"Herkes Fenerbahçe'nin bir parçasıdır"

Fenerbahçe Televizyonu'ndaki ''Teknik Analiz'' programında soruları yanıtlayan Alman teknik direktör, lige verilen arada yaptıkları çalışmaları ve futbolcularını değerlendirdi.

Takımdaki bütün oyuncularda büyük bir çalışma isteği olduğunu kaydeden Daum, sezon başından bu yana her oyuncusundan memnun olduğunu, şimdiki gibi küçük bir grupla çalışıldığı zaman bazı futbolcuların daha çok göze battığını belirterek, ''Bazıları daha çok kendini gösterebiliyor ve gerçekten ilk 11'e girebilmek için büyük çaba gösteriyor. İleriye büyük adımlar attılar. Bekir, Selçuk, Özer gibi futbolcularımız bu arayı çok iyi kullandılar. Kendileri için güzel büyük bir adım attılar. İlk 11'e çok yakınlar gerçekten, çok memnunum'' diye konuştu.

''Fenerbahçe'nin her harfini bir futbolcuya verdik"

Başarılı olmak için takım halinde birlikte hareket etmeleri gerektiğini anlatan Christoph Daum, takımdaki her bireyin rolünün çok önemli olduğunu vurgulayarak, ''Fenerbahçe'nin her harfini bir futbolcuya verdik. A'yı Alex'e, B'yi Bekir'e, F'yi Fabio'ya. Herkes Fenerbahçe'nin bir parçasıdır'' dedi.

Forma şansı bulamayan futbolculara 'Üzül ama medyada farklı yerlerde üzüntünü takıma zarar verecek şekilde gösterme, bu kimseye bir şey getirmez. Sonuçta senin de performansını yükseltmene yardımcı olmaz'' dediğini kaydeden Daum, şöyle konuştu:

''Sezon başından beri herkese bunu söylüyoruz. Eğer başarılı olmak istiyorsanız, hep birlikte yapacağız. Herkesin rolü çok önemli hep birlikte hareket edebilirsek başarılı olabiliriz.

Fenerbahçe'nin hedeflerini yakalamak için herkesin ne kadar önemli olduğunu söylüyoruz. Her futbolcunun ne kadar önemli olduğunu anlatmak için çok güzel bir grafik çizdik. Fenerbahçe'nin her harfini bir futbolcuya verdik. A'yı Alex'e, B'yi Bekir'e, F'yi Fabio'ya. Herkes Fenerbahçe'nin bir parçasıdır.

Hepsi çok önemlidir. O harflerden biri kaybolursa Fenerbahçe de olmaz. Eğer bir futbolcumuz çok mutsuz olursa, performansını istediğimiz gibi gösteremezse eğer F'yi kaldırırsanız Fenerbahçe olmuyor Enerbahçe oluyor. Bunu da istemiyoruz. Herkesin ne kadar önemli olduğunu ve değerli olduğunu vurgulamak bizim için çok önemli, çünkü sonuçta tüm kadroyu maça alamıyoruz.

Tüm kadroyu sahaya çıkaramıyoruz. Sonuçta üzgün futbolcumuz olacaktır, ama her verdiğimiz karar her zaman takımın başarısı için verilen bir karardır.''

''Gaziantepspor maçı sezonun en zor maçı olacak"

Christoph Daum, Turkcell Süper Lig'de hafta sonu deplasmanda Gaziantepspor ile yapacakları mücadelenin, kendisi açısından sezonun en zor maçı olacağını ifade etti.
Herkesin Galatasaray maçını konuştuğunu, bunun konsantrasyon anlamında büyük bir sorun getirebileceğini anlatan Fenerbahçe Teknik Direktörü, şu değerlendirmeyi yaptı:

''Gaziantepspor maçı bizim için sezonun en zor maçı olacak. Bu maçta zor işler bekliyor bizi. Eğer oradan bir şey almak istiyorsanız, bu maçta sınırdan öteye gitmek gerekiyor. Gerçekten zor bir maç bekliyor bizi. Bu maçla ilgili büyük bir sorun yaşıyoruz. Herkesin Galatasaray maçıyla ilgili konuşması...

Herkes o maça yönelmiş, ama oynayacağımız ilk maç Gaziantepspor maçı. Takımı seven herkes sadece Gaziantepspor maçını düşünsün ve ona konsantre olsun. Gaziantepspor maçından sonra da Steaua Bükreş maçı var, yani bizim için Galatasaray maçı daha uzak.

Herkese bunu sormak istiyorum, siz Gaziantepspor'un bize puan hediye vereceğine inanıyor musunuz? Bu sorunun cevabı hayır. Kimse bize bir şey hediye etmez. Tüm konsantrasyonumuzu bu maça vermeliyiz.''

''Lugano ve Dos Santos yorgun ve stresli dönecekler''

Uruguay ve Brezilya Milli Takım kamplarında bulunan Lugano ve Dos Santos'un uzun bir yolculuğun ardından yorgun ve stresli olarak İstanbul'a döneceğini belirten Alman çalıştırıcı, zaman zaman yorgun olan futbolcuya izin verip dinlendirmek gerektiğini kaydetti.

Gaziantepspor maçı öncesi milli takımlardan dönecek futbolcularla ilgili değerlendirme yapan Daum, ''Lugano ve Andre Santos uzun yolculuktan sonra yorgun ve stresli dönecekler. Uzun bir uçuş gerçekten strestir. Bunu hepimiz biliyoruz, ama futbolcudan futbolcuya bakmak lazım. Hep bireysel bakmak lazım. Bazıları iyi dönüyor, bazıları yorgun dönüyor. Onlarla konuşup test yapıp, durumu değerlendirmek lazım. Zaman zaman yorgun olan futbolcuya izin verip dinlendirmek lazım. Aynı zamanda saat farkı var. O da çok önemli, o da çok yorabilir bir futbolcuyu, bunu düşünüyoruz, ona göre davranıyoruz'' şeklinde konuştu.

Milli takımlarda alınan sonuçlar nedeniyle moralsiz dönebilecek futbolcularla ilgili olarak da Alman teknik adam, ''Onlara geçmişte pozitif şeyleri yaptıklarını hatırlatmak istiyoruz. Belki kötü bir netice alınmış olabilir, ama daha önce çok güzel şeyler yapmışlardır, bunları hatırlatmak istiyoruz. Bir yenilgiden sonra kötü bir maçtan sonra en önemlisi hem futbolcular hem de hocalar için yeni hedef koymak, yeni hedef koyup yine çalışmalara başlamak.

Özellikle Türk Milli Takımı futbolcularımızla ilgili şunu söylemek gerekiyor. Daha çok gençler, daha çok güzel şeyler yaşayacaklar. Bunu hatırlatmak gerekiyor. Şimdi kupaya gidemiyorlar, ama ileride daha çok kupa yaşayacaklar, çok kupalara gidecekler. Bunu da görmek lazım. Özellikle bu kupaya gitmemekle daha güçlü olmaları lazım. Ders alıp daha güçlü olmak lazım'' diye konuştu.

''Takımın etrafında olan takım çok önemli"

Üzülen futbolculara takımın sahip çıkmasını isteyen Daum, ekibinin bu tip görevleri çok iyi yerine getirdiğini, özellikle sportif direktör Aykut Kocaman'ın bu konuda büyük desteğini gördüklerini ifade ederek, şunları kaydetti:

''Biz de buna çok seviniyoruz ve bunun ne kadar önemli olduğunu biliyoruz. Hem Türk futbolcusunu hem de Türk futbolunu çok iyi tanıyan sportif direktörümüz onlarla zaman zaman konuşup, onların gönlünü alıyor ve onlara yol gösteriyor. Bu çok önemli. Aynı zamanda bu konularda yönetimin desteği büyük.

Başta başkanımız Aziz Yıldırım olmak üzere her zaman bu konularda bizi destekliyorlar. Takımın etrafında olan takım çok önemli, bu konularda herkesin futbolcuya destek vermesi sevindirici. Fenerbahçe'de olan takım ruhundan ve takım etrafında olan takım ruhundan çok memnunum.''