İlginç af önerisi
Eski Yargıtay Başkanı Selçuk, affın rızaya bağlı olması gerektiğini söyledi.
İlhan Taşçı/Cumhuriyet“Bu affın kapsamına girmesi gereken konular soyut suçlarla ilgili konular. Nedir o dediğiniz zaman, ‘mağduru belirsiz suçlar’ dediğimiz, devlete ve millete karşı suçlardır. Bunların en önemlisi Ergenekon, Balyoz yargılaması. Bu suçların mağduru belirsiz. Öğretide de böyle anılır bunlar. Bu affın hukuki nedeni mağdursuz olması. Pratik nedeni ise bu suçların altından kalkmak kolay değil. Potansiyel açıdan bu suçlar adli hata olasılığına yatkın suçlar. Onanan Balyoz kararları buna örnektir. Boyutları, hacimleri çok fazla. Milyonlarca sayfayı bir insanın okuması ve hepsine egemen olması insan zekâsını aşar.” Dile getirdiği affın da yargılanan “suçluların kabulüne bağlı olmasını” öneren Selçuk, kişi “Ben affı kabul etmiyorum” derse yargılamasının sürmesi gerektiğinin altını çizdi. Prof. Dr. Selçuk, bu önerisini “Çünkü bunların büyük çoğunluğu affetilmeyi reddediyor. Genelkurmay Başkanı’ndan, kuvvet komutanından affı kabul etmesi beklenemez. Çünkü onlar ‘Ben suçsuzum, niçin affedileyim? Haysiyetimle ilgili bir konu’ diyor. Haklı. 1960’da çıkarılan af gibi yargılanan kişinin kabulüne, rızasına bağlı bir af çıkarılmalı. Affın kapsamına giren kişi buna rıza göstermezse yargılama sonunda hüküm kesinleşince aftan yararlanır. Böylece o kişinin şerefi, lekelenmeme hakkı korunmuş olacak” sözleriyle gerekçelendirdi.