'Hükümet Milli Eğitim Şurası'nda kantarın topuzunu kaçırdı'
DSP Genel Sekreteri ve Denizli Milletvekili Hasan Erçelebi, ''Hükümet, Milli Eğitim Şurası'nda kantarın topuzunu kaçırdı. Ekonomik sömürüyü gözden kaçırmak ve gündemden uzaklaştırmak için din sömürüsünü öne çıkaran AKP, Milli Eğitim Şurası'nı, amacından ve hedefinden uzaklaştırarak Diyanet İşleri Şurası'na çevirmek istemektedir'' iddiasında bulundu.
cumhuriyet.com.trDSP Genel Sekreteri ve Denizli Milletvekili Hasan Erçelebi yaptığı yazılı açıklamada, 8 yıllık kesintisiz temel eğitimin parçalanmak istendiğini, ''AKP'nin eğitimle ilgili gizli emellerini Şura kararlarıyla meşrulaştırmak istediğini'' ileri sürdü. 18. Milli Eğitim Şurası çalışmalarında, Atatürk'ün gösterdiği çağdaş uygarlık seviyesinin üzerine çıkma hedefinden uzaklaşılarak, ''Hayatta en hakiki mürşit ilimdir'' ilkesinin yok edilmek istendiğini iddia eden Erçelebi, şunları kaydetti: ''Hükümet, Milli Eğitim Şurası'nda kantarın topuzunu kaçırdı. Ekonomik sömürüyü gözden kaçırmak ve gündemden uzaklaştırmak için din sömürüsünü öne çıkaran AKP, Milli Eğitim Şura'sını gerçek hedeflerinden uzaklaştırarak Diyanet İşleri Şurası'na çevirmek istemektedir. Hükümet'in, Türkiye'deki eğitim sistemini yakından ilgilendiren bu toplantıyı, Milli Eğitim Şurası ile özdeşleşmiş olan ve bugüne kadarki tüm şura toplantılarının yapıldığı Milli Eğitim Bakanlığı Şura Salonu'nda değil de Kızılcahamam'da parti toplantılarını yaptığı bir otelde yapması da dikkat çekicidir. Hükümet, parti toplantılarını yaptığı otelde, 8 yıllık kesintisiz eğitimin temeline de dinamit koymak istemektedir. Unutulmamalıdır ki dünyada en kötü sömürü, eğitim üzerinden din ve inanç sömürüsüdür. Gelişmiş ülkelerde eğitim kesintisiz 12 yıl olurken, Türkiye'de 8 yıllık kesintisiz zorunlu eğitimi parçalamaya çalışmak, çağdaşlığa ters düştüğü gibi gericiliğin daniskasıdır.''
AKP'nin gizli bir gündemi ve programı olduğunu öne süren Erçelebi, bu programın, Tevhid-i Tedrisat Kanunu'na, Anayasa'nın başlangıç maddelerine ve Anayasa'nın eğitimle ilgili 42. maddesine aykırı olduğunu ileri sürdü. Erçelebi, açıklamasında, ''Aynı zamanda bu zihniyetin gizli programı, Türk Milli Eğitimi'ni düzenleyen 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu'na da aykırıdır. Çünkü, 1739 sayılı Kanun'da, eğitimin 14 temel hedefi vardır, bu 14 temel hedefe bu Şura'da alınan kararlar aykırıdır'' görüşünü savundu.