İDSO Polonezköy'ün 170.Yıllık tarihine seslenecek

İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası(İDSO) 9 Ekim Cuma akşamı Aya İrini'de saat 20.00'de vereceği konseri Polonya İstanbul Başkonsolosluğu İşbirliğiyle Polonya-Türkiye tarihinde çok ayrı bir yer tutan Polenezköy'ün 170.yıllık tarihine ithaf ediyor.

cumhuriyet.com.tr

Polonyalı ünlü şef Tadeusz Strugala yönetiminde konserin programı Polonya ve Polonezköy’ün tarihi ile yakından ilgili üç eserden oluşur.

Michał Kleofas Ogiński’nin “Polonez”, Chopin’in “Piyano konçertosu No:1”, Richard Wagner’in “Polonia” uvertürü. Ayrıca programda yer alan Ulvi Cemal Erkin’in “Köçekçe” eseri ise, Polonya göçmenlerini candan misafirperverliği ile kabul eden zengin Türk kültür geleneğine göndermede bulunuyor. Piyano konçertosunu Polonya’nın dünya çapında solistlerinden Piotr Palenczny çalacak.

Polonya İstanbul Başkonsolosluğu’nun konser hakkında yaptığı açıklama:

“Yarınki konserin programı Polonya ve Polonezköy’ün tarihi ile yakından ilgilidir. Program, 18. yy. sonu ile 19. yy. ilk yarısı gibi Polonya tarihi açısından zorlu bir dönemde ortaya çıkan üç eserden oluşur.
 
Michał Kleofas Ogiński’nin Polonez La-Minör eseri Polonya’nın bağımsızlığını koruma mücadelesi verdiği dönemde 1794 tarihinde ortaya çıktı. Çok geçmeden çok sayıda Polonyalı göçe zorlandı, bu esere ise “Anavatana veda” adı verildi.
 
Mi-Minör piyano konçertosu No:1 Kasım Ayaklanmasının patlamasından ve Fryderyk Chopin’in Varşova’dan ayrılmasından hemen önce 1830 yılında verildi. Konser, Chopin’in bir daha asla dönmediği, ancak her zaman özlediği Polonya’ya “Anavatana veda” sı oldu.
 
1830-1831 Kasım Ayaklanması sonrası Polonya’dan başlayan Büyük Göçün başlıca destinasyonlarından biri Osmanlı Devleti ve İstanbul oldu. Polonya’nın bağımsızlık mücadelesine katılan göçmenler, birçok Avrupalının Richard Wagner’in 1836 tarihli “Polonia” uvertüründe ifade bulan iyi niyeti ile karşılaştılar.
 
Bu üç eserin, Türkiye’ye yerleşen Polonyalı göçmenleri de kapsayan 19. yy. Polonya göç tarihini anlattığı söylenebilir.
 
Bugünkü programda yer alan Ulvi Cemal Erkin’in “Köçekçe” rapsodisi ise, Polonya göçmenlerini candan misafirperverliği ile kabul eden zengin Türk kültür geleneğine göndermede bulunuyor.”