede bir yalan söyler, yukarı mahalleye gelir kendisi de inanır). Olay aynen böyle, maalesef'' dedi.

cumhuriyet.com.tr

Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Grand Rixos Otel'de düzenlenen ''İnternetin İnsani Değerlere Etkisi'' konulu panele katıldı.

''Dünyadaki güç bilgidir. Silah, top, tüfek değil, nükleer bomba da değil, bilgi'' diyen Yıldırım, bilgiye sahip ülkelerin bir adım önde olacağını söyledi.

Kalkınmanın tek başına bir anlam ifade etmediğini, bunun yanında demokrasinin gelişmesi ve adaletin güven veren bir yapıya kavuşması gerektiğini vurgulayan Yıldırım, küresel krizin ekonomik göründüğünü ancak arka planda etik bir kriz olduğunu ifade etti.

Devletin internet erişimine yönelik altyapı sorunlarını çözdüğünü ancak insani değerlerin korunması için sivil toplum kuruluşlarının faaliyetlerinin etkili olacağına dikkati çeken Yıldırım, Türkiye'nin iletişim altyapısı konusunda gelişmiş ülkeler arasındaki yerini aldığını, 2003 öncesinde Afrika ülkeleri gibi çevirmeli bağlantı ile internet hizmeti sunulurken bugün önemli ilerleme kaydedildiğini anımsattı.

Türkiye'nin erişim altyapısı anlamında Avrupa'nın ilk 10 ülkesi arasında yer aldığını bildiren Yıldırım, birçok kırsal bölgede sunulan internet erişiminin ABD'dekilerden bile çok daha iyi olduğunu söyledi.

Kırsal bölgeler ile şehirlerdeki okulların yüzde 97'sinde internet bulunduğunu, 2023'te 16 milyon haneye gigabite düzeyinde internet hizmeti sunmayı hedeflediklerini anlatan Yıldırım, internetin hem ekonomi hem de demokrasiyle çok yakın ilişki içerisinde olduğunu dile getirdi. İnternetin rejimleri bile değiştirebilecek güçte olduğunu, şeffaflığı, hesap verilebilirliği artırdığını ve demokrasiyi geliştirdiğini vurgulayan Yıldırım, Ortadoğu'da yaşanan olayların arkasında da internetin bulunduğuna dikkati çekti.

Bakan Yıldırım, internetin bugünün çekirdek aile tanımındaki yerini aldığını ifade ederek, ''İnternet aile fertlerinden biri olmaya devam mı edecek, yoksa bizi esaret altına alan bir araç mı olacak?'' sorusunun yanıtının çok önemli olduğunu kaydetti.

"Zararlı içerikler arttı"

İnternetin de ilaç gibi faydalarının yanı sıra yan etkilerinin bulunduğunu anlatan Yıldırım, içerik üretmede Türkiye'nin iyi durumda olmadığını, sanal ortamdaki bilgilerin yüzde 97'sinin sınırların dışında üretildiğini kaydetti.

Bu bilgileri denetlemek gibi bir amaçları olmadığını vurgulayan Yıldırım, ABD Başkanı Barack Obama'nın eşinin çocuklarının sosyal paylaşım ağlarını kullanmasını yasakladığı yönündeki açıklamasının halkına bir mesaj verme amacı taşıdığını dile getirerek, internetteki zararlı içeriklerin arttığını söyledi.

Telekomünikasyon İletişim Başkanlığına (TİB) gelen şikayetlerin yüzde 95'inin çocuk pornografisi ve porno içerikler nedeniyle gerçekleştirildiğini bildiren Yıldırım, ''Yapılacak iş istem dışı, davetsiz gelen bilgileri bertaraf etmek. Sizden uzak olmasını sağlamak. Bunu da isterseniz yaparsınız, isterseniz yapmazsınız. Sizin hassasiyetinize kalmış bir iş. Ama böyle bir imkanı sağlamak kamunun görevi. Topluma karşı, aileye karşı, ülkeye karşı görevi. Bunu ilgili kurumlar, kuruluşlar yapacak. Türkiye sanal alemin en güvenli, en faydalı şekilde kullanılması yönünde en ileri adımları atan ülkelerin başında geliyor. Bugün dünyada bu alanla ilgili düzenlemeler konusunda tartışmalar devam ediyor. İşin zorluğu internet kullanılan ülkelerin mevzuatı işin içinde'' diye konuştu.

İnternette zaman kavramının çok önemli olduğunu belirten Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:
''(Bazı kasetler yayınlanıyor, niye tedbir almıyorsunuz?) diyorlar. Bir anda Türkiye'de 100 bin tane video gösterime giriyor. Bir saniye içinde müdahale etmediyseniz geçmiş olsun. En az 3-5 bin gösterim olmuştur. İşin teknolojisi bu. Bununla olay, suç ortaya çıktıktan sonra mücadele zor. Koruyucu tedbir önemli. Bırakın ihbarı, fark edip bir saniye içinde müdahale edilse bile geç kalmış oluyor. Bilen bilmeyen konuşuyor. Bu konuda sistem çalışıyor, bu konuda Türkiye çok titiz. TİB çok titiz hareket ediyor. Yerine göre işin içinde insani değerler olduğu zaman çok daha titiz hareket edip yasal prosedürü de beklemeden müdahaleyi yapıyor. Çözüm toplumsal farkındalığı oluşturmak.''

İnternette algıları yönetmenin büyük önem taşıdığını vurgulayan Yıldırım, ''Eğer internette algıları yönetemezseniz yüzde 100 doğru yaptığınız bir şey, yüzde 100 yanlış bir iş gibi gelir karşınıza çıkar. İşte bu Güvenli İnternet kullanımıyla ilgili düzenleme bunun en tipik örneği. Konuşulanlarla yapılanların hiç birbiriyle zerre kadar alakası yoktu. Ama derler ya (birisi aşağı mahallede bir yalan söyler, yukarı mahalleye gelir kendisi de inanır). Olay aynen böyle, maalesef''  şeklinde konuştu.