Her şey şimdi başlıyor

Karara tepki yağarken avukatlar ve sanıklar salonu terk etti.

cumhuriyet.com.tr

Ergenekon davasının karar duruşması saat 12.30 sıralarında başladı. Bazı sanıklar, yakınlarının salona alınmamasını, bazıları da kararı protesto ederek salonu terk etti. Tutuklu sanık Cumhuriyet Gazetesi yazarı Mustafa Balbay, salondakilere “Biz, kendimizi halkın adaletine teslim ediyoruz, bizi bugün halktan kopardılar, ama başaramayacaklar. Sıcak bir sonbahar geliyor, herkes hazırlansın. Bugün verilecek hüküm, mahkemenin hükmüdür, biz bunu kabul etmiyoruz” diye seslendi. Davayı 60’a yakın CHP’li milletvekili izledi.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nce Silivri Cezaevi Yerleşkesi’ndeki salonda görülen duruşmaya, tutuklu yargılanan CHP milletvekilleri Mustafa Balbay ve Prof. Dr. Mehmet Haberal, eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, gazeteci Tuncay Özkan, emekli orgeneraller Hurşit Tolon ve Hasan Iğsız ile emekli tuğgeneral Veli Küçük’ün de aralarında bulunduğu 63 tutuklu sanık katıldı. Eski İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kemal Alemdaroğlu ve emekli Albay Arif Doğan’ın da aralarında bulunduğu 24 tutuksuz sanık ile başka suçtan tutuklu Sami Hoştan ve Prof. Dr. Yalçın Küçük de duruşmada hazır bulundu. Danıştay zanlısı Alparslan Arslan salona en son alındı. Küfür ederek bağırınca jandarma ağızını bir bezle kapattı.

 

Sloganlarla geldiler

Tutuklu sanıklar, avukatlar ve milletvekillerinin alkışları eşliğinde duruşma salonuna alındı. Sanıklar gelirken, solandan “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” ve “Her yer Silivri, her yer taarruz” sloganları yükseldi. Tutuklu sanıklardan emekli Albay Hasan Atilla Uğur, yanında getirdiği Türk bayrağını açtı.

 

Avukatlar masaya çıktı

Yüzlerce avukatın duruşmaya katılması nedeniyle yerleşme sırasında büyük kargaşa yaşandı. Avukatlar, tutuklu sanıklar ile aralarında bariyer oluşturan jandarmayı protesto ederek, masaların üzerine çıktı. Avukat Ali Rıza Dizdar, “Bize suçlu muamelesi yapamazsınız. Karşımızda duracaksanız sandalye getirip oturun. İşkence bu” diye bağırdı.

 

Balbay: Korkuyorlar

Tutuklu sanık Mustafa Balbay, salondakilere “Biz kendimizi halkın adaletine teslim ediyoruz, bizi bugün halktan kopardılar, ama başaramayacaklar. Sıcak bir sonbahar geliyor, herkes hazırlansın. Bugün verilecek hüküm, mahkemenin hükmüdür, biz bunu kabul etmiyoruz” dedi. Anayasa Mahkemesi’nin Türkiye’de siyasetin parçası haline getirildiğini üzülerek izlediklerini belirterek devam etti: “Anayasa Mahkemesi ve AİHM ortaklaşa hukuku katlediyorlar. İnanı biz buradan çıkacağız hukuku da kurtaracağız.” 1 Mayıs’tan beri kendilerini özgür hissettiklerini halkın biraraya gelerek dayanışmayı yükselttiğini gördüklerini belirten Balbay “Şimdi de halktan korkuyorlar . Halkına karşı miting düzenleyen iktidar olur mu?” diye sordu. Balbay şunları söyledi: “Kendi yarattıkları korkudan korkuyorlar. Kendi mahkemesini haklından saklayan bir iktidar var. Verilen hüküm mahkemenin hükmüdür. Bizim için hiç bir hükmü yok. Buraya gelirken kimlerle buluşacağız diye merak ettik. Hükmü merak etmiyoruz. Artık halka güvenerek devam edeveğiz. Artık gelecek bizim” Balbay, İstanbul Barosu, TBB’ye hukukun üstünlğünü gösterdikleri için teşektür etti. CHP’li vekillere de teşekkürlerini sunan Balbay “Bizim için asslolan iktidar bunun ötesi bize çok dar” dedi.

