'Her yıl 108 milyon turist gelmesi lazım'

Turizmciler, 1.5 milyon yatak bulunduğunu, bunu doldurmak için her yıl 108 milyon turistin gelmesi gerektiğini söylüyor.

Şehriban Kıraç

Türkiye ekonomisinin can damarı, ekonomiye net 35 milyar dolarlık katkı sağlayan, 1.5 milyon kişilik istihdam yaratan ve yılda 42 milyon kişi ağırlayan sektör bu yıl adeta can çekişiyor.

İstanbul ile başladığımız Bodrum ve Antalya ile devam eden yazı dizimizin son bölümünde ise turizm otoritelerine kulak verelim dedik. Ne istiyorlar, sektörü nasıl bir gelecek bekliyor..

Türkiye’nin özellikle Avrupa’dan gelen turistlerin gözündeki imajının giderek bozulduğuna işaret eden sektör temsilcileri, 2015’te turizmdeki kaybın 5 milyar doları yan sektörlerdeki çarpan etkisiyle de toplam kaybın 20 milyar doları, aşacağını vurguluyor. 2016’ya ilişkin de çok kaygılı olduklarına dikkat çeken sektör temsilcileri Türkiye’nin yerle bir olan imajını yeniden düzeltmek için turizmde acil eylem planı oluşturulmasını istiyor.

 

Afet dönemi

Tarım sektöründe don, sel kuraklık olduğunda devletin çiftçinin kredilerini ertelediğine işaret eden turizm otoriteleri, “Sektörde tam da bir afet dönemi yaşanıyor. Acilen sektöre can suyu verilmeli. Uygun faizli krediler şart. Turizmcinin vergi borçları bir süre için ertelenmeli. Çalışanlar üzerindeki SGK yükleri azaltılmalı” çağrısında bulundu.

 

Otelleri dolduramıyoruz

Anadolu Turizm İşletmecileri Derneği (ATİD) Başkanı Seçim Aydın da Ankara’nın başkent olmanın avantajlarını kullandığını, bu nedenle çok olumsuz etkilenmediğini vurgulayarak, “Ancak kültür ve sağlık turizmi olumsuz etkilendi. Tur operatörleri sınır bölgelerine yeniden tur yapmayı gözden geçiriyor.

 

GAP turları bitti

Özellikle son yıllarda popülaritesini giderek artıran GAP turları Suriye sınırındaki IŞİD tehlikesi, PKK eylemleri ve askeri operasyonlar sonrasında bıçak gibi kesildi.

Güneydoğu Anadolu Turistik Otelciler ve İşletmeciler Derneği (GATOD) Başkanı Mete Akcan şu an bölgede iş yapan herkesin sıkıntıda olduğunu belirterek, “Bölgeye eskiden iş için gelenler vardı. Şimdi onlar da gelmiyor. Bu yıl yerli turist de gelmedi. Kongre ve festivaller iptal oluyor. Burada güvenlik sağlanmadığı sürece kimse de gelmeyecek” dedi.

 

108 milyon kişi gelmeli

Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkanı Osman Ayık, Türkiye de sektörün, 80 milyar dolara yakın yatırım gücüyle yüzde 90-95 yerli sermaye kullandığını söyledi. Ayık, turizmdeki düşüşün tamamen siyasi olduğunu vurgulayarak, şu değerlendirmeyi yaptı:

- Turizmcilerimiz sorunların çözümü konusunda artık tıkanmış durumdadır. Turizm sektörü, 2016 ve 2017’de de bu tehlike ile karşı karşıyadır.

- Bu işte sorumluluğu olanların artık bu konuya eğilmeleri gerekiyor. Hükümete sorunları aktardık. Nisan - mayısta bir önlem paketi açıklandı. 1-2 pazar için uçaklara destek olundu. Bunun bir çok pazarı kapsamasını talep ettik.

- Eximbank kredi verilecekti, bunlar hayata geçmedi.

- Tesislerin sürekliliği çok önemli. Dirençlerinin artırılması için bir öneriler dizisi hazırladık. İlgili mercilere aktardık.

- Tesisler gelirlerini artıramıyor. Fiyatlarda ciddi geri gitme var. Giderlerimiz de enflasyonun ciddi üzerinde.

- 1.5 milyon kişilik istihdam sağlıyoruz. İhracatın net girdisinin yüzde 50’sini biz yapıyoruz. Bu değeri kaybetmemek için kamunun siyasi otoritenin yeniden dinamizmi sağlaması gerekiyor.

- Türkiye bu noktaya 1 günde gelmedi. Türkiye’nin ağırladığı misafir sayısı sorunu sabaha bu sorun çözülmez. Ama eyleme geçmezseniz bu değeri kaybederiz. Bunları yapmazsak her şey geriye gider. Kaybedecek zamanımız yok.

- Her tarafta belirsizilik var. Dışarıya verdiğimiz fotoğrafta sıkıntı var. Bir an önce bu fotoğrafın düzeltilmesi gerekiyor.

 

Turizmci ne istiyor?

Turizm sektörü temsilcileri krizden çıkış ve daha güçlü bir sektör için önerilerini şöyle sıraladı:

- Sektör için acil eylem planı hazırlanmalı.

- Nasıl ki tarım sektöründe don, sel kuraklık olduğunda devlet düşük faizli kredi desteği sunuyorsa turizmde de bir doğal afet yaşanıyor. Bu dönemde düşük faizli kredi verilmeli.

- Çalışanlar üzerindeki vergi yükleri azaltılmalı.

- Başta alkollü içkiler olmak üzere yiyecek içecek fiyatları çok fazla artmamalı.

- Uygun şartlarda işletme kredisi verilmeli.

- İşletmelerin borçları belli bir süre ertelenmeli ya da taksitlere bölünmeli.

- Turizmin devlet politikası haline getirilmesi gerekiyor.

- Turizm Teşvik Kanunu’nun güncellenmesi lazım.

- Tüm turizm sektörü bileşenlerinin oluşturduğu bir çatı örgüt oluşturulmalı.

- Belgelendirmedeki farklılıklar ortadan kaldırılmalı.

- Ortak bir tanıtım stratejisi belirlenmeli ve 12 ay istihdam için prim desteği sağlanmalı.

- Kamu-özel sektör işbirliği sürdürülmeli.

- Bir Ar-Ge birimi oluşturularak sektördeki krizin nedenleri araştırılmalı.

- Turizm tek başına bir bakanlık olmalı.

- İç istikrar şart. İmaj toplamak için bayağı zaman gerekiyor.

- Buradaki kayıpları toplayamazsak domino etkisiyle 54 sektör etkilenir.

Çözüm için politika da yok, planlama da

Turistik Otelciler, İşletmeciler ve Yatırımcılar Birliği (TUROB) Başkanı Timur Bayındır, her zaman negatif konuştukları yönünde eleştiriler aldıklarını belirterek “Maalesef ki haklı çıktık. 2013’te başlayan düşüş geçen yıl sektörün çabalarıyla bir nebze toparlansa da, bu yıl kötü günler geçiriyor. Beklentimiz, ülkemize bu derece önemli ekonomik katkı ve imaj sağlayan turizmin, devletimizce de desteklenmesi, gerekli önlemler alınarak, stratejik revizyonlar yapılması yönünde” dedi.

Türkiye’nin turizmde ne ciddi bir devlet politikası ne de planlaması olduğuna dikkat çeken Bayındır, her gelen bakanın tutumuna göre turizmin ya hareketlendiğini ya da gerilediğini aktardı. Bayındır, “Tanıtımı, propagandayı, kulisi her şeyi beraber yürütmemiz lazım. Ama elleri taşın altında olanlar bizleriz. Bütçeyi kısıyorlar. Devlete 35 milyar lira kazandırıyoruz. Bunun yüzde 1’ini tanıtıma verin diyoruz. Ama kimse bizi dinlemiyor. Her zaman söylüyorum ‘Turizm Türkiye’nin olmazsa olmazıdır’. Bazen çıkıyor otomotiv sanayi bu sene çok iyi bilmem kaç bin tane araba ihraç ettik diyor bu da diyor 20 milyar dolar tutar. Tamam da bu 20 milyarın zaten 18 milyarı ithalat. Yani 2 milyar dolar kazanmışsınız. Halbuki biz 35 milyar dediğimizde net girdi oluyor” ifadesini kullandı.