İngiltere'den 'buruk sevgiler'
Türkiye’de sanatçı olabilmenin güçlüklerini yaşam öyküsüyle adeta özetleyen İsmail Saray’ın ‘İngiltere’den Sevgilerle’ adlı sergisi 2 Kasım’a kadar izlenebilecek.
Evrim Altuğ/CumhuriyetTürkiye’de sanatçı olabilmenin ve sanat eğitiminde ekol yaratabilmenin güçlüklerini yaşam öyküsüyle özetleyen İsmail Saray’ın 20 yıldan bu yana açılmış en kapsamlı sergisi, sanatçının dönemin talihsiz koşullarına yenik düşerek hayata geçiremediği kimi proje veya sergileriyle ilgili çarpıcı belgeleri de kapsıyor.
Yaşamının son dönemini, şu sıralarda sanattan daha ziyade aktivizm alanına yoğunlaştıran Saray’ın sergisinin temelinde, SALT’ın -1’nci katına belli zaman dilimleri eşliğinde yayılan sanat eserleri başta olmak üzere, sanatçının artistik kariyerine damgasını vurmuş türlü yerli ve yabancı yazışmanın yanı sıra, BBC’den destekle dijital videoya aktarılmış dokümanter sergi filmleri ve giderek kavramsallaşan sanat anlayışının yazılı ve görsel ipuçları bulunuyor.
Sezin Romi ve Duygu Demir’in emekleriyle hayata geçen serginin tasarımında, Saray’la aynı yolda ilerlemiş meslektaşı, bir dönemin Sanat Tanımı Topluluğu kurucu üyelerinden Ahmet Öktem’in de imzası bulunuyor.
Etkinlikte en ilginç eserlerden birini ise birçok eserini SALT’ın farklı alanlarına tekrar yerleştiren ve düzenleyen Saray’ın Saint Martin Sanat Okulu’nda öğrenci iken binadaki bir atölyenin tozlu camlarını içeriden ve dışarıdan silerek gerçekleştirdiği ve daha sonra Royal College of Art mezuniyet sergisinde sunduğu “Dıştan Silinmiş Cam” isimli eserin fotoğraflı yeniden sunumu oluşturuyor. Romi ve Demir, sanatçının özellikle bu eseriyle kavramsal sanat üretiminde daha belirgin bir duruş sergilediğine dikkati çekiyor. İmgenin bellekteki kalıntısı ve bunun kitle iletişim araçlarıyla çoğaltılabilirliği üzerinden, sanatın, mesajın ve sanatçının ömrünü büyük bir tevazu ile sorgulamış olan sanatçının sergisinde ayrıca, 1963-64 yılında büyük bir itinayla kapak kompozisyonunu hazırladığı Kütahya Lisesi Yıllığı’na da yer veriliyor.
17 Ocak 1968’de Milli Eğitim Bakanlığı’nın açtığı burs yarışmasını kazandıktan sonra gittiği İngiltere’nin verimli sanat ortamı ve o dönemde patlak veren 1968 Baharı’ndan büyük ölçüde etkilenen Saray’ın sergisinde, bunun dışında, sanatçının dönemin Kültür Bakanlığı’na yaptığı destek başvurularına aldığı olumsuz yanıtlar da teşhir edilmekte. Sergide bu anlamda, vaktiyle 2. İstanbul Bienali’ne dönemin İKSV Müdürü Aydın Gün tarafından davet edildiği halde, Saray’ın yazık ki gerçekleşmemiş proje çizim ve notları da yer alırken buna benzer gerçekleşmemiş bir diğer proje olan İstanbul Büyükşehir Belediyesi kaynaklı, 1993 tarihli “Üç Boyutlu Çağdaş Sanat Yapıtları Yerleştirme Etkinliği” isimli yarışmaya davet mektubu ve 64 kişilik sanatçı listesini de özellikle anmak gerekiyor.
Bu listede, Füsun Onur’dan Handan Börüteçene’ye, Sarkis’ten Cengiz Çekil’e ve Gülsün Karamustafa’dan Erim Bayrı ile Erdağ Aksel’e, oradan Ayşe Erkmen, Serhat Kiraz ve Osman Dinç’e uzanan çeşitlilik, o sırada SHP’den seçilen eski CHP Gençlik Kolları üyesi Nurettin Sözen başkanlığındaki İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin “kültür politikası” vizyonunun ne olduğuna dair ironik bir delil oluşturuyor.
Bilindiği gibi, Sözen’in ardından, yapılan yerel seçim sonucunda aynı makama dönemin Refah Partisi üyesi, bugünkü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan getirilmişti. (saltonline.org)