'Hesaplaşma söylemi samimi değil'
12 Eylül mağdurları, "Verdiğimiz mücadeleden asla pişman değiliz ama 650 bin kişinin gençliği nerede" diye soruyor.
cumhuriyet.com.trOtuz bir yıl önce, özellikle sol ve sosyalist düşüncenin üzerinden silindir gibi geçen 12 Eylül askeri darbesinin izleri, bu süreci yaşayanların belleklerinden silinmiyor. 12 Eylül mağdurları, darbe sürecinin getirdiği sosyal, siyasal koşullardan beslenerek iktidar olan AKP hükümetinin, demokratikleşme, darbecilerle ve 12 Eylül ile hesaplaşma girişimi inandırıcı bulunmuyor. 12 Eylül mağdurları yaşanan süreci ve bu günü şu sözlerme değerlendirdi:
AKP 12 Eylül ile selamlaşıyor: Devrimci Yol davasından yargılanan ve 9 ay 15 gün Suluova Et Balık Kurumu bodrum katında tutularak işkenceden geçirilen Rafet Seyrekoğlu, “Bütün amacımız Türkiye’nin tam bağımsız, özgür, demokratik bir ülke olması idi. Yaptığım hiçbir şeyden asla bugün pişman değilim. Aynı ortam oluşturulursa, o günleri tekrar yaşamaktan, tekrar mücadele etmekten korkmam” dedi. AKP’nin 12 Eylül ile hesaplaşma girişimini inandırıcı bulmadığını ifade eden Seyrekoğlu, “AKP 12 Eylül askeri derbesiyle hesaplaşmıyor ancak selamlaşıyor. 12 Eylül 2010, sivil darbeyle selamlaşmaktır. 12 Eylül 2010 sivil darbesinin el ele kol kola vererek ortaya çıkarttığı ucube bir anayasa ile hesaplaşmaya gidilmez” dedi.
Süreç devam ediyor: Devrimci Yol davasından tutuklanan ve 11 yıl hapis yatan Celal Özder de darbenin halkın ve emekçilerin muhalefetini bastırmak için hazırlanan bir senaryo olduğunu belirterek “Peki bu süreç bitti mi? Hayır, 12 Eylül süreci hâlâ devam ediyor” dedi. AKP’nin darbeyle hesaplaşma söylemini inandırıcı bulmadığını vurgulayan Özder, “650 bin kişinin gençliği nerede, hakları nerede, idam edilenler nerede? AKP’nin göstermelik eylemlerinin dışında gerçekten yapılan hiçbir şey yok” diye konuştu.
Biz işkencedeyken Başbakan neredeydi?: TİP davasında yargılanan Abidin Koç, 12 Eylül’ün ardından idamla yargılandı ve 16 yıl hapis yattı Koç, . “O zamanlar Başbakan nerelerdeydi, ben bunu bilmiyorum. Şu anda özgürlük diye konuşanlar neredeydiler? Ben işkencedeydim, onu biliyorum” dedi.
İlhan Selçuk direnme gücü verdi: Devrimci İşçi Köylü Derneği saymanıyken 11 yıl hapis yatan Hıdır Sevindi ise Suluova Et Balık Kurumu’nda 8 ay boyunca her türlü işkenceden geçtiğini anlattı. Sevindi, geçen yıl yitirdiğimiz gazetemizin eski imtiyaz sahibi ve başyazarı İlhan Selçuk’un yazılarının kendilerine güç verdiğini belirterek şunları anlattı: “Hiç tanımadığım bir kişinin yazıları bana içeride çok destek oluyor, moral veriyor, direnme gücü veriyordu. Bunu adeta tüm bilincimde hissediyordum.”
"Beni de toplumu da sakat bıraktılar"
Devrimci Yol davasından ömür boyu hapse mahkûm olan ve gördüğü işkencelerden sakat kalan Fazlı Kuru, “Her türlü ağır işkencelerden geçtim. Belime sert bir cisim ile vurdular ve omuriliğim zedelendi. Tekerlekli sandalyeye mahkûm oldum. Beni de toplumu da sakat bıraktılar” diye konuştu. AKP’nin darbeyle hesaplaşma söylemini “fasa fiso” olarak nitelendiren Kuru, “BOP Eşbaşkanı Tayyip Erdoğan. Ordu, polis, yargı, üniversiteler iktidarın elinde. 12 Eylül’ü yapanların yargılanması konusunda hiçbir beklentim yok” dedi.