İktidar bloku, muhalefeti birkaç koldan sıkıştırıyor
2020 yeni siyasi yapılanmanın yılı olacaktı, bu yönde girişimler birkaç koldan sürüyor. Salgın nedeniyle zorunlu ara verilmişti.
Sertaç EşBayramla birlikte muhalefet ve iktidar blokları topluma açık mesaj vermeye başladı. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Millet İttifakı’nın bileşeni İYİ Parti’nin genel başkanı Meral Akşener’i ziyaret etti.
Bu birliktelik fotoğrafına iktidar blokundan yanıt gecikmedi. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Yassı Ada’nın betonlaşmış halini, MHP lideri Devlet Bahçeli ile birlikte açtı.
Bu iki fotoğraf önümüzdeki dönemde siyasetin saflaşma kutuplarını oluşturacak.
MUHALEFETİN ARAÇLARI
Son genel seçimde yenilen muhalefetin olası erken veya zamanlı seçimde başarı sağlayabilmesi için yeni bir yapılanmaya gitmesi gerektiği açık. Kategorik olarak düşünürsek, geçen seçimde milliyetçi taban için İYİ Parti yoluyla oluşturulan seçeneğin ardından kurulan ittifak, iktidarı devirmeye yetmedi.
Şimdi AKP tabanı için de kaçış seçenekleri oluşturuluyor. Deva Partisi, daha çok Abdullah Gül’ü Cumhurbaşkanı yapma odaklı. Gelecek Partisi ise kendisine daha uzun soluklu bir siyasi misyon oluşturma çabasında. Bu kadar farklı yapının uyumlu bir blok oluşturması zor. Muhalefetin farklı iki blok halinde seçime hazırlanması olasılığı dillendiriliyor. Bunun muhalefete getirisi ve götürüsü geniş bir tartışma.
Ancak muhalefetteki yapılanma şekilleri, bunun seçime ve seçim sonrasına yansımaları düşünülmek zorunda. Muhalefetin cumhurbaşkanlığını kazanması, parlamentoda oluşabilecek durum, parçalı muhalefetin seçim sonrasındaki tavırları...
Evet, muhalefetin işi zor, düşünmesi gereken ciddi durumlar var.
İKTİDAR İKİ KOLDAN
Muhalefetin zorluklarına karşın iktidar partisinin kolaylıkları var. Bir kere AKP ve MHP muhalefete göre çok daha uyumlu. Oluşursa sorunlar, iki lider arasında çözümlenebiliyor, tabanların karşı çıkması sağ seçmende daha az gözlemlenen bir davranış... Bizce en önemli boyut ise iktidarın muhalefetle mücadelesi...
Bayramda oluşan fotoğraf, TBMM’nin açılmasıyla farklı bir boyuta taşındı. CHP’li Enis Berberoğlu ve iki HDP’linin milletvekilliği, birlikte oylanarak düşürüldü. Burada muhalefetin önde gelen partisine biçilmek istenen rol HDP ile birliktelik. Kamuoyunda bu algı iyice yerleştirilmeye ve muhalefet şeytanlaştırılmaya çalışılıyor.
Bunun amacı da net: Kafası karışık sağ seçmenin muhalefete kaçmasını engellemek. Özellikle CHP’ye yönelik içerden ve dışarıdan bu tip nokta operasyonlar önümüzdeki dönemde de beklenmeli. HDP’nin durumu biraz daha farklı. İktidarın terör örgütü ile bu parti için kurduğu “illiyet bağı” çok işlevli olarak kullanılıyor.
Hedef, toplam muhalefetin gücünü HDP aracılığıyla tırpanlamak ve siyaset pratiğinde partiyi sayı konumuna düşürmek. Milletvekili sayısı, oy oranı gibi... Bu sayılarla güvenlik, yargı, sandık gibi araçlarla oynamak iktidar açısından o kadar da zor olmuyor. İYİ Parti, MHP’nin tersine daha çok lideri Meral Akşener ismiyle ayakta duruyor. Yerel seçimlerden sonra kurumlaşma birazcık hissedilse de halen operasyonlara çok açık.
İKİ PARTİ SICAK MÜCADELEDE
AKP’den ayrılanların kurduğu iki parti ise şu anki sıcak mücadele alanını oluşturuyor. Bu partiler, AKP’deki memnuniyetsizlerden, bu tutumları nedeniyle MHP’ye kayanların ne kadarının oyunu alacaklar?
CHP ile görünür-görünmez ittifakları büyük sağ seçmenin yeterli kesimini ikna etme işlevi görecek mi? İktidar bloku, tüm bu verileri kendisi açısından faydaya dönüştürmek için alana çıktı. Bu yıl bu hareketliliği izleyeceğiz. Bir diğer boyut ise ekonomik... Hazine ve Maliye’nin başındaki “Damat Bakan”ın açıkladığı kredi olanaklarının sonuçları kime yarayacak? Türk Bankacılık sistemi bu durumu kaldırabilecek mi, bu krediler için ne kadar kaynak ayrıldı, nereden bulundu? İktidarın erken seçime gitmesi için en azından kendisini güçlü hissetmesi lazım. Başlattığı siyasi ve ekonomik ataklar, seçimin zamanında yapılması beklentisini çok zayıflatmış durumda.