İçerideki babaya mektup... Seni ne kadar sevdiğimizi anlatmam gerek, hadi gel artık

Gazetemize yönelik yürütülen operasyon kapsamında tutuklanan yazar ve yöneticilerimizden Turhan Günay'ın kızı Elif Günay babası için bir mektup kaleme aldı.

Elif Günay

 

Canım babam,

Dokuz aydır sen yokken çıktığım seyahatleri, okuduğum kitapları, adada bulup eve aldığım kediyi, eve yaptırdığım kitaplığı, kitaplığı doldurmak için senin evinden yürüttüğüm kitapları, dostlarınla kurduğumuz sofraları, hakkında konuştuklarımızı, şerefine kaldırdığımız kadehleri, sen seversin diye senin için her gün paylaşılan türküleri, peçetelere çizilen karikatürleri, yazılan yazıları, girdiğin her rüyamı, hatta diğer bütün rüyalarımı, kurduğum yepyeni hayalleri, senin hakkında konuştuğum panelleri, konuşurken heyecandan nasıl titrediğimi, paniğe kapıldığımda seni nasıl izleyicilerin arasındaymışsın gibi hayal ettiğimi, fikrimin arkasında durmayı bana nasıl öğrettiğini, kitap fuarlarında her yerde afişlerini gördüğümde nasıl heyecanlandığımı, bir şeyler yazmaya başladığımı, beni yazmaya teşvik eden dostlarımı, yazdıklarımı okuyup da “Kızım evladım, sen ne yaptın çocuğum” deme diye kâğıtları apartmanın bahçesine gömme planları yaptığımı, beni sürekli arayan yüzlerce insanın, beni ve seni nasıl yalnız bırakmadığını, her hafta gazeteye gidip senin ekibin başına musallat oluşumu, sana gelen kitapları nasıl biriktirdiklerini, masanı nasıl hep hazır tuttuklarını, Dilek ve çocuklarla seni anıp nasıl güldüğümüzü, nasıl özlediğimizi, içimiz her karardığında bize atacağın fırçaları düşünüp nasıl hemen toparlandığımızı, emek verdiğin bütün çocuklar olarak bu yaştan sonra nasıl kardeş olduğumuzu, seninle nasıl gurur duyduğumuzu ve seni ne kadar sevdiğimizi anlatmam gerek artık. Hadi gel, bekliyoruz.

Elif Günay