Hükümet 400 TL’lik toplusözleşme ikramiyesinden tüm memurlar yararlanamayacak

Çalışma Bakanı Vedat Bilgin’in yüzde 1 şartı nedeniyle ikramiyeden 2 milyona yakın memur ve memur emeklisi yararlanamayacak. Memur Sen dışındaki sendikalar tepkili. Büro İş davaya hazırlanıyor.

Mustafa Çakır

İktidar ve Memur-Sen 6 milyona yakın memur ve memur emeklisi için oturdukları masadan anlaşma ile kalkarken, 400 TL’lik ikramiye için getirilen “yüzde 1” şartı tepki yarattı. Sendikasızlarla birlikte yaklaşık 2 milyona yakın memuru toplusözleşme ikramiyesinden mahrum bırakan şartın anayasaya aykırı olduğunu söyleyer Büro-İş dava açacağını açıkladı. Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) de cuma günü “hizmet üretmeme” kararı aldı.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin ve Memur Sen önceki gün toplusözleşme görüşmelerinde anlaşmaya varılan iki yıl için toplam yüzde 26 artı enflasyon farkından oluşan zam oranlarını açıklamıştı. Bilgin konuşması sırasında soru işaretleri bırakan bir açıklama daha yapmış ve şunları söylemişti:

“Hizmet kolları düzeyinde hem genel sözleşme şartlarından yararlanma konusunda bir sendika enflasyonu var. Merdiven altı diyebileceğimiz yapılar var. Onların da önüne geçebilmek için yüzde 1 örgütlenme düzeyi olan sendikaların bundan istifade edebilmesini kararlaştırdık. Memur-Sen Konfederasyonumuzun seyyanen zam talebi vardı. Biz seyyanen zammı karşılama konusunda uzlaştığımız rakamları dikkate aldığımız zaman onun getireceği yükün artık bir sosyal uzlaşmadan çok, ekonomik bir soruna dönüşmemesi için bir başka öneride bulunduk.” 

ASKER, POLİS ALAMIYOR

Bilgin, bu öneriyi 135 TL olan toplusözleşme ikramiyesinin 400 TL’ye çıkarılması olarak açıklamış ve bu konuda uzlaşmaya vardıklarını söylemişti. Bakanın açıklamasından yüzde 1 şartının ne için getirildiği tam olarak anlaşılamasa da müzakereler sırasında bu konunun ikramiye için görüşüldüğü öğrenildi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın Temmuz 2021 istatistiklerine göre sendikalaşma oranı yüzde 1’in altında olan 200’e yakın memur sendikası var. Bu sendikalarda binlerce memur örgütlü.

İkramiyedeki artıştan yararlanabilmek için “yüzde 1” şartı getirilmesi nedeniyle binlerce memur 400 TL’lik toplusözleşme ikramiyesini alamayacak. Bakanlığa göre toplam memur sayısı 2 milyon 658 bin 555. Toplam sendikalı memur sayısı ise 1 milyon 718 bin 984. Bunların dışında yasa ile sendika üyesi olmaları yasaklanan binlerce memur var. Örneğin asker ve polisler sendika üyesi olamıyor.  

Birleşik Kamu-İş’e bağlı Büro-İş Sendikası Genel Başkanı Alay Hamzaçebi, bakanın kendileri için kullandığı “merdiven altı” ifadesinin “facia” olduğunu söyledi. Bakanı bu “rencide edici” ifadesi nedeniyle şiddetle kınadıklarını belirterek ikramiye ayrımının ise anayasaya aykırı olduğunu kaydetti.

KİM NE DEDİ?

MEMUR-SEN MUTLU KESK İŞ BIRAKACAK

Toplusözleşmeyi yalnızca imzayı atan Memur-Sen olumlu buldu. Diğer konfederasyonlar anlaşmayı eleştirdi. Değerlendirmeler şöyle:

- Memur-Sen: Bütçeden hakkımızı, refahtan payımızı aldık. Maaş ve ücretlerde yüzde 26’lık bir artış sağladık. İdari hizmet sözleşmeli sendikalı en düşük memur maaşını yüzde 37 yükselttik. 

- Türkiye Kamu-Sen: Geçmiş dönemlere kıyasla daha fazla kazanım elde edilmiş olsa da özellikle refah payı ve seyyanen zam başta olmak üzere kırmızı çizgi olarak gördüğümüz ekonomik taleplerimizi karşılamaktan uzak kalan bu toplusözleşmenin yetersiz olduğunu düşünmekteyiz. 

- KESK: Kapalı kapılar ardında yapılan görüşmelerin ürünü mutabakatın adı “ölümü gösterip sıtmaya razı etme mutabakatıdır.” 2 yıl için toplamda yüzde 67.2 maaş artışı teklif eden ‘yetkili’ konfederasyon toplamda yüzde 26 oranına imza atmıştır. Tüm kamu emekçilerini üretimden gelen gücümüzü kullanmaya, 27 Ağustos 2021 Cuma günü bir günlük “hizmet üretmeme” eylemine katılmaya çağırıyoruz.

- Birleşik Kamu-İş: Emekçiler açlığa ve sefalete mahkûm edildi. Şiddetle reddediyoruz. AKP, bu zam oranlarıyla alay etmiştir. Memur-Sen yine AKP’nin çıkarlarını gözetmiştir. Kamu emekçilerine yüzdelik dilimlerle ücretli kölelik koşulları dayatıldı. 

- BASK: Sözleşmedeki hükümleri yargıya taşıyacağımızı, başta ILO olmak üzere uluslararası kuruluşlar nezdinde girişimde bulunacağımızı ilan ediyoruz.