İnsanlık kendini yok etmeye çalışıyor
Cumhuriyet Vakfı Başkan Vekili ve gazetemiz yazarı Ali Sirmen savaş ve barış diyalektiğinin Nagazaki ve Hiroşima ile kırıldığını belirterek “Nükleer silahların insanlığın sonunu getireceği korkusu barışı getirdi. Şimdi ise nükleer silahla değilde yaşadığımız çevreyi kirleterek insanlık kendini yok etmeye çalışıyor” dedi. Prof. Süheyl Batum ise Cumhurbaşkanı kararnamelerinin “palavra” olduğunu belirterek “Türkiye’de anayasa yoktur. Bu sadece bizim Cumhurbaşkanımıza özgü isteğiyle yapılmış. Tamamıyla bilinçli belki 1980’de temelleri atılmış bir şey” dedi. Yazarımız Erdal Atabek de Atatürk Cumhuriyetinin çeşitli tehditler altında olduğunu söyleyerek, “Güçler ayrılığı denetlenebilen iktidardır. Bugün denetleyemiyoruz” diye konuştu.
KÜBRA KÖKLÜ‘Anayasa yok’
Prof.Dr. Süheyl Batum ise Cumhurbaşkanı kararnamelerinin “palavra” olduğunu belirterek “Türkiye’de Anayasa yoktur. Bu sadece bizim Cumhurbaşkanımıza özgü isteğiyle yapılmış. Tamamıyla bilinçli belki 1980’de temelleri atılmış bir şey. 2006 hâkimler değişimine çıldırıyorum. FETÖ’cüler o dönemde alındı. Bütün hâkimlerinin seçimini 5 kişiye bıraktılar. Dokunulmazlığın kaldırılmasıyla CHP PM üyesi Eren Erdem ve eski HDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş hapse girdi. Bu yüzden de CHP’nin içinde de oyun var” ifadelerini kullandı. Cumhurbaşkanının 2001’de kurduğu oyuna devam etmek istediğine dikkat çeken Batum, “Anayasasızlaşmış, Cumhuriyetsizleştirilmiş oyun bitti. AKP’nin yüzde 40 oy aldığına inanmıyorum. Her anayasa o dönemi yansıtır. Bizim için 61 Anayasası en özgürlükçü anayasa olmasına rağmen egemen güçler istemedi. Ve sonunda 2017 anayasası geldi. Bu dönemin adamlarıyla kanunun yarım maddesi yazılmaz” dedi. ‘
İktidar denetlenemiyor’
Dr. Erdal Atabek de 30 Ağustos hutbesinde Atatürk’ü anmayan Diyanet İşleri Başkanı’nı eleştirerek “Atatürk Cumhuriyeti çeşitli tehditler altındadır. Güçler ayrılığı denetlenebilen iktidardır. Bugün denetleyemiyoruz. Bu tarz güçler bir gün zehirlenir. Hitler ‘Ben olmazsam Almanya biter’ diyordu. Bugün bizim başımıza çöreklenen de budur. Bu değişmeli. Gökten inmiş rivayetlerle değil laiklikle özgürlük ve haklarımıza sahip olabiliriz. Onlardan olmayanlar yaşayamıyor. Uygarlığı biz temsil ediyoruz onlar da ilkelliği temsil ediyor. Türkiye’de biz yalnız değiliz” diye konuştu.