 

Yanındayız

Balbay, milletvekilleriyle birlikte salona girebilen eşi Gülşah Balbay ile de bir süre sohbet etti. Bunu fark eden jandarma görevlileri, Gülşah Balbay’ın salonun dışına çıkmasını istedi. Jandarmaya tepki gösteren aralarında Muharrem İnce ve Ali Köktürk’ün de aralarında bulunduğu CHP’li milletvekilleri, Gülşah Balbay’ı salonun arka kısmına aldı. Balbay ve eşi Gülşah Balbay ellerindeki yüzükleri öperek birbirlerine sevgilerini gösterdiler. Gülşah Balbay eşine “Ne çıkarsa çıksın yanındayız” diye seslendi. İzleyiciler, sanıklara dışarıda olanları anlatmaya çalıştılar: “Dışarısı gelincik tarlası gibi insanlar saat 5’te sokaklara döküldü.”

 

Tepki vekilden

Mahkeme heyetinde, Başkan Hasan Hüseyin Özese, üye hakimler Hüsnü Çalmuk, Mehmet Fatih Uslu, Sedat Sami Haşıloğlu, Ercan Fırat ve Nihat Topal, iddia makamında ise savcılar Mehmet Ali Pekgüzel, Nihat Taşkın ve Murat Dalkuş yer aldı. Başkan Özese, milletvekili ve avukatların tepkiler altında duruşmayı başlattı. Sanık ve avukatların isimleri okundu. İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal, TTB Başkanı Metin Feyizoğlu, Ankara Barosu Başkanı Sema Aksoy, Tekirdağ, Muğla. Denizli. Adana, Bursa baroları da gözlemci olarak salonda bulundular. Avukatların söz almak istemelerine karşın kimseye söz verilmedi. İzleyici olarak salonda bulunan CHP Milletvekili İsa Gök, mahkemeye hitaben, 3,5 saat beklettildiklerini ifade ederek, “Mahkeme millet adına karar verir, bu kadar kişiyi bu kadar saat bekletmeye hakkınız yok” dedi. Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese, Gök’ü, “Sayın milletvekili yerinize oturur musunuz” diyerek uyardı

 

Ayağa kalkın

Başkan Özese, kararı açıklamaya başlayacağı sırada, salondan tepki yükselince, “Bugün duruşma yok sadece karar açıklanacak. Ayağa kalkar mısınız hükmü okuyorum” diye çıkıştı. Bazı avukatlar da tepki göstererek salonu terk ettiler. Tartışmalar sürerken mahkeme başkanı, saat 13.00 sıralarında kararı okumaya başladı. Kararın iki aşamadan oluştuğunu ifade eden Özese, birinci aşamada sanıklar hakkındaki hükmün, ikinci aşamada ise sanıkların tutukluluk durumu ve taleplerinin yer aldığını ifade etti. Başkanı Hasan Hüseyin Özese ve üyelerin dönüşümlü olarak kararı okumaları 2 saat 15 dakika sürdü.

 

Gözyaşı döktü

Kararın ardından Balbay’ın eşi Gülşah Balbay gözleri dolmuş bir şekilde salondan çıktı. Gülşah Balbay, dışarıda yaptığı açıklamada “Balbay’a güç vermeye çalışacağız. Herşey yolunda. Ailesinin dimdik ayakta durmasını istiyor. Ceza bizim beklemediğimiz birşey değildi. Ben bu iktidarı Allah'a değil halka havale ediyorum. Bu daha başlangıç mücadeleye devam” dedi.

 

Laleli tepki

Tuncay Özkan’ın kızı Nazlıcan Özkan ve Dursun Çiçek’in kızı ve avukatı İrem Çiçek salonun dışında, cezavinde yetiştirilen lalenin fotoğrafının yer aldığı bir pankart açarak tepki gösterdiler. Nazlıcan Özkan “Merhamet değil adelet istedik. Bütün laleleri kurutamazsınız. Direne direne kazanacağız. Bu daha başlahgıç" dedi. Ççek de "Ben bu mahkemenin hakimlerinin savcılarının isimlerini hayatım boyuncu unutmayacağım ve unutturmayacağım” diye konuştu. Haberal’ın tahliyesi ise dışarıda sevinç gösterileriyle karşılandı.