İddianamede çarpıcı ayrıntılar

Karlov suikastına ilişkin iddianamede çarpıcı ayrıntılar yer aldı. Suikastın FETÖ’nün MİT hücresi tarafından planlandığı ileri sürüldü.

Alican Uludağ

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Rusya’nın Ankara Büyükelçisi Andrey Karlov’un 19 Aralık 2016’da polis memuru Mevlüt Mert Altıntaş tarafından öldürülmesine ilişkin iddianamede onayın FETÖ lideri Fethullah Gülen’den geldiği ileri sürüldü.

Ankara Cumhuriyet Savcısı Adem Akıncı, Büyükelçi Karlov suikastına ilişkin yürüttüğü soruşturmayı tamamladı. 607 sayfalık iddianame, başsavcılık tarafından onanarak ağır ceza mahkemesine sunuldu. İddianamede, arasında Fethullah Gülen, Emre Uslu, Şerif Ali Tekalan, Altıntaş’ın örgüt abisi Şahin Söğüt, eski MİT’çi Vehbi Kürşad Akalın ile FETÖ imamları Hüseyin Kötüce, Cengiz Özkan ve Cemal Karaata ile serginin organizatörü Mustafa Timur Özkan’ın bulunduğu 16 sanık hakkında “anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme, terör amaçlı tasarlayarak öldürme, terör amaçlı kasten öldürmeye teşebbüs, terör amaçlı korku, kaygı veya panik yaratabilecek tarzda silahla ateş etme” suçlarından ceza istendi. 

Suikastla bağlantısı bulunamayan 12 şüpheli hakkında ise sadece örgüt üyesi olmaktan hapis cezası talep edildi.

İddianamenin “Saldırı Planı” başlıklı bölümünde, Samanyolu TV isimli televizyon kanalında yayımlanan Nizama Adanmış Ruhlar isimli dizinin 89. bölümünde sergi salonunda bir Büyükelçinin öldürülmesi ile Karlov eyleminin benzerlikler gösterdiği ifade edildi.

Amaç savaş çıkarmak
İddianamede, 2016 Ocak ayında ABD’de bulunan otellerde yapılan örgütsel toplantılar sonrasında, FETÖ/PDY ve bu örgütün arkasındaki istihbarat örgütleri tarafından Rus jetinin düşürülmesi olayından sonra Rusya ve Türkiye arasındaki bütün siyasal ilişkileri koparmak, her iki ülkeyi olası bir savaş durumuna getirmek, Suriye’de yaşanan iç karışıklığı çözümsüz hale getirmek amacıyla Rusya Büyükelçisi Karlov’un öldürülmesi hususunda karar alındığı anlatıldı. Konunun Fetullah Gülen’e iletilmesinden sonra örgüt elebaşısının eylem konusundaki onayının alındığı vurgulanan iddianamenin, “Saldırı İstihbaratı” başlıklı bölümünde çarpıcı tespitlere yer verildi. İddianamede, bir büyükelçinin koruma kullanıp kullanmadığı ve güvenliğinin sağlanması ile ilgili bilgilere sıradan bir polis memurunun ulaşmasının mümkün olmadığına işaret edildi.

İddianamede, “Bu kapsamda FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün MİT mahrem yapılanmasına yönelik soruşturma kapsamında MİT içerisinde faaliyet gösteren FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne ait bir örgüt hücresi tespit edilmiştir. Söz konusu örgüt hücresi üzerinde cumhuriyet başsavcılığımız tarafından yapılan çalışmalar neticesinde bu hücrenin 19/12/2016 tarihinde gerçekleştirilen eylemin istihbaratını sağladığı belirlenmiştir” dendi. 

MİT’çi bilgileri abisine verdi

2016 yılı ocak ayı sonrasında, 2016 yılı şubat ayı içerisinde Büyükelçi Andrey Karlov’un koruma kullanıp kullanmadığı, hangi alanda koruma kullandığı yönünde MİT içerisinde faaliyet gösteren FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensupları tarafından istihbarat toplandığı anlatılan iddianamede, MİT mensubu olan ve FETÖ üyeliği nedeniyle kurumdan ihraç edilen Vedat kod adlı Vehbi Kürşad Akalın’ın ilgili istihbaratı talimat doğrultusunda topladıktan sonra bu bilgileri abisi konumunda bulunan BTK çalışanı Yusuf kod adlı isimli Hüseyin Kötüce’ye ilettiği ifade edildi. Kötüce’nin bu bilgileri, kendisinin üst pozisyonunda olan Sadık kod adlı isimli Cemal Karaata’ya, bu kişinin de bilgileri MİT imamı Vedat kod adlı isimli Cengiz Özkan’a ilettiği aktarılan iddianamede, “Bilgilerin, bu silsile içerisinde Fethullah Gülen’e kadar iletildiği tespit edilmiştir” ifadesi kullanıldı.

 

 

<haber-yatay:1142207,1120808>