İnce, hakkındaki iddiaları yalanladı

TBMM'de basın toplantısı düzenleyen CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, Odatv'nin sahibi Soner Yalçın ve muhabiri arasında geçen konuşmanın bir gazeteye servis edildiğini belirterek, şöyle dedi:

"CHP'ye karşı hayasız, şerefsiz, alçakça bir saldırı ile karşı karşıyayız. Böl-parçala senaryolarının senaristleri ve uygulayıcıları seçime çok yaklaşıldığı şu günlerde kendi hayasızca kurdukları tuzağa düşüreceklerini sanıyorlar. Bugün gazetede şahsıma hedef alan aslında CHP'yi hedef alan bir haberle karşı karşıyayız. CHP, ucuz ve düzeysiz senaryoları tarihinde çok gördü. Bu senaryoyu yazanların ve uygulayıcılarını hepimiz çok iyi biliriz."

"Dava açacağım"

Söz konusu haberin çıktığı gazeteye, muhabire ve Savcı Zekeriya Öz'e dava açacağını açıklayan İnce, şöyle dedi:"Üretilen senaryoların hesabını yüce yargı önünde hesabını soracağım.İddialarını yargı merciinde kanıtlamaya davet ediyorum. Dava açacağım. Bunlar yalandır, iftiradır, tertiptir, söylenenler alçaklıktır, söyleyenler alçaktır. Zekeriya Öz'e sesleniyorum. Sizin titrinizin önündeki 'C' harfi Cumhuriyet kelimesini ifade ediyorsa sizi Cumhuriyetin savcısı gibi yürekli olmaya davet ediyorum. Ama o 'C' başka bir şeyi simgeliyorsa onu bilemem. Zekeriya Öz zırhından arınsın ve onun titrinin önündeki C harfinin Cumhuriyeti ifade etmediğini kanıtlamaya hazırım."

"Tezgah"

CHP hakkında bir tezgah düzenlendiğini vurgulayan İnce, şöyle dedi:
"İki kişi arasında geçen telefon konuşması, ben burada yokum, olaya müdahil değilim. Bir iddiada bulunuyor, doğru ya da yanlış. Savcı bunu sızdırıyor. Ne demek istiyor burada, AKP'nin derdi CHP içerisinde sorun çıkartmak, savcı da buna yardımcı oluyor."

"Konuyu genel başkana aktardım"

Söz konusu haberi okuduktan sonra konuyu CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na aktardığını ifade eden İnce, şöyle dedi:
"Sayın Genel Başkanımıza aktardım. Bana söylediklerini aynen aktarıyorum. 'Canını sıkmana gerek yok. Kafaya takılacak şeyler değildir, moralini bozma. Çalışmaya devam et'. Daha sonra PM öncesinde odasına gittim. 'Hala bununla mı meşgulsün' dedi. 'Yapacağın bir şey var; git, gazeteye, muhabirine, savcıya suç duyurusunda bulun, konuyu yargıya taşı yapacağın iş bu' dedi. 'Ayrıntılarla da ilgilenme' dedi."

"Telefondaki muhabiri tanıyorum"

Bir basın mensubunun, "Telefon konuşmasını yapan muhabiri tanıyor musunuz? Telefonların dinlendiğini biliyor muydunuz?" sorusuna Muharrem İnce, "Tanıyorum. Ayrıntıları avukatım anlatacaktır. Onun telefonlarının dinlenip dinlenmediği beni ilgilendirmez" dedi.

"Telefon konuşmasını yapan bayan hakkında dava açmayı düşünüyor musunuz?" sorusuna da İnce, şöyle dedi:

"Hayır, ona niye dava açayım. Hayır düşünmüyorum şimdilik. Ama avukatım daha iyisini bilir. Haluk Bey açacak mıyız? O konuşmada biz yokuz, onun için düşünmüyoruz. O bir başka kişiyle konuşmuş. Bunu alenen bir yerde söylemiyor ama orada da yalan var, iftira var, baştan sona yalan."

"Benim kitabımda hainlik yoktur"

Söz konusu haberde, "CHP Genel Başkanı ile ilgili elinde bir belge" olduğunun belirtildiğini kaydeden İnce, "Benim CHP Genel Başkanıyla ilgili elimde bir belge varmış. Neymiş o belge, niye vermemişim, niye ona veriyorum, açıklasın, böyle bir şey yok. Acaba AKP'lilerle ilgili bir belge olmasın. Bunu mahkemede görürsünüz ne olduğunu, CHP ile ilgili değil, AKP ile ilgili olabilir dikkatinizi çekerim. Ben o kadar acemi bir milletvekili değilim. 9 yıldır milletvekiliyim. Hainlik kitabımda yoktur, alçaklık benim kitabımda yoktur, ama korku da benim kitabım da yoktur. Zannetmesinler ki susacağım. Çok daha cesur açıklamalarım gelecek" dedi.

"Birileri sizden intikam mı almak istiyor?" sorusuna İnce, "Konu ben değilim, konu CHP. Konu CHP arasında sorun yaratmak. Bugün ben olurum, yarın bir başkası olur. Bölüp parçalamaktır. Bu servisin söz konusu gazeteye yapılması bile manidardır" dedi.

-"VARSA ÖYLE BELGE MİLLETVEKİLLİĞİNDEN İSTİFA EDERİM"-

"Neymiş o belge, varsa böyle bir babayiğit, ben ne verecekmişim Genel Başkanımla ilgili, var mı böyle bir babayiğit, çıksın bir tanesi, bütün siyaseti bırakırım, milletvekilliğinden istifa ederim, yok böyle bir şey" diye isyan eden İnce, konuşmasına şöyle devam etti:
"Genel Başkanım da buna inanmadı, biz de inanmıyoruz, ben de böyle bir şey yapmadığımı biliyorum. Bu projedir."
"Saat 22.00'de kapıya dayandığınız, içkili olduğunuz söyleniyor, bu muhabirle bu bağlamda bir görüşmeniz var mı?" sorusuna İnce, şöyle dedi:
"O arkadaşımızın çocuğu var biliyorum, çocuğunun üzerine yemin etsin. Böyle bir şey olduğuna dair ben kabul edeceğim söylediklerinin tümünü, eğer biraz vicdanı varsa, eğer biraz ahlakı varsa, eğer biraz anne sevgisi varsa, eğer insanlıktan bir nebze olsun içinde varsa, böyle bir şey olduysa, eğer oraya gittiysem desin ki; çocuğumun üzerine yemin ediyorum, ben edemem örneğin. Bu yemini ederse, oldu böyle bir şey derse o zaman ayrıca konuşalım. Böyle bir şey olmadı. Ama ben ona bir belge vermek istedim. Doğrudur. Ama Genel Başkanımla ilgili değil. Bir AKP yandaşı ile ilgili."

"Bu servisi savcının yaptığından nasıl eminsiniz?" sorusuna İnce, "Kim yapabilir, ya savcı yaptı ya polis yaptı, bu servisi kim yapacak" dedi.
"Odatv soruşturmasıyla benim ne alakam var, ben bunun neresindeyim. Hiçbir yerinde yokum" diyen Muharrem İnce, şöyle dedi:

"Odatv muhabiri ile Odatv'nin sahibi arasında telefon konuşması dinleniyor, arada adım geçiyor, gazeteye servis yapılıyor, ben parti içinde hain konumuna sokuluyorum. Böyle bir şey olabilir mi, hangi Müslüman bunu yapıyor. Bunlar Müslümansa ben değilim, ben onlar gibi Müslüman değilim, ben gerçek Müslüman olduğumu düşünüyorum. Ben sadece mağduruyum. Yargı önünde hesaplaşacağız."