"İfade gündemimizde yok"
TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin, DTP'li milletvekillerinin ifade vermesine ilişkin konunun Meclis Başkanlığı'nın gündeminde bulunmadığını bildirdi.
cumhuriyet.com.trTBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin, Beykent Üniversitesi'nin 2009-2010 akademik yılının açılışı dolayısıyla düzenlenen törenin ardandan gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Bir gazetecinin, DTP'li milletvekillerinin mahkemeye gidip ifade vermesi için herhangi bir girişimde bulunup bulunmayacaklarını sorması üzerine Şahin, şu anda bir girişimde bulunmayı düşünmediğini belirterek, Köksal Toptan'ın başkanlığı döneminde bu konunun Meclisin önüne geldiğini ve bir işlem yapılarak mahkemeye gönderildiğini hatırlattı.
Mehmet Ali Şahin, ''Ama bunun dışında, siyasi partiler, Türkiye'de temel hak ve özgürlük bağlamında bu hususu değerlendirir ve Meclise, bir anayasa değişikliği olabilir, yasa değişikliği olabilir, bir öneri getirirlerse, TBMM İçtüzüğü çerçevesinde bütün bunları değerlendirir. Benim şu aşamada bu konuyla ilgili ön almam doğru değil, diye düşünüyorum. Meclis Başkanlığı olarak gündemimizde şu anda bu konu yok. Mahkemeden bir yazı falan gelirse o zaman bunun değerlendiririm'' dedi.
TBMM Başkanı Şahin, ''Kürt Açılımı'' çalışmalarına ilişkin muhalefet partilerinin yaptıkları açıklamaları nasıl değerlendirdiği yönündeki bir soru üzerine de iktidar partisinin genel başkanı olmadığını, Meclis Başkanı olduğunu ve bu tür siyasi polemiklerin içinde bulunmayacağını söyledi.
Sınır ötesi operasyon konusundaki tezkereye ilişkin bir başka soru üzerine de Şahin, Meclisin yarın gündemine geleceğini belirterek, ''İktidar partisi getirdi, muhalefet de destekliyor. Bir sorun olacağı kanaatinde değilim'' diye konuştu.
Şahin, ''demokratik açılım sürecinde bir ittifak sağlanıp sağlanamayacağı'' yönündeki bir soruya ilişkinde de şunları söyledi:
''Türkiye, demokratik açılım dediğimiz, demokratik standartları yükseltme çalışmasını ilk defa gündeme alıyor ve ilk defa uyguluyor değil. Cumhuriyet kurulduğu andan beri TBMM de Türkiye de hep demokratik açılım içerisinde olmuştur. Eğer, şu anda Türkiye Avrupa Birliği ile katılım müzakereleri noktasına gelmişse bu, bu alanda atılan adımların sonucudur. Bunda da parlamentoda bulunan tüm siyasi partilerin katkısı vardır.
Eğer bundan sonra daha da demokratikleşelim deniyorsa, yine de herkesin katkısı olması gerekir. Geçmişte buna destek veren partilerin muhalefete düşünce, 'destek vermeyeceğiz' demesinin takdirini millet yapacaktır. Demokratikleşme, Türkiye için gereklidir, Türk halkı için gereklidir, Türkiye'nin dünyadaki saygınlığı için gereklidir.''