'İlk defa bir başbakanın çaresizliğini gördüm'
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Hükümetin terör sorununu çözmekte aciz olduğunu belirterek, "Hayatımda ilk kez 35 şehidin verildiği bir sürecin sonunda bir Başbakanın televizyonlara çıkıp çaresizliğini dile getirdiğini gördüm. Çözümsüz bir noktada Sayın Başbakan, o açıdan TBMM Başbakanı göreve davet ediyoruz. TBMM bu soruna el koymalıdır" dedi.
cumhuriyet.com.trHakkari'deki saldırının ardından Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında terör gündemiyle olağanüstü toplanan CHP MYK sona erdi. Yaklaşık bir buçuk saat süren toplantının ardından Kılıçdaroğlu açıklama yaptı. Kılıçdaroğlu, Böyle bir günde basın toplantısı yapmayı hiç akıllarından geçiremeyeceklerini ifade ederek, "Ama az önce Sayın Başbakan televizyonlara çıkıp bir konuşma yaptı. Bir Başbakanın 9 yıldır bir ülkede Başbakanlık yapan bir kişinin sorumluluğu devletin ve siyasetin başka kurumlarında aramaması gerektiğini artık öğrenmesi lazım. Sorumluluğun kime ait olduğunu artık bilmesi lazım. Kendisi muhalefet lideri partisi değil. Ülkeyi yönetiyor, sorumluluk kendi omuzlarında" dedi.
'CHP söyledi, CHP dinledi'
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın sanki kendisi çözüm üreten bir makamda değilmiş gibi terörden şikayetçi olduğunu ve muhalefetin sözlerine de kulaklarını tıkadığını ifade eden Kılıçdaroğlu şunları dedi: "Terörden şikayetçi ama durup durduk yerde muhalefetten de şikayet etmeye başladı. Bizden de şikayetçi. Neymiş, efendim CHP ya da muhalefet partileri terör konusunda hiçbir çözüm önertmiyorlarmış. En son Sayın Loğoğlu parlamentoda yaptığı konuşmada 6 madde halinde çözümlerimiz söyledi. Defalarca ben görüşlerimi ifade etti. Defalarca konuştuk. Çözüm üreten makamın siyaset kurumu olduğunu söyledik. Siyaset kurumu çözümü toplumsal destek sağlamalıdır çözüm üretirken, bunu da defalarca söyledik. Ama herkes duydu bir kişi duymuyor, o da Sayın Recep Tayyip Erdoğan. Merak ediyorum; muhalefetin sözüne niçin kulaklarını tıkıyor? Biz söyledik biz dinledik. CHP söyledi CHP dinledi. İktidar açısından söylüyorum, onların gittiği yolun yol olmadığını artık onların da öğrenmeleri gerekiyor".
Kendi getirdikleri çözümlerin iktidar partisi tarafından beğenilmemesini de saygıyla karşılayacaklarını belirten Kılıçdaroğlu, ancak kendilerinin iktidara açık bir çek verdiklerini; 'ulusal bütünlük içinde getirecekleri her çözüme CHP olarak destek vereceklerini' söylediklerini kaydetti. Kılıçdaroğlu, "Ama hiçbir öneri gelmiyor, sadece eleştiri geliyor" dedi.
TBMM'ye açık çağrı
Kılıçdaroğlu, konuşmasına "Buradan TBMM Başkanına açık çağrıda bulunuyorum" diyerek, şöyle devam etti: "Sorunun çözüm adresi Hükümet değildir. Hükümet bu sorunu çözmede acizdir. Bu sorunu çözemez bu hükümet. TBMM'nin bu soruna el koyup, derhal bir komisyon oluşturması ve çözüm önerilerini üretmesi gerekiyor. Parlamentonun geleneğinde bu var. Biz Anayasa konusunda komisyon kuruyoruz da terör konusunda niye kurmuyoruz. Terör konusunda da bir araya gelmeyiz. Sağduyuyu, ortak aklı egemen kılmayız. Çözümlerimiz üretmeliyiz. Teröre karşı niye biraya gelmiyoruz. TBMM Başkanının milletvekillerini, grupları bir şeklide harekete geçirmesi ve ortak bir komisyon oluşturması gerekiyor. Meclis bu osruna kesinlikle el koymalıdır."
'Sağduyulu hükümet istifa seçeneğini düşünür'
Terör konusunda Hükümeti eleştirmede en duyarlı parti olduklarını ifade eden Kılıçdaroğlu, bu konuda Hükümetin önüne hiçbir engel koymadıklarını, istediklerinin sadece çözüm olduğunun altınız çizdi. Kılıçdaroğlu, "Dünyanın sağlıklı çalışan demokrasilerinde, hukukun üstünlüğünün olduğu demokrasilerde, insana saygının olduğu demokrasilerde bu konumda olan bir Hükümet istifa seçeneğini düşünür. Son iki günde 34 güvenlik görevlimiz şehit verdik. Bunların sorumlusunu aramayacak mıyız" dedi. İktidara seslenen Kılıçdaroğlu, "Senin varlık nedenin ne orada? Sorunları çözmek değil mi" diye sordu. Kılıçdaroğlu, "Normal, sağlıklı çalışan demokrasilerde bu kadar şehidin verildiği, terörün bu kadar azgınlaştığı, ülkenin kan gölüne döndüğü bir ortamda sağduyulu bir hükümet istifa seçeneğini de düşünür" dedi.
'Hayatımda ilk defa bir başbakanın çaresizliğini gördüm'
Bugüne kadar terörde yaşamını yitiren bütün şehitlere Allah'tan rahmet dileyen Kılıçdaroğlu, "Onları saygıyla anıyorum. Onlar Türkiye Cumhuriyeti'nin onurundur. Ama bunu söylemek ne kadar o şehit yakınlarının annelerini, babalarını tatmin eder? Sorun başsağlığı dilemek değil, sorun var olan köklü bir sorunu çözmektir, eğer çözüyorsanız siyaset kurumu olarak göreviniz yerine getiriyorsunuz. Hayatımda ilk kez 35 şehidin verildiği bir sürecin sonunda bir Başbakanın televizyonlara çıkıp çaresizliğini dile getirdiğini gördüm. Çözümsüz bir noktada Sayın Başbakan, o açıdan TBMM Başbakanı göreve davet ediyoruz. TBMM bu soruna el koymalıdır, sorumlular bellidir. Türkiye'yi bu noktaya getirenler bellidir. Sorumlu iktidardır. Sorumlu İktidarın başındaki Recep Tayyip Erdoğan'dır. Bu iktidar artık çözüm üreten bir iktidar olmaktan çıkmıştır" dedi. Bütün yurttaşları sağduyuya davet eden Kılıçdaroğlu, "Biz ayrıştıran değil birleştiren konumda olmalıyız. Doğuda, batıda, güneyde, kuzeyde yaşayan bütün yurttaşları; kenetlenelim" dedi.
'Çözüme varız, kim getirirse desteklemeye de varız'
Teröre karşı umudun asla kaybedilmemesi gerektiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, "Biz ülkenin sorunlarını çözebilecek kapasitede olduğumuz biliyoruz. Bu ülke en karanlık günlerinde bile çözüm üretmiştir. Yeter ki çözüm üretenler iktidar olsunlar, ama çözüm üretmeyip ülkeyi karanlığa götürenler eğer o makamlarda daha uzun süre kalırlarsa bunun bedelini bu ülkenin yoksul insanları ödeyecektir" dedi. Ateşin düştüğü yeri yaktığını ancak buna herkesin üzüldüğünü söyleyen Kılıçdaroğlu, böyle bir günde konuşmanın kolay olmadığını belirtti.
Başbakan'ın televizyonda şikayet eder konumda olmasına isyan etmemenin mümkün olmadığını kaydeden Kılıçdaroğlu, "Çözüm üreteceksiniz, varlık nedeniniz budur sizin, çözüm değil sorun üreten bir hükümet olur mu? Nasıl eleştirmeyeceğiz, bu kadar şehidin olduğu bir yerde biz iktidara alkış mı tutalım, sesiz mi kalalım, o açıdan işimiz zor ama çözümsüz değil. Bizim çözümlerimize kulak tıkamasınlar, eğer bizim çözümlerimizi beğenmiyorlarsa kendi çözümlerini getirsinler" dedi.
Ziyaret ettiği yerlerde vatandaşların kendisine "Niçin AKP'nin çözümlerini desteklemiyorsunuz" sorusunu yönelttiğini belirten Kılıçdaroğlu, "Bende onlara, 'Siz çözüm önerilerini biliyor musunuz' dedim, 'Bilmiyoruz' dediler, bizde bilmiyoruz, kimse bilmiyor. Çözüme varız, kim getirirse desteklemeye de varız. Her çözümün mutlaka sorunu yüzde yüz çözecek diye bir sonucu olmayabilir ama önemli olan çözüm konusunda bir iradeyi ortaya koymaktır. Var olan iktidar bu iradeyi ortaya koymaktan uzak bir iktidardır" diye konuştu.
'Başbakan parlamentoya gitmekten korkuyor'
Konuşmasının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kılıçdaroğlu, "Şehidin verildiği bir yerde Sayın Başbakan'ın parlamentoya gidip bilgi vermesi lazım. Parlamentoya saygısı olan bir Başbakan bunu yapar. Sorumlu kimdir, Başbakandır. Başbakan bilgi vermekten, parlamentoya gitmekten korkuyor. Gerekirse kapalı oturum yapar kapalı oturumda bilgi verir" diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, bir gazetecinin "Yeniden Olağanüstü Hal gibi öneriler de seslendirmeye sizin bakış açınız nedir" şeklindeki sorusuna şöyle yanıt verdi: "Biz sorunun çözüm merkezi olarak TBMM'yi görüyoruz. TBMM'de bütün partilerin milletvekillerinin bir araya gelerek sorunun çözümünde çok ciddi çabalar harcayacaklarına inanıyoruz. Eğer bunu yapabilirsek, ortak aklı egemen kılarsak ki kılarız, bu konuda endişe duymuyorum. 550 milletvekili de yurtsever insanlardır, otururlar masaya bu sorunu çözmek için çaba harcarlar ve güzel çözümler üretirler. Bugüne kadar sorunun varlık nedeni, siyaset kurumunun üstüne düşen görevi yapmamasıdır. Siyaset kurum çözüm üretmiyor, dünyanın her tarafında sağlıklı çözümler siyaset kurumu tarafından üretilir. Siyaset kurumu çekilmiş bir köşeye herhangi bir çözüm üretmiyor, sadece şikayet ediyor. Siyaset kurumu derken burada iktidarı kastediyorum. Bizim çözümlerimiz var onları defalarca dile getirdik ama iktidar herhangi bir çözüm üretmiş değil."
'BDP net söylemler geliştirmeli'
Terör saldırıları karşısında BDP'nin tavrının anımsatılması üzerine Kılıçdaroğlu, "BDP'nin terörü lanetleme konusunda daha fazla net söylemler geliştirmesi gerekiyor. Bir Türkiye partisi olması için bölgenin dar alanından çıkıp bütün Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlarına seslenmesi lazım. Terörü ortak kınamalıyız, çünkü ortak paydamızdır" dedi. Sınır operasyonu konusunda yetkinin hükümete verildiğini hatırlatan Kılıçdaroğlu, terör saldırısının yapıldığı bölgeye gidip gitmeyeceğinin sorulması üzerine "Bu konuda bazı girişimlerimiz var, çalışmalar devam ediyor gerekirse gideceğiz" dedi.
Kılıçdaroğlu, milletvekillerinin bölgeye giderek hem şehit ailelerini hem de saldırıda hayatını kaybeden çocukların ailelerinin ziyaret edileceğini belirtti. TBMM Başkanı'nı göreve çağırmasının temelinde sorunun çözümü konusunda parlamentonun daha aktif olarak devreye girmesinin yattığını vurgulayan Kılıçdaroğlu, "İsteğimiz hükümetin bugüne kadar neden bu kadar başarısız olduğunun sorgulanmasıdır. Hükümetin parlamentoya gelip hesap vermemesi lazım. Ülke kan gölüne dönmüş parlamento işlevsiz mi kalacak? Parlamento görevini yapacak" dedi.
'Şehitlerimizin sorumlusu Erdoğan'dır'
Kılıçdaroğlu, bir gazetecinin "Başarısız iktidara bir de istifa hatırlatması yapıyorsunuz. İstifa teknik bir mekanizmadır. Varsayalım ki istifa etti 3 ay öncesinden seçimden çıkmış bir ülkeyiz biz. Bir milli mutabakat hükümeti mi, azınlık hükümeti mi, nedir oradaki bakış açınız" şeklindeki sorusuna "Sağlıklı çalışan demokraside ülke böyle kan gölüne döndüğü zaman hükümetler istifa seçeneğini düşünürler dedim" şeklinde yanıt verdi.
Terör zirvesi sonrasında Başbakan Erdoğan'ın düzenlediği basın toplantısında "internet andıcı" konusunda değerlendirmede bulunduğunun anımsatılması üzerine Kılıçdaroğlu, "Allah akıl fikir versin ne diyeyim. Ülke kan gölüne dönmüş Beyefendinin derdi internet andıcı, şehitlerimiz var onun kafası internet andıcında. O, o toplantıda söylenecek laf mı? Hükümeti anlamakta zorluk çekiyoruz, Sayın Başbakanı anlamakta zorluk çekiyoruz. Altını özenle çizerek söylüyorum, şehitlerimizin sorumlusu AKP hükümeti ve onunu başındaki Recep Tayyip Erdoğan'dır, bunu çok net ortaya koymamız lazım" değerlendirmesinde bulundu.
FOTOGALERİ İÇİN TIKLAYINIZ-YURTTAŞ SOKAĞA DÖKÜLDÜ
İlgili haberle riçini tıklayınız: