HSYK pazarlığı

Önerinin durdurulmasının altında AKP'nin ince hesapları yatıyor.

Emine Kaplan / Cumhuriyet

AKP’nin HSYK yasa önerisini “şimdilik” askıya almasının altından hâkim ve savcı atamasından, kurulun idari yapısındaki değişikliğe kadar yapılan bir dizi pazarlık çıktı. HSYK 1. Dairesi’nin yapısını değiştirdikten sonra istediği kararları çıkarmaya başlayan AKP, kurul genel sekreteri ve yardımcılarının da değiştirilmesini istiyor. Bunun için HSYK Genel Kurulu’nun tavrını görmek isteyen AKP, yasa önerisinin görüşmelerini geçici olarak dondurdu. İstediği kararların çıkması ve bundan sonraki süreçte de kurulun hükümetle uyumlu çalışacağını izleyecek olan AKP, yasa önerisini geri çekmeden genel kurul gündeminde tutarak “sopa” gibi kullanmayı hedefliyor. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün veto olasılığını da değerlendiren AKP’de, “Eğer veto ederse Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde kamuoyundaki desteği ve gücü artar” değerlendirmesi yapılıyor.

HSYK yasa önerisinin şimdilik dondurmasının altında yatan asıl planlar şöyle:

HSYK’den istenen değişiklikler: Yasa önerisinin Türkiye Adalet Akademisi’yle ilgili düzenlemelerinin kabul edilip HSYK ile ilgili bölümüne gelinince görüşmelerin ertelenmesine önceki gün değil geçen salı günü karar verildi. Yasa önerisinin Adalet Komisyonu’ndaki görüşmeleri sırasında 1. Daire’nin üye yapısının değiştirilmesiyle kurulda dengeler yeniden kuruldu. Salı gününden itibaren ise hükümetin istediği bazı değişikliklerle ilgili olarak HSYK’nin tavrı izlenmeye başlandı. Aynı gün HSYK, Balyoz davasına bakan hâkim Ömer Diken, Adalet Bakanlığı’nın baskısına rağmen yolsuzluk ve rüşvet operasyonunun İzmir ayağının üstünü örtmeyen İzmir Cumhuriyet Başsavcısı Hüseyin Baş’ın da aralarında bulunduğu 96 hâkim ve savcının yerini değiştirdi. HSYK, perşembe günü 22 müfettişi kurula atadı. Yasa önerisinin dondurulduğunun açıklandığı cuma günü ise MİT’in TIR’larında arama yaptıran Adana Cumhuriyet Başsavcısıvekili Ahmet Karaca ile savcı Aziz Takcı’nın arasında bulunduğu 3 savcının özel yetkileri alındı.

HSYK’nin idari yapısı: AKP, bu değişiklikleri yeterli görmüyor. Kurulun genel sekreter ve yardımcılarında değişiklik yapılması ile hâkim ve savcıların teftişini yapan daireyle ilgili de bazı adımlar atılmasını bekliyor. AKP, önümüzdeki haftaya kadar bu konularda bir adım atılması, bundan sonraki süreçte de kurulun hükümetle uyumlu çalışacağına yönelik güçlü bir kanaat oluşması durumunda yasa önerisini buzdolabında tutacak. Böylece, kamuoyundan gelen itirazlar ve AB’nin eleştirileri de dikkate alınıyor algısı yaratılacak.

Cumhurbaşkanı’nın vetosu: Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün itirazları doğrultusunda yasa önerisinde değişiklikler yapıldı. Ancak Gül’ün bunları yeterli görmediği, asıl olarak ise anayasa değişikliği yapılmasını istediği biliniyor. Parti yönetimi, Gül’ün veto edeceği bir yasa metnini Çankaya Köşkü’ne göndermek istemiyor. Parti kulislerinde, “Eğer yasa önerisi TBMM’den geçer ve Cumhurbaşkanı da veto ederse, kamuoyundaki desteği ve gücü artar. Bu da Cumhurbaşkanlığı seçimlerine yönelik planları etkiler” görüşü dile getiriliyor.

Anayasa ile muhalefeti sıkıştırma: AKP, HSYK’nin mevcut üyelerini değiştirmek için asıl olarak anayasa değişikliği istiyor. Ancak muhalefetin buna yanaşmaması nedeniyle hızla yasa önerisini TBMM’den geçirmek istiyordu. Ancak HSYK’nin istediği adımları yavaş yavaş atması üzerine yasa önerisini dondurarak tekrar anayasa formülüne döndü. Parti kulislerinde, “Bizim için asıl çözüm anayasa değişikliği, hazır dondurmuşken bir anayasa değişikliği için partiler arasında uzlaşma olursa çok daha iyi olur” görüşü dile getiriliyor. Anayasa değişikliğinde uzlaşma sağlanamaması durumunda ise AKP, “Biz kaç kez anayasa çağrısı yaptık. Ama muhalefet partileri yanaşmadı” denilerek özellikle CHP’ye dönük politika oluşturacak.