İhsanoğlu: Şişko kediler ciğerin büyük parçasını kapıyor

Cumhurbaşkanı Ekmeleddin İhsanoğlu, "Türkiye'nin gemisi sıg sularda değil dalgalı sularda gitmesi lazım. Ortada şişko kediler var ve onlar ciğerin büyük parçasını kapıyorlar. Bu gelir dağılımındaki adaletsizliği gidermek hepimizin görevidir" dedi.

DHA

Cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu Kocaeli Gebze Kültür Merkezi'nde STK, sendika, dernek temsilcileri ve ilçe kanaat önderleriyle biraraya geldi. "Cumhurbaşkanı yol gösterir, yol yapmaz" diyen Ekmeleddin İhsanoğlu konuşmasında, "Ülkemiz bugünlerde toplumda huzursuzluk, gerginlik ve korku yaşıyor. Dışarda da itibarsızlık yaşıyor. Bunları gidermek için Türkiye'nin önünde 10 Ağustosta fırsat var. Bu fırsatı bu millet kullanacaktır ve bu korkuların hepsi sona erecektir" dedi.

Ankara'dan uçakla gecikmeli olarak İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı'na gelen ve oradan karayoluyla Kocaeli'nin Gebze İlçesi'ne geçen Ekmeleddin İhsanoğlu, Gebze turnikelerinde karşılandı. Daha sonra Gebze Kültür Merkezi'nde 'Cumhurbaşkanı Ekmeleddin' sloganları ve alkışlarla karşılanan İhsanoğlu'na salona girişinde eşi Füsun İhsanoğlu, TBBM Başkan Vekili Meral Akşener, MHP Milletvekili Lütfü Türkan, CHP Kocaeli Milletvekili Mehmet Hilal Kaplan, Eski Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Yaşar Okuyan, Ekmeleddin İhsanoğlu'nın oğlu Aziz İhsanoğlu, CHP Milletvekilleri eşlik etti. Karşılamada STK, sendika, dernek temsilcileri ilçe kanaat önderleri ve kalabalık bir vatandaş topluluğu da hazır bulundu.

 

'TÜRKİYE ARTIK YETER NOKTASINDA'

Ekmeleddin İhsanoğlu konuşmasında, "Bu salona girerken bir vatandaşımız samimi bir şekilde 'Yeter artık yeter' dedi. Türkiye artık yeter noktasına geldi. Türkiye kendilerinin dışında bir iktidar demokrasi içersinde, kendilerinden başkasına alternatif tanımayanlar mantığıyla gidemez. Kocaeli ülkemizin İstanbul'dan sonra en büyük sanayi ve ticaret merkezidir. Ne yazık ki rant aşkından dolayı, çarpık şehirleşmeler, her taraf betonarme ile doldu. Yeşillik kayboldu, balıkçılık ve tarım kayboldu. Bunun yerine rant ekonomisi oldu. Hem sanayi, endüstride ve altyapıda sürdürebilirlik olması gerekir. Rant politikalarından dolayı Kocaeli bir takım sıkıntılarla karşı karşıya" dedi.

 

'KORKU VE HUZURSUZLUK YAŞANIYOR'

Ekmeleddin İhsanoğlu konuşmasına, "Bunların yanında da ülkemiz bugünlerde toplumda huzursuzluk, gerginlik ve korku yaşıyor. Dışarda da itibarsızlık yaşıyor. Bunları gidermek için Türkiye'nin önünde 10 Ağustos'ta fırsat var. Bu fırsatı bu millet kullanacaktır ve bu korkuların hepsi sona erecektir. Burada fetihten sonra buraya gelen herkes buranın evladı olmuştur. Kocaeli Gebze Türk miletinin yıldızlarından birtanesi haline gelmiştir. Türkiye'yi küçük gruplara bölmek Türkiye'nin zararına olan bir hadisedir. Bu topraklarda bin sene beraber yaşadık. İnşallah ilebet bu topraklarda beraber yaşayacağız. Bu seçimler tarihi bir dönem noktasıdır" sözleriyle devam etti.

Bu işin herkesin gözü önünde Türkiye'nin iki köklü partisi arasında varılan anlaşma ile başladığını da söyleyen Ekmeleddin İhsanoğlu şöyle devam etti: "Ama öyle bir anlaşmaydı ki tepedeki iki genel başkanın anlaşması şeklinde görülse de bu anlaşma tabanda ve alttan üste giden bir anlaşma olmuştur. Ben Anadolu, Trakya, Eğe ve Karadeniz'i gezmeye başladığımdan itibaren bu beraberliği gördüm. Bana yapılan talebin ne manaya geldiğini keşfetmiş oldum. Millet büyük bir değişim istiyor. Artık millet bıkmıştır. Bu arayışı 3 aday arasında kararını vererek 10 Ağustos'ta hakedeni Çankaya'ya gönderecektir. İki parti arasındaki anlaşma orada durmadı. Türkiye'nin sağından solundan MHP'den CHP'den, Demokrat, Büyük Birlik Partisi'nden, DSP'den ve başkaları da katılarak dün 9 parti oldu. Yarın da 10 uncu parti olacak. Gezdiğimiz her yerde AK Partili kardeşlerimiz de onlarda aynı düşündeler. Onlar da bir sorun yaratmayan bir Cumhurbaşkanı istediklerini söylüyor. Cumhurbaşkanı mekanı bütün milleti kucaklayacak. 76 milyon nüfusta ayrım yapmadan eşit mesafede bütün milletin dertleriyle ilgilenecek bir cumhurbaşkanı istiyor. O zaman bir siyasi programla gelen bir aday mı yoksa bütün siyasi partilerden eşit mesafede olan birini mi secek? Milletimiz buna karar verecek."

 

'BÜTÜN İMKANLARA RAĞMEN MAĞDURİYET EDEBİYATI SÜRÜYOR'

Ekmeleddin İhsanoğlu, sevgi gösterileri arasında sürdürdüğü konuşmasında, 1983'te bu ülkede o zamanın muktedirleri generallerin, 'sağ partiye şu generali, sol partiye şu generali getireceğiz' dediklerini belirterek şöyle devam etti: "O zaman Turgut Özal bu olayı birleştirdi. Bu dönemin muktedirleri apoletli değil. Türkiye'nin bütün imkanları seferber edilmesine rağmen mağduriyet edebiyatı yapılmaya devam ediliyor. Sayın cumhurbaşkanımız vesayetin temsilcisi. Hangi vesayet? Bu mantıkla bunu savunanlar bu milletin zekasına, ferasetine güvenlerini tazelemek durumundadırlar. 10 Ağustos siyasi tarihimizde dönüm noktası olacaktır. Türkiye artık 70'li yıllarda yaşadığımız sıkıntıları görmek istemiyor. Türkiye ikiye bölündü. Çok arkadaşımız kardeşimizi şehit verdik. Bugün bizim komşularımızda da çok büyük sıkıntılar var. Bizim sınırlarımız kevgir gibi oldu. Girenin çıkanın hesabı yok. Bunların bir kaydının kuydunun olması lazım. Hal böyleyken etrafımızı saran problemler, ateşler ve bölünmeler bizim açımızdan çok tehlikeli boyutlara gelmektedir. Bunu önlemek için Ortadoğu'da barışı sağlamak için doğru dürüst siyaseti tatbik etmek lazım. En büyük ilkemiz Atatürkün 'Yurtta sulh cihan sulh' ilkesidir. Siz eğer toplumda kutuplaşma, zıtlaşma ve ötekileştirme yaratırsanız, bunu da siyasi araç haline getirirseniz topluma en büyük zararı yapmış olursunuz."

 

'BİR TEK DEVLET REİSLİĞİ KALDI'

İhsanoğlu, "3 aday arasında seçim yapacaksınız. Bu seçim hangi kriterlere göre olmalı. Türkiye Çankaya'ya çıkacak nasıl bir Cumhurbaşkanı istiyor. Türkiye Çankaya'da kriz yaratmak istemiyor" diyerek konuşmasını şu sözlerle sürdürdü: "Bir ufakcık Anayasa kitapçığının masının bir tarafından diğer tarafına fırlatılmasıyla Türk ekonomisi çökmüştür. Çankaya'ya tepesi atacak biri değil, proplem yaratacak birisi değil, sigortası atacak birisi değil. Sigorta olacak birisi lazımdır. Ben hiçbir partinin mensubu değilim. Ben Türk vatandaşıyım, bu ülkenin evladıyım. Ben her şeyden önce demokratım. Bir ülkede demokrasi olmadığı taktirde hiçbirşey olmaz. Bütün güçler tek elde. İcraat, yürütme, yasama ve bunlara ilave olarak bağımsız olarak yargı da bunların içersine kondu. Hepsi bir arada. Bir tek devlet reisliği kaldı. Onun için bunun adı demokrasi olmaz. Bizim demokrasiyi korumamazı lazım. Bunu yapmadığımız taktirde Türkiye büyük sıkıntılara girecek. O bakımdan 10 Ağustos seçimlerinin birinci hedefi demokrat bir cumhurbaşkanı seçilmesidir."

 

'CUMHURBAŞKANI SİYASET ÜSTÜ OLMASI LAZIM'

Konuşmasında, "Bu adam siyasetten anlamaz diyorlar. Ben bal gibi anlarım da. Mesele o değil. Mesele Cumhurbaşkanlığı'nın siyaset üstü olması lazım. Taraf tutmaması lazım" söyleriyle sürdüren İhsanoğlu, " Eski tarifle tarafgir olmaması lazım. Onun tarafı belli. Anayasa yazıyor. Devletin başıdır. Türkiye Cumhuriyetinin ve bütünlüğünün temsilcisidir. Bundan taraf olacak. 'Büyük Türkiye, yeni Türkiye'nin reçetesi bendedir' derseniz, o reçeteyi eczanelerden alamazsınız. Gidersiniz meclise, o kabul ederse herkes kabul eder. O bakımdan Türkiye seçimini 10 Ağustos'ta rahat bir şekilde yapacaktır. Bize desteğini ilan eden 9 parti içersinde olanların hepsi bize yöneliyorlar" dedi. İhsanoğlu buradaki sözlerini şöyle tamamladı:

 

'CUMHURBAŞKANI YOL GÖSTERİR, YOL YAPAMAZ'

"Diyorlar ki 'Başbakanımız çok iyi hizmetler yapıyor' diyorlar. Sayın Başbakan Çankaya'ya geldğinde icraat yapamaz. Yol yapamaz, köprü yapamaz. Cumhurbaşkanı yol gösterir, yol yapmaz. Ben eminim ki AK Partili arkadaşlarımız da bize oy verecekler. Onlarda inanacakları insan istiyorlar. Biz bu yola, saygı, sevgi, dirlik ekmek için çıktık. Türkiye ekmeğini büyütmek istiyor ve o ekmeği bölüşmek istiyor. Hukukun üstünlüğünü istiyor. Türkiyenin en başta olduğu muhtaç hususlarından birisi demokrasinin yeniden yapılması, vatandaşların söz sahibi olmaları ve aynı zamanda adalet sisteminin yeniden hakkaniyet içersinde tesis edilmesidir. 'Adalet mülkün temelidir' bu temel sarsılınca o mülk, o devlet çöker."

 

'SİSTEMİ İYİ BİLMEK LAZIM'

Cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu Gebze'den sonra geldiği İzmit'te Emek Otel'de gazetecilerin sorularını cevaplandırdı. Bir gazetecinin İsrail’in saldırıları ve Ortadoğu'daki sürecin ne olacağına yönelik sorusu üzerine “Gazze meselesi maalesef hunharca ve gaddarca yapılan saldırılardır. İsrail bu saldırıları ilk defa yapmıyor ve son defa da yapmayacak. Bu saldırı karşısında buna dur diyecek Uluslararası güç Güvenlik Konseyidir. Bu meclis kilitli. 5 üyenin vetosu var. Siz oradan Barış Gücü'nü gönderme imkanınız yok. ABD, İsrail'e dokunacak her gücü engelliyor. Sistemi iyi bilmek lazım. Sivil yerleşim merkezlerine çocuk, genç, kadın tanımadan insanlar öldürüldü. Ne yapmak lazım? Yeni birşey bulduk. Bunun yolu Cenevre'de var olan İnsan Hakları Komisyonu'dur. O yol açık ve o yola gitmek lazım" dedi.

 Filistin konusunda herkesin nutuk atıp heyecan yaratığını söyleyen İhsanoğlu konuşmasını söyle sürdürdü: "2009 senesinde insan haklarına karşı işlenen aykırılıkların işlenen suçların tespitini yaptık. İlk defa İsrail'in gayrimeşru yollarda yasaklanan silahlar kullandığını tespit ettik. Filistin Hükümeti Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne gitmelidir. İslam dünyasından ve dışından olanlar bu desteği vermelidir. İsrail'in işlediği suçlarda hiç bir mahkemeye gidilmemiştir. Allahtan ümit kesilmez. Ümidimizi kaybettiğimiz zaman her şeyimizi kaybederiz. Bu bölgelerde barış ve güven için işbirliği yapmak lazım. Bu bölgede mevcut ülkelerin uluslararası camiada huzurun tesisi için çalışmanız lazım. Taraf tutmamanız lazım. Bölünmelerin önüne geçmek lazım. Biz burada çok dikkatli olmak lazım."

 

‘KOCAELİ’NDE YÜZDE 60’IN ÜZERİNDE BEKLENTİM VAR’

Bir gazetecinin "Kocaeli’nde yüzde kaç bekliyorsunuz" sorusu üzerine İhsanoğlu, “Bu demokrasi yolu güllerle bezenmiş bir yol değil. İnişleri çıkışları zorlukları, engelleri olan bir yol. Millet 10 Ağustos sözünü çok net bir şekilde söyleyecektir. Millet bir daha demokrasi tarihindeki dönüm noktalarından geçerek kesin kararlarını verdiği günlerinden birini yaşayacaktır. Kocaeli'nden ise yüzde 60'ın üzerinde beklentim var" dedi.

 

'BİZİM HEDEFİLİMİZ MUASIR MEDEDİYET SEVİYESİDİR'

Ekmeledddin İhsanoğlu daha sonra Emex Otel'den kent içindeki Tanyıldız Düğün salonuna geçti. Burada siyasi parti il başkan ve yöneticileri, sivil toplum kuruluşu ve vatandaşlarla bir araya geldi. İhsanoğlu burada yaptığı konuşmada da "Biz şehir şehir, kasaba kasaba geziyoruz. Türkiye'nin İstanbul'dan sonra hızlı gelişen ikinci ili Kocaeli'ndeyiz. Bana 2023 hedefi soruldu. Bizim hedefimiz Atatürk'ün söylediği 'muasır medeniyet seviyesine' ulaşmaktır. Bunu edebiyat olsun diye söylemiyorum. Bu hedef milli bir hedeftir. Bu doğru bir hedeftir. Bunun için hep beraber çalışmamız lazım. Türkiye orta gelir ülkeler tuzağına tutulmuştur. Biz gerçek reel kalkınmamızı ölçmek istiyorsak bunu bizim ve bizim arkamızdan gelen devletlerle değerlendirmeliyiz. Önümüzde önemli bir seçim var. 10 Ağustos'ta Türkiye'nin önündeki tıkanıklığı hep beraber çözelim" dedi.

 

IŞITAN'A DESTEK

Türkiye'nin önündeki engellerin kaldırılması gerektiğini söyleyen İhsanoğlu konuşmasını söyle sürdürdü: "Demokrasi önündeki engelleri kaldırırsak ve Türkiye demokratikleşmede daha iyi bir hale gelirse o zaman biz bu hedefe ulaşabiliriz. İzmit Gazi Lisesi öğrencisi gezi parkıyla ilgili konuştuğu için elinden birinciliği alınıyor. Bu demokrasi mi? O çocuk insani dayanışma içersinde bu iki insanın aziz hatırasını anıyor. Siz onun birincilik hakkını elinden alıyorsunuz. Böyle gaddarlık olurmu? Bunun insanlıkla alakası varmı?"

 

BBP GENEL BAŞKANI İLE BULUŞTU

Ekmeleddin İhsanoğlu toplantının gerçekleştirildiği düğün salonundan çıktıktan sonra, BBP Genel Başkanı Mustafa Destici'nin de Kocaeli İl Başkanlığı binasında olduğunu öğrenince onu da orada ziyaret etti. Mustafa Destici bu buluşmada yaptığı açıklamada şunları söyledi: "Bizim BBP olarak ilkelerimiz vardı. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden beklentilerimiz neler. Biz kendileriyle bunları çok açık ve net bir şekilde konuştuk. kendilerinden tatmin edici cevaplar aldık. daha sonra istişarelerde bulunduk. Bunların başında da Rahmetli liderimiz muhsin Yazıcıoğlu'nun şehadet sürecinin aydınlatılması ve takibi geliyordu. Daha önce de zaten destekleyeceğimizi açıkladık. Bu desteğimiz de sonuna kadar sürecektir" dedi.