Hristofyas'ın olumsuz açıklamalarının nedeni
Kıbrıs Rum yönetimi lideri Dimitris Hristofyas ile bir araya gelen, KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, Hristofyas'ın ''müzakerelerde çözüme yakın değiliz'' sözlerini değerlendirdi.
cumhuriyet.com.trKKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat ile Kıbrıs Rum yönetimi lideri Dimitris Hristofyas'ın Kıbrıs müzakereleri çerçevesinde Lefkoşa ara bölgede yaptığı görüşme sona erdi.
Cumhurbaşkanı Talat, görüşmenin ardından Cumhurbaşkanlığı'na dönüşünde yaptığı açıklamada, Avrupa Birliği (AB) konularını ve 3 günlük toplantıya hazırlık bakımından, ''Yönetim ve Güç Paylaşımı'' konusundaki bazı fikirlerini, Kıbrıs Rum tarafı ile paylaştıklarını söyledi.
İlki 11 Ocak'ta başlayacak 3 günlük toplantıların ikincisinin, Hristofyas'ın daha fazla çalışma talebi üzerine bir hafta sonraya ertelendiğini bildiren Talat, liderlerin temsilcileri Özdil Nami ile Yorgos Yakovu'nun yarın ve ilk 3 günlük toplantıdan sonra, farklılıkları azaltmak amacıyla görüşmelerini sürdüreceğini kaydetti.
Cumhurbaşkanı Talat, BM Genel Sekreteri'nin Kıbrıs'ı ziyaretine ilişkin haberlerle ilgili bir soru üzerine, iki tarafın da Ban'ın Şubat ayında gelmesini uygun bulduğunu ifade ederek, ''Fakat Sayın Ban'ın gelmesi, çok büyük ihtimalle bir ilerlemeye bağlı olarak olacak. Bu nedenle resmi olarak kesinleşmiş değildir henüz'' dedi.
Talat, Brüksel ve Ankara'ya gidecek
Başka bir soru üzerine, 6 Ocak'ta Brüksel'e gideceğini ve Barroso ile görüşeceğini açıklayan Talat, 7 Ocak'ta da İstanbul üzerinden Ankara'ya geçeceğini ve Ankara'da da bir dizi görüşmeleri olacağını bildirdi.
Cumhurbaşkanı Talat, yoğunlaştırılmış görüşmelerde basının bilgilendirilmesi için henüz bir yöntem belirlenmediğini, ancak bir tedbir alınacağını da söyledi.
"Hristofyas, bazı çevrelerin etkisiyle..."
Cumhurbaşkanı Talat, Rum lider Hristofyas'ın ''müzakerelerde çözüme yakın değiliz'' yönünde basına yansıyan açıklamalarıyla ilgili soruya karşılık, bunun yeni bir şey olmadığını belirterek, kendileri müzakerelerde ilerleme olduğunu söylediğinde Güney Kıbrıs'ta bazı çevrelerin rahatsız olduğunu kaydetti. Talat, ''Herhalde Sayın Hristofyas da onların etkisiyle böyle açıklamalar yapıyor. Nedenini doğrusu bilemiyorum'' dedi.
İlerleme olduğunu BM'nin de açıkladığını, ama Hristofyas'ın bunu inkar ettiğini belirten Talat, ''Belki de o ilerlemeyi yeterli bulmadığının göstergesidir, söyledikleri'' diye konuştu.
Talat'ın medya temsilcileriyle görüşmesi
KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, bazı medya temsilcilerine verdiği yemekte yaptığı konuşmada, Kıbrıs Türkü'nün güvenliğini tam olarak sağlayacak, can ve mal güvenliği yanında ekonomik güvenliği ve toplumsal bütünlüğünün devamını mümkün kılacak bir çözüm arayışında olduklarını söyledi.
Müzakerelerde buna önem verdiklerini kaydeden Talat, ''Toplumsal kimliği koruyacak, erozyona uğratmayacak düzenlemeler başlıca hedefimiz'' dedi.
2010'un kendisi ile Kıbrıs Rum yönetimi lideri Dimitris Hristofyas arasında sürdürülen müzakerelerin 3. yılı olacağına işaret eden Talat, ''Üçüncü yılda artık sonuç üretmemiz gerek. Her müzakere süreci gibi bunun da sonu var'' dedi.
Kıbrıs Türk tarafının görüşme sürecini sürükleyen, öncülük yapan taraf olduğunu kaydeden Talat, Kıbrıs Türkü'nün avantajının çözümü destekleyen Türkiye'nin yanında olması olduğunu ve bunu iyi değerlendirmek gerektiğini vurguladı.
2009'un çözüm yılı olması için uğraştıklarını, ancak bunu başaramadıklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Talat, bunun nedeninin Kıbrıs Rum tarafının Kıbrıs sorunuyla ilgili aynı endişeleri paylaşmaması olduğunu söyledi.
Talat, müzakerelerde farklılıklar arasında köprüler kurmaya çalıştıklarını, Kıbrıs Türk ve Kıbrıs Rum taraflarının ayrı düşünceler yanında, eşit durumda olmadıklarına da dikkati çekti.
Rum tarafının dünya ile iç içe olduğuna ve ''Kıbrıs'ın bütününün hükümeti'' olarak tanındığına işaret eden Talat, Kıbrıs Türkleri ne kadar haklı olursa olsun dünya tarafından tanınmadığını vurguladı.
Talat, müzakere masasına iki toplum lideri olarak oturup müzakere ederken masadan kalktıklarında, uluslararası topluluk tarafından Rum liderin ''dünyaca tanınan cumhurbaşkanı'', kendisinin ise ''toplum lideri'' olarak görüldüğünü anlattı.
Cumhurbaşkanı Talat, ''Bu ciddi eşitsizlik müzakerelerde yol almamızı da zorlaştırıyor'' dedi.
Her şeye rağmen Kıbrıs sorununun çözümünün müzakerelerle olacağını belirten Talat, askeri yolların daha önce denendiğini, ama başarılı olunmadığını hatırlattı.
Basında, ''müzakere sürecinin boşuna olduğu, çözümün olmayacağı'' şeklinde haberler çıktığına değinen Talat, ''basının görevinin, insanlara doğruları anlatmak olduğunu, Kıbrıs Türkü'nün çözüme ihtiyacı olduğuna göre bunun halk tarafından böyle algılanmasının sağlanması gerektiğini'' kaydetti.
"Türkiye'nin desteği"
''Biz, çözüm için çok ciddi hazırlıklar yapıyor, öneriler hazırlıyoruz'' diyen Talat, Kıbrıs Türk tarafının görüşme sürecini sürüklediğini ve öncülük yaptığını söyledi.
Türk tarafının avantajının Türkiye'nin görüşme sürecini desteklemesi ve Kıbrıs Türk tarafının yanında olması olduğuna işaret eden Talat, ''Aksi taktirde süreç zor olurdu'' dedi.
Cumhurbaşkanı Talat, ''Türkiye'nin desteği çözüm için yanımızda. Bunu iyi değerlendirmeliyiz. Kıbrıs Türkü'nü bu şekilde destekleyen başka ülke yok'' diye konuştu.
Uluslararası boyut
Müzakere sürecinde uluslararası boyutun önemine de dikkati çeken Cumhurbaşkanı Talat, dünyanın ''Çözümü siz bulun, karışmayız'' dediğini, ancak aşırı taleplere de onay vermediğini anlattı.
Uluslararası diyaloğu ön planda tutmanın Kıbrıs Rum tarafını ikna etmek kadar önemli olduğunu belirten Talat, müzakereler kapalı kapılar arkasında yapılsa da uluslararası toplumun bunlarla ilgilendiğini söyledi.
Kıbrıs Türk tarafı olarak uluslararası tek temsiliyet ve bunu sağlayacak düzenlemelerle federal bir yapı önerdiklerini kaydeden Cumhurbaşkanı Talat,
''Eğer dış politika ve dış savunmada tek kimlik oluşturulursa, bu bir federasyon olur. Daha fazla unsur eklenirse bu merkezi güçlü federasyon olur'' dedi.