İlginç af önerisi

Eski Yargıtay Başkanı Selçuk, affın rızaya bağlı olması gerektiğini söyledi.

İlhan Taşçı/Cumhuriyet

Eski Yargıtay Başkanı Prof. Dr. Sami Selçuk, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın, “dağdakilerin indiğini, cezaevlerinin boşaldığını göreceğiz” sözlerini af çıkışı olarak değerlendirmediğini vurgularken, “mağduru belirsiz” suçlar için “rızaya bağlı” af çıkarılması önerisinde bulundu. Selçuk, benzer bir affın 1960 yılında çıkarıldığını anımsattı. Türkiye’de toplumsal barışın sağlanabilmesi için affı ilk gündeme getiren isim olan Bilkent Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sami Selçuk, sorularımızı yanıtladı. Erdoğan’ın Diyarbakır’daki söylemini değerlendirirken, konuşmada bir af sinyali almadığını belirten Selçuk, hükümetin daha önce net bir şekilde affa karşı tavır aldığını anımsattı. Kendisinin bir af çıkarılması gerektiğini düşündüğünü, ancak bunun “sınırlı” olduğunu belirten Selçuk, sınırlardan bir tanesini “terör suçlarını dahil etmemek” olarak çizdi. Selçuk, bunun nedenini şöyle açıkladı:

“Bu affın kapsamına girmesi gereken konular soyut suçlarla ilgili konular. Nedir o dediğiniz zaman, ‘mağduru belirsiz suçlar’ dediğimiz, devlete ve millete karşı suçlardır. Bunların en önemlisi Ergenekon, Balyoz yargılaması. Bu suçların mağduru belirsiz. Öğretide de böyle anılır bunlar. Bu affın hukuki nedeni mağdursuz olması. Pratik nedeni ise bu suçların altından kalkmak kolay değil. Potansiyel açıdan bu suçlar adli hata olasılığına yatkın suçlar. Onanan Balyoz kararları buna örnektir. Boyutları, hacimleri çok fazla. Milyonlarca sayfayı bir insanın okuması ve hepsine egemen olması insan zekâsını aşar.” Dile getirdiği affın da yargılanan “suçluların kabulüne bağlı olmasını” öneren Selçuk, kişi “Ben affı kabul etmiyorum” derse yargılamasının sürmesi gerektiğinin altını çizdi. Prof. Dr. Selçuk, bu önerisini “Çünkü bunların büyük çoğunluğu affetilmeyi reddediyor. Genelkurmay Başkanı’ndan, kuvvet komutanından affı kabul etmesi beklenemez. Çünkü onlar ‘Ben suçsuzum, niçin affedileyim? Haysiyetimle ilgili bir konu’ diyor. Haklı. 1960’da çıkarılan af gibi yargılanan kişinin kabulüne, rızasına bağlı bir af çıkarılmalı. Affın kapsamına giren kişi buna rıza göstermezse yargılama sonunda hüküm kesinleşince aftan yararlanır. Böylece o kişinin şerefi, lekelenmeme hakkı korunmuş olacak” sözleriyle gerekçelendirdi